"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
EK KARAR TARİHİ : 20.12.2018
SAYISI : 2019/902 E., 2022/447 K.
DAVA TARİHİ : 16.07.2013
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul
Taraflar arasındaki tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı- karşı davalı vekili dava dilekçesinde özetle; 01.03.2012 tarihli sözleşme ile davalı yüklenicinin davacıya ait matbaa inşaatının kaba yapım işini demir ve beton tedarikinin davacı iş sahibine ait olmak üzere işçilik olarak üstlendiğini, davalıya 1.741.560 kg demir teslim edilmesine rağmen inşaatta 1.337.942,08 kg demir kullanıldığının tespit edildiğini, sözleşme uyarınca kullanılmayan malzemenin iade edilmesi gerekirken davalı-karşı davacı tarafından teslim edilmediğini bu nedenle 100.000,00 TL iade edilmeyen demir bedelinin tahsilini talep etmiş, bu talebini 23.11.2015 tarihli ıslah dilekçesi 388.189,95 TL’ye çıkarmış, ayrıca inşaat süresinde bitirilmediğinden cezai şart ve kira kaybı zararlarının tazminini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı- karşı davacı vekili cevap dilekçesinde özetle; inşaata dair bütün planlama projelendirme ve kontrol işlerinin davacı yanca gerçekleştirildiğini, firmalarının sözleşme gereği ilgili malzemenin sadece işçiliğinden sorumlu olduğunu, bu nedenle ne kadar demirin temin edildiğini bilemediklerini, yüklenici müvekkili sözleşmeye konu olan işi sözleşme şartlarına uygun olarak gereği gibi yerine getirdiğini, müvekkili şirket tarafından işin tamalandığı aşamada herhangi bir gecikmenin tespit edilmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
KARŞI DAVA
Davalı- karşı davacı vekili karşı dava dilekçesinde özetle; son hak edişin sözleşme usulüne uygun olarak hesaplanıp işveren davacı firmaya sunulmasına rağmen işverenin hukuk ve sözleşmeye aykırı olarak hak ediş raporunu onaylamadığını, Aralık 2012 tarihi itibari ile KDV dahil 397.199,00 TL tutarındaki hak ediş bedelinin davacıdan tahsilini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 27.04.2016 tarihli ve 2013/371 Esas, 2016/329 Karar sayılı kararı ile; mahkemece inşaatta kullanılan demirlerin davalı şirket yetkilisine dair teslim edildiğine dair taraflar arasında düzenlenmiş kayıt ve belge bulunmadığı, demirin çalındığına dair herhangi bir soruşturma yapılmadığı gerekçesiyle davacı-karşı davalı iş sahibinin bu talebinin reddine, cezai şart, ödenmek zorunda kalınan kira bedeli ve kâr kaybına ilişkin taleplerin ıslah da gözetilerek kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan)15.Hukuk Dairesinin 08.11.2018 tarihli ve 2018/3817 Esas, 2018/4340 Karar sayılı ilamı ile taraf vekillerinin asıl ve karşı davaya yönelik sair temyiz itirazlarının reddi ile bedeli talep edilen demirlerle ilgili derdest ceza davasının bekletici sorun yapılması, taraflar arasındaki sözleşmede cezai şartla birlikte uğranılan zararların ayrıca ödeneceği kararlaştırılmadığından, kira kaybı ve kâr kaybı alacak toplamlarının cezai şart alacağını aşmadığı anlaşıldığından kira kaybı ve kâr kaybı alacak taleplerinin reddine karar verilmesi, karşı dava yönünden ise faiz başlangıç tarihinin 19.03.2013 tarihli ihtarnamenin tebliğ tarihi araştırılarak temerrüt tarihinin hesaplanması hususlarında karar Bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile karşı dava tefrik edilerek, demir bedellerine ilişkin ceza dosyası beklenmek suretiyle davalı tarafa teslim edilip ancak inşaatta kullanılmayan demir bedelinin bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 388.159,95-TL olduğu, bu miktardaki demir bedelinin davalıdan tahsil edilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye göre davacı tarafın talep edebileceği cezai şart alacağının 59.250,00 TL olduğu, cezai şartı aşmayan kira ve kar kaybının talep edilemeyeceği dikkate alınarak bu taleplerin reddine, bu bağlamda bozma ilamında da belirtildiği üzere 59.250,00 TL cezai şart alacağının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı yüklenici vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili temyiz dilekçesinde; davacı iş sahibi tarafından dava konusu inşaata ne kadar demir teslim edildiğinin ispatlanamadığını, bu hususta dosya kapsamında teslim tutanağının da bulunmadığını, ceza dosyasında sadece 18 ton demirin çalındığı belirtilerek hüküm kurulmasına rağmen, davacı beyanlarına göre demir bedelinin hesaplanmasının hatalı olduğunu ileri sürerek, kararın Bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, eser sözleşmesinden kaynaklanan kullanılmayan ve iade edilmeyen demir bedeli, cezai şart ve kira kaybı-kâr kaybı zararların tazmini istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 177,369, 370 ve 371. maddeleri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470-486 maddeleri.
3. Değerlendirme
3.1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki paragraflar kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
3.2.Taraflar arasında 01.03.2012 tarihinde imzalanan sözleşme ile davalı-karşı davacı yüklenicinin, matbaa inşaatının kaba yapım işini demir ve beton tedarikinin davacı-karşı davalı iş sahibine ait olmak üzere işçilik olarak üstlendiği anlaşılmıştır. Davacı-karşı davalı iş sahibi, davalıya 1.741.560 kg demir teslim edilmesine rağmen inşaatta 1.337.942,08 kg demir kullanıldığının tespit edildiğini, son gönderilen demirlerin bir kısmının çalınması üzerine eksik demir kullanıldığının anlaşıldığını ileri sürerek, eksik demirlerin bedelini talep etmiştir.
Büyükçekmece 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2017/938 Esas sayılı dava dosyasıyla davalı-karşı davacı şirket yetkilisi Ceyhan Civelek, şantiye şefi Halis Tarık Ulusoy ve vinç operatörü Salih Koran hakkında güveni kötüye kullanma suçunu işledikleri gerekçesiyle ceza davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda davalı şirket temsilcisi olan CEYHAN CİVELEK'in hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma eyleminden dolayı mahkumiyetine karar verilmiş ve söz konusu kararın istinaf incelemesinden geçmek suretiyle kesinleşmiş olduğu anlaşılmıştır.
3.3 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 74. maddesi hükümleri gereği; hukuk mahkemesi, ceza mahkemesi tarafından verilen beraat kararı, zararı verenin kusurunun olup olmadığı ve ayırt etme gücünün bulunup bulunmadığı kararı ile bağlı değil ise de ceza yargılamasında sübuta eren maddi olgular ile bağlıdır. Bir başka deyişle ceza davasında, sübuta eren maddi vakıaların hukuk davasında nazara alınacağı açıktır.
Dosya kapsamında, taraflar arasında dava konusu inşaata kaç ton demir teslim edildiğine ilişkin tutanak bulunmamakla, inşaatta kullanılan demirlerin davalı şirket yetkilisine teslim edildiğine dair taraflar arasında imzalanmış herhangi bir kayıt ve belge de mevcut değildir. Dinlenen tanıklar da şantiyeye getirilen demirin miktarı konusunda net bir ifade kullanmamış olup şantiyeye getirilen demirin kulevinç ile şantiye dışında yola yerleştirilen araca yüklendiği ve alındığı ifade edilmiştir. Dosya kapsamında mevcut sevk irsaliyelerinde belirtilen demirlerin dava konusu inşaata teslim edilip edilmediği hususu da muğlaktır. İş bu nedenlerle ceza mahkemesi dosyasında çalındığı tespit ve ispat olunan 18 ton demir bedeli dışındaki davacı taleplerinin ispatlanamaması nedeniyle reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, karar Bozmayı gerektirmiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeple ;
3.1. Numaralı bentte yazılı nedenlerle davalı- karşı davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine,
3.2. ve 3.3. numaralı bentte yazılı nedenlerle temyiz taleplerinin kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
13/12/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.