"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/249 E., 2022/149 K.
DAVA TARİHİ : 07.02.2011
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul-Kısmen Ret
Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiştir.
Kararın taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, İlk Derece Mahkemesince başvurunun kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekilince duruşmalı, davacı vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 23.05.2023 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davalı vekili Avukat ... ile davacı vekili Avukat ...'nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı yüklenici vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Giresun, Bulancak Büyükada ... Grup Yolu komple yol yapım inşaatı işini üstlendiğini, yapılan iş neticesinde alacakların ödenmediğini, bu sebeple Giresun 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/455 Esas sayılı dosyası ile kısmi dava açıldığını, bu davada bazı alacakların mahkemece irdelenip değerlendirilmediğini belirterek şimdilik iş bedeli alacağı olarak 410.890,00 TL, hakedişlerden kesilen gecikme cezası 13.742,79 TL, fiyat farkı faiz kesintisi 7.000,00 TL, eksik ödenen malzeme fiyat farkı toplamı 24.287,89 TL olmak üzere toplam 455.920,68 TL'nin KDV ilavesi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı iş sahibi vekili cevap dilekçesinde özetle; işin süresinde bitirilmediğini, sözleşme dışı iş yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİNİN İLK KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 2011/63 Esas, 2016/200 Karar ve 22.03.2016 tarihli kararıyla; davanın kısmen kabulü ile 323.618,54 TL sözleşme dışı iş bedeli, 58.251,34 TL sözleşme dışı iş bedeli KDV'si, 13.742,79 TL gecikme cezası, 7.000,00 TL faiz kesintisi, 17.943,53 TL fiyat farkı ve 3.229,84 TL fiyat farkı KDV'si olmak üzere toplam 423.786,04 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
IV. BİRİNCİ BOZMA KARARI
A. Bozma Kararı
1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. (Kapatılan) 15. Hukuk Dairesinin 2017/2782 Esas, 2018/1754 Karar ve 26.04.2018 tarihli kararı ile özetle; alınan ek raporda, dava konusu ilave imalâtların bedellerinin yapıldığı yıl serbest piyasa fiyatları ile hesaplandığı belirtilmiş olmasına rağmen belirlenen bu bedellere ayrıca KDV ilave edilmesi suretiyle iş bedelinin belirlenmesinin doğru olmadığı ve gecikme cezası ile fiyat farkı faiz alacağının hakedişe girip girmediği ve girmiş ise şartname hükümleri uyarınca usulüne uygun itirazda bulunulup bulunulmadığının saptanması gerektiği gerekçesiyle kararın bozulduğu anlaşılmıştır.
V. İLK DERECE MAHKEMESİNİN İKİNCİ KARARI
İlk derece mahkemesinin 2019/249 Esas, 2022/149 Karar ve 21.04.2022 tarihli kararı ile özetle; davanın kısmen kabulü ile 403.650,27 TL sözleşme dışı iş bedeli, 10.883,55 TL gecikme cezası, 17.943,5 TL fiyat farkı olmak üzere toplam 432.477,35 TL’nin davalıdan tahsiline, fazla istemin ise reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde, taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.a. Davacı yüklenici vekili temyiz dilekçesinde özetle; gecikme cezası bakımından 13.742,79 TL ile 7.000,00TL fiyat farkı faizine hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle kararı temyiz etmiştir.
1.b. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozmaya uymakla mahkemenin bozma doğrultusunda karar vermesi gerektiği, önceki kararda sözleşme dışı iş bedeli KDV dahil 381.869,88 TL iken sonraki kararda 403.650,27 TL’ye hükmedildiği, bozma kararına aykırı olacak şekilde KDV’ye hükmedilmesinin hatalı olduğunu, hakedişe ihtirazı kayıt konulmadığından gecikme cezası talep edilemeyeceği belirterek kararı temyiz etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, sözleşme dışı yapılan fazla iş bedelinin tahsili, fiyat farkı ve faiz alacağı, haksız kesilen gecikme cezası bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 470 inci maddesi, Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin 39 uncu maddesi
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 1086 sayılı Kanun'un 437 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.a. Talep edilen 2.896,26 TL gecikme cezasının 23 nolu hakedişe, 7.000,00 TL fiyat farkı faiz alacağının ise 19-ek nolu hakedişlere girdiği, davacı yüklenicinin söz konusu hakedişlere sözleşme eki olan Yapım İşleri Genel Şartname’sinin 39.maddesi uyarınca usulüne uygun itirazı olmadığından, bu alacak kalemleri davacı aleyhine kesinleştiğinden davacının temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2.b. Davacı tarafından talep edilen, 22 nolu hakedişe girdiği anlaşılan 10.883,55 TL gecikme cezası, her ne kadar hakedişe girmiş ise de, davalı idarenin söz konusu cezayı hakedişten keserek irad kaydetmediği, hakedişte emanete aldığı anlaşıldığından, mahkemece bu alacağa hükmedilmesi doğru olup, davalının temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2.c.Mahkemece verilen ilk kararda sözleşme dışı yapılan iş bedeli 341.618,54 TL’den kısmi davada talep edilen ve kesinleşen 18.000,00 TL mahsup edilerek 323.618,54 TL ile KDV’si 58.251,34 TL’ye hükmedilmiş, bozma ilamında sözleşme dışı iş bedeli hesaplanırken mahalli serbest piyasa fiyatlarının içinde KDV’nin de olması nedeniyle ayrıca KDV hesaplanarak hükmedilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulduğu anlaşılmıştır. Bozmadan sonra bilirkişi kurulu düzenlediği ek raporunda, sözleşme dışı iş bedeli hesaplanırken, kural olarak yapıldığı yıl yöredeki KDV dahil serbest piyasa fiyatlarının tespit edildiği, imalat miktarlarının KDV dahil fiyatlarla hesaplanması halinde, idarece yükleniciye hakediş düzenlenirken mükerrer KDV ödenmesini engellemek için serbest piyasa fiyatlarındaki KDV’nin ayrıştırılarak hesaplamalarda KDV hariç fiyatların kullanılması yoluna başvurulduğunu, ancak bu hususun raporda ifade edilmesinin sehven unutulduğunu, imalat miktarları aynı tutularak piyasa fiyatlarından KDV ayrıştırılmadan KDV dahil fiyatlarla yeniden hesaplama yapıldığını, bu haliyle sözleşme dışı iş bedelinin 403.650,27 TL bulunduğu belirtilmiş olup, bozmadan önce düzenlenen raporda sözleşme dışı iş bedeli hesaplanırken KDV’nin mükerrer olmasının engellenmesi için özellikle fiyatlardan ayrıştırıldığı, bozmadan sonra bu hususun açıklığa kavuşturulduğu anlaşıldığından davalının temyiz itirazları yerinde görülmeyip, reddi gerekmiştir.
2.d. Davacı yüklenici tarafından Giresun 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/455 Esas sayılı dosyası ile kısmi dava açıldığı, yapılan yargılama sonunda o davada 18.000,00 TL’ye hükmedildiği, bozmadan önce verilen kararda KDV’siz hesaplanan 341.618,54TL’den bu 18.000,00 TL’nin mahsubu ile 323.618,54 TL ile 58.251,34 TL KDV’ye hükmedilmiş ise de; bozmadan sonra verilen kararda hükmedilen 403.650,27 TL sözleşme dışı iş bedelinden 18.000,00 TL’nin mahsup edilmeden karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması uygun bulunmuştur.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Yukarıda “Değerlendirme” bölümünün “2.a” bendinde belirtilen nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, “2.b, 2.c.” bentlerinde belirtilen nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, “2.d” bendinde belirtilen nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA,
Davalıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine,
Aşağıda yazılı harcın temyiz eden davacıdan alınmasına,
8.400,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davalıya verilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.