"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/54 E., 2022/62 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın Kısmen Kabulü
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı koooperatif arasında imzalanan 17.09.1999 tarihli arsa tahsis protokolü ile davalıya 46491 ada 1 parselde 56 konutluk arsa tahsisi yapıldığını, davalı tarafından ayrıca 12.08.2000 tarihli taahhütname verildiğini, müvekkilinin davalıdan arsa bedeli, proje bedeli, ruhsat harç bedeli, genel gider katılım payı, elektrik M.M.A.K. (Memur Maaş Artışı Katsayısı) farkı, gecikme zamları ve genel alt yapı katılım payları karşılığı toplam 1.735.215,05 TL alacağı bulunduğunu ileri sürerek, bu miktarın genel kurul kararları uyarınca aylık %5 gecikme faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; uyuşmazlığın 1999 tarihli protokolden kaynaklandığını, talebin zamanaşımına uğradığını, davacının taleplerinin haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Ankara (Kapatılan) 14. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13.03.2015 tarih 2014/3196 Esas 2015/1633 Karar sayılı kararı ile, alacak kalemlerinin her birinin ödenmeyen kısımlarına ilişkin olarak, davanın devamı sırasında yürürlüğe giren 6098 sayılı T.B.K.'nın 120/2. maddesi hükmü ile bu hükmün uygulanmasına ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 28.11.2012 tarih ve 11-493 Esas 902 Karar sayılı emsal kararı çerçevesinde, protokol ve davacı ...'un genel kurul kararlarına dayalı olarak uygulanan gecikme zammı oranları uygulanmak suretiyle, her bir taksit miktarının tek başına ödeme gününden dava tarihine kadar geçen süre için bilirkişi kurulu tarafından yıllara göre değişen oranlarda yapılan hesaplamaya göre dava tarihine kadar işlemiş gecikme faizi miktarının 1.278.273,07 TL olarak tespit edildiği, bu alacak kaleminin her bir taksitin ödeme gününden itibaren dava tarihine kadar hesaplanmış gecikme faizi olması nedeniyle faiz alacağına faiz işletilmemesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 1.137.682,00 TL alacağın, 456.941,98 TL 'lik kısmına dava tarihinden itibaren yıllık %18 faiz uygulanmak suretiyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkeme kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesinin 13.03.2015 tarih 2014/3196 E., 2015/1633 K. sayılı ilamı ile davacı vekilinin temyiz isteminin süreden reddine, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, davalı tarafça, 27.03.2013 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna teknik nitelikte itirazlar ileri sürüldüğü, bilirkişi kurulunca ek raporda davalı vekilinin itirazları özetlenmesine rağmen itirazların cevaplandırılmadığı, mahkemece, kooperatif uygulamaları, mali hesap ve inşaat konularında uzman üç kişilik bilirkişi kurulundan taraflar arasındaki arsa tahsis protokolü, 2/A ve 2/C başlıklı ek protokoller ve taahhütname hükümlerine göre varsa davacının alacağını belirleyen davalı vekilinin teknik nitelikte itirazlarını cevaplayan ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli rapor alınıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye ile karar verildiği gerekçesiyle kararın davalı yararına bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin 12.12.2013 tarihli ve 2011/274 E. - 2013/346 K. sayılı kararında bakiye arsa bedelinin 1.570,84 TL olarak kabul edildiği, temyiz eden davalı yararına kararın bozulması nedeniyle davalı kooperatif yararına usulü kazanılmış hak oluştuğu, bakiye arsa bedeli ve ferilerinin bu tutar esas alınarak hesaplanması gerektiği, elektrik giderlerinde zamanaşımı uygulanamayacağı kanaatine varıldığı gerekçesiyle 15.11.2021 tarihli ek raporda yapılan hesaplamaya elektrik giderleri de dahil edilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; hükmün eksiz ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanarak kurulduğunu, bilirkişi kurulunun arsa bedelinden bakiye alacak miktarı kök ve ek raporlarda 16.567,21-TL olarak hesaplandığı, bilirkişi ikinci ek raporunda ve mahkemece bu miktarın davalı lehine müktesep hak olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, M.M.A.K. farkı alacak önünden önceki raporlardan farklı olarak farklı hesaplama yapıldığını ileri sürerek mahkeme kararının bozularak davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki arsa tahsis protokolü ve taahhütnameye dayalı alacağın tahsili istemine ilişkindir
2. İlgili Hukuk
1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 nci ve devamı maddeleri
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 ncü maddesinin 2 nci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 427 nci maddesi ile 439 ncu maddesinin 2 nci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesinin hukukça mümkün olmadığı anlaşılmakla ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine,14.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.