Logo

6. Hukuk Dairesi2022/2838 E. 2023/3196 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kooperatif yönetim kurulu üyelerinin görevleri sırasındaki usulsüz işlemleri nedeniyle kooperatife verdikleri zarardan dolayı sorumlu tutulup tutulmayacakları ve tazminat ödenip ödenmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları ve bozma kararına uygun olarak hüküm kurduğu, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/148 E., 2021/424 K.

DAVA TARİHİ : 26.07.2010

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından duruşmalı temyiz edilmişse de; miktar itibariyle duruşma sınırının altında kaldığından duruşma istemi reddedilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptıkları dönemde kooperatifin zararına sebebiyet verecek usul ve yasaya aykırı işlemlerde bulunduklarını, olağanüstü genel kurul toplantısında 31.335,66 TL kooperatif zararının davalılardan tazmini için dava açmak üzere denetim kuruluna yetki verildiğini ileri sürerek 29.545,34 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 1.790,32TL nin ...'ten dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 24.12.2015 tarih ve 2010/144 E., 2015/320 K. Sayılı kararı ile ceza mahkemesi kararı eldeki dava yönünden mahkemeyi bağlayıcı nitelikte kabul edilemeyeceği, davalıların kooperatifi sorumluluk altına sokabilecek ve kooparatif zararına yol açacak karar ve belgelerde imzalarının bulunup bulunmadığı saptanarak sorumluluk cihetine gidilmesi gerektiği, zarar miktarı 16.10.2015 havale tarihli son bilirkişi raporu esas alınarak hesaplandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, toplam 2.890,96 TL alacağın faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay 23. (Kapatılan) Hukuk Dairesinin 2016/3941 Esas, 2019/183 Karar sayılı kararı ile açıklanmamış, belgeye dayandırılmamış ve vasat yetenekli bir ortağın anlayamayacağı konulardaki ibranın yok sayılacağı, dosya kapsamında kooperatif genel kurullarında alınan ibranın hangi konuda olduğunun açık ve seçik olarak belirlenmediği, özel olarak alınmış bir ibra olmadığı halde mahkemece genel kurul toplantılarında alınan genel ibraya itibar edilerek görüş oluşturulan bilirkişi incelemesinin esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, davalı yönetim kurulu üyelerinin 27.03.2007 tarihli genel kurulda seçildikleri ve 27.02.2009 tarihine kadar görev yaptıkları, sadece bu dönemdeki yetkisiz ve usulsüz harcamalardan ve oluşan zarardan sorumlu olacakları, kâr kaybı, yetkisiz harcamalar ve yem dağıtım işi için fazladan yapılan ödemeler olamak üzere toplam 9.159,30 TL yönünden davacının haklı olduğu, diğer taleplerinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 9.159,30TL kooperatif zararının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; soruşturma raporunda davalıların 6.599,71 TL yetkisiz harcama yaptıklarının tespit edildiğini, davalıların bu harcamanın tamamından sorumlu olduklarını, ortaklardan tahsil edilemeyen paralar yönünden kooperatifin 9.790,00 TL zarara uğradığını, ortakların bu borcu kabul etmedikleri belirten dilekçe verdikleri soruşturma raporunda belirtildiğini, kooperatif hesaplarındaki açıkların bu kişilerden alacak varmış gibi gösterilerek örtülmeye çalışıldığını, Edirne 1. Ağır Ceza Mahkemesi 2014/192 Esas sayılı dosyada zimmet suçundan açılan davanın derdest olduğu, ceza davasının sonucunun beklenmediğini, vergi borcunun geç ödenmesinden kaynaklanan zarar yönünden 12.03.2014 tarihli vergi dairesi yazısınından anlaşılacağı üzere kooperatifin 13.414,66 TL gecikme zammı ödediğini, dayanak yapılan raporda itirazlarının dikkate alınmadığını, kooperatif kayıtları incelenmeden rapor düzenlendiğini, raporun bu yöndeki görüşünün önceki raporlarla çeliştiğini, 8.782,13 TL gecikme cezasının davalılardan tahsili gerektiğini, kooperatif aracının şahsi işlerde kullanılması nedeniyle kooperatifin zarara uğratıldığını, dosyadaki belgelerle ispat edildiğini, bilirkişi raporunun bozma kapsamında düzenlenmediğini, dosya kapsamındaki bilirkişi raporlarının birbiriyle örtüşmediği, çelişkilerin ve rapora itirazların giderilmediğini, delileri arasında yemin delili bulunmasına rağmen ispat edilemeyen hususlar yönünden delile dayanma hakkının hatırlatılmadığını, davalı vekili duruşmalara katılmadığı halde davalı taraf lehine takdir edilen vekalet ücreti usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili lehine hükmedilen vekalet ücretinin hesaplanması hatalı olduğunu, dava dosyasında 10.000,00 TL yargılama gideri bulunmasına rağmen 2.645,05 TL yargılama giderine hükmedilmesi hatalı olduğunu, kararın usul ve kanuna aykırı bulunduğunu ileri sürerek; kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kooperatif yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davasıdır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3 ncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 427 nci ve devamı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3/2. maddesinin atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428. maddesi ile 439/2. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararının tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına, kararda belirtilen gerekçelere ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına göre usul ve kanuna uygun olup ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

09.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.