Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2615 E. 2023/2866 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenicinin temerrüdü nedeniyle ileriye etkili feshi, gecikme tazminatı ve eksik iş bedelinin tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yüklenicinin sözleşmede kararlaştırılan teslim tarihine kadar yapı kullanma izin belgesi almamış olması, eksik imalatların giderim bedelinin bilirkişi raporuyla tespit edilmiş olması ve davalı yüklenicinin savunmalarını ispatlayamamış olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/32 E., 2022/346 K.

HÜKÜM/KARAR : Esastan Red

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/588 E., 2021/455 K.

Taraflar arasındaki arsa payı inşaat sözleşmesinin ileriye etkili feshi, gecikme tazminatı ve alacak istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı yüklenici vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı arsa sahipleri vekili dava dilekçesinde; müvekkilleri ile davalı arasında Kocaeli .... Noterliğinin 13/08/2014 tarih 14085 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacıların üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, sözleşmede dairelerin anahtar teslim şeklinde teslim edileceğinin kararlaştırıldığını ancak yapı kullanma izin belgesinin alınmadığını, inşaatın usulünce teslim edilmediğini, imalatların eksik olduğunu, teslim süresinin 13/01/2016 tarihinde dolduğunu belirterek, sözleşmenin ileriye etkili feshiyle birlikte gecikme tazminatı ve eksik iş bedelinin tazminini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı yüklenici vekili cevap dilekçesinde; sözleşmede taraf olmayan ancak davacılarca bilinen gizli ortağı Ebubekir Kalkan'ın kendi payına düşen 4 daireyi aldıktan sonra yükümlülüklerini yerine getirmekten imtina ettiğini, davacı tarafın iddia ettiği gibi eksik ve kusurlu imalat bulunmadığını, sadece iskan alınması konusunda sıkıntı yaşandığını, davalıların da adlarına kayıtlı gayrimenkullerde ikamet etmeye başladığını, üstelik iskan alındıktan sonra yükleniciye teslim edilmesi gereken 1. katta bulunan 1 adet bağımsız bölümün tamamlanmasından bu yana davacılar tarafından kiraya verildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre inşaat süresinin sözleşme tarihinden itibaren 18 ay olduğunun, anahtar teslim şeklinde teslim edileceğinin, gecikme halinde geçen her ay için davacılara ayrı ayrı 750,00 TL ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davalı tarafından bağımsız bölümlerin yapı kullanma izin belgesinin alınmadığı, yapı denetim şirketinin davalıyla olan sözleşmesini feshettiği, yapı ruhsatının süresinin dolması halinde alınması için tekrar belediyeye başvuru, ruhsata esas projeye aykırılık halinde ise tadilat projesinin yapılmasının gerekeceği, SGK borcunun olmaması gerektiği, iskân alınmayan ve/veya iskân alınmaya uygun olmayan bir binanın ekonomik bir değerinin bulunmayacağı, sözleşmenin feshi talep edilmemesi ve davalı yüklenicinin bağımsız bölüm talebi olmaması nedeniyle ayıplı iş bedeli ve gecikme tazminatının istenebileceği gerekçesiyle bilirkişi raporundaki tespitler doğrultusunda davanın kabulü ile, 109.264,73 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle beraber davalıdan alınıp davacılara verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı yüklenici vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı yüklenici vekili istinaf dilekçesi ile bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, davalının sözleşmeden kaynaklanan borcunu kararlaştırılan tarihte neredeyse eksiksiz olarak yerine getirdiğini, Ebubekir Kalkan isimli şahsın vekil edilen ortağı ve sözleşmenin de gizli tarafı olduğunu, davacıların da adlarına kayıtlı gayrimenkulde ikamet etmeye başladığını, üstelik davacıların iskan alındıktan sonra vekil edilene teslim edilmesi kararlaştırılan 1 adet bağımsız bölümü dava dışı kişilere kiraya vererek haksız kazanç elde ettiklerini, birtakım eksikliklerin varlığını kabul ettiklerini ancak bilirkişi raporunda belirtilen maliyeti kabul etmediklerini, binada ve çevresinde oturumu engelleyecek düzeyde eksiklik mevcut olmadığını, ortak mahallerdeki eksik ve kusurlardan 2/10 oranında talepte bulunulabileceğini, gecikme tazminatının cezai şart olarak nitelendirilemeyeceğini, tahsil kararının sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını, bu hususlar hiç değerlendirilmeden hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davacının talepleri arasında sözleşmenin ileriye etkili feshi talep edilmesine rağmen mahkemece bu konuda bir karar verilmediği ancak istinaf eden davalı tarafından aleyhine hükmedilen gecikme tazminatı, eksik ve ayıplı tazminat bedellerinin istinafa getirildiği, 13.01.2016 tarihinde binanın teslim edilmesi gerektiği ancak dava tarihi itibariyle iskan alınmadığı, davalının davacılara isabet eden bağımsız bölümleri fiilen teslim ettiğini ispatlayamadığını, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda sözleşmeye göre davalı tarafından yapılacağı kararlaştırılan ve yerine getirilmeyen eksik ve ayıplı işlerin dava tarihindeki piyasa rayici ile giderim bedeli ve ortak alanlardaki giderler için davacıların arsa payı oranının dikkate alındığı, davalının sözleşme gereği kendisine düşen bağımsız bölümlerden birinin davacılar tarafından kiraya verilerek tasarruf edildiğine ilişkin istinaf itirazının, davalının bu iddiasını yargılama aşamasında ispatlayamaması sebebiyle yerinde görülmediği, yine davalı vekilinin sözleşmede taraf olmamasına rağmen dava dışı üçüncü kişinin ortağı olduğu ve sözleşmenin ifası sebebiyle davacılara karşı sorumlu olduğuna ilişkin istinaf itirazının da, bu ilişkinin davalı ile dava dışı üçüncü kişi arasındaki iç ilişki olması ve davalının davacıya karşı sözleşmeden kaynaklı sorumluluğunu etkilemeyeceği gerekçeleriyle yerinde bulunmadığı belirtilerek davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı yüklenici vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı yüklenici vekili temyiz dilekçesi ile bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, itiraza rağmen yeni bir rapor alınmadığını, davalının sözleşmeden kaynaklanan borcunu kararlaştırılan tarihte neredeyse eksiksiz olarak yerine getirdiğini, Ebubekir Kalkan isimli şahsın vekil edilen ortağı ve sözleşmenin de gizli tarafı olduğunu, davacıların da adlarına kayıtlı gayrimenkulde ikamet etmeye başladığını, üstelik davacıların iskan alındıktan sonra vekil edilene teslim edilmesi kararlaştırılan 1 adet bağımsız bölümü dava dışı kişilere kiraya vererek haksız kazanç elde ettiklerini, birtakım eksikliklerin varlığını kabul ettiklerini ancak bilirkişi raporunda belirtilen maliyeti kabul etmediklerini, binada ve çevresinde oturumu engelleyecek düzeyde eksiklik mevcut olmadığını, ortak mahallerdeki eksik ve kusurlardan 2/10 oranında talepte bulunulabileceğini, gecikme tazminatının cezai şart olarak nitelendirilemeyeceğini, tahsil kararının sebepsiz zenginleşmeye yol açacağını, bu hususlar hiç değerlendirilmeden hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, taraflar arasında resmi şekle uygun şekilde akdedilen 13.08.2014 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin ileriye etkili feshi, gecikme tazminatı ve eksik iş bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 125 nci maddesi ile 470 ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre ve özellikle davalı vekilince kök rapora karşı ileri sürülen itirazların yargılama aşamasında aldırılan ek raporda karşılanmasına, dosyaya celp edilen belediye kayıtları ve yapı denetim şirketinin fesih yazısı karşısında sözleşme ile üstlenilmesine rağmen yapı kullanma izin belgesinin alınmadığının anlaşılmasına, teslimi ispat yükü altında olan davalı yüklenicinin dava tarihinden önceki bir dönemde davacıların bağımsız bölümleri fiilen kullandığına ilişkin savunmasını usulüne uygun şekilde ispat edemediğinin anlaşılmasına göre usul ve kanuna uygun olup, davalı yüklenici vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,20/09/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.