Logo

6. Hukuk Dairesi2022/3568 E. 2023/3764 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kooperatif genel kurul kararının iptali davasında, genel kurulda alınan kararların nisabı etkileyecek şekilde usulsüz üyelikler yapıldığı ve kararların eşitlik ilkesine aykırı olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Genel kurulda alınan kararlar arasında kesin maliyet belirlenmeden bir kısım üyelerin ödemelerine istinaden üyeliklerinin sonlandırılmasına karar verilmesinin Kooperatifler Kanunu'nun 23. maddesindeki eşitlik ilkesine ve ana sözleşmeye aykırı olduğu gözetilerek, mahkeme kararının bu yönüyle düzeltilerek onanmasına, diğer itirazların reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2019/5 E., 2022/710 K.

Taraflar arasında kooperatif genel kurul kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece asıl ve birleşen davaların kabulüne karar verilmiştir.

Kararın asıl ve birleşen davalarda davalı vekili ve birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince birleşen 2016/1288 E. sayılı dosyada davacılar vekilinin tüm, asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin sair istinaf başvurularının esastan reddine, davalı vekilinin başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararını düzelterek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl ve birleşen 2016/1288 E. sayılı davanın kısmen kabulüne, birleşen 2016/1306 E. sayılı davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı asıl ve birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacı vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Asıl davada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 25.06.2016 tarihinde yapılan kooperatif genel kurulunda usulüne uygun çağrı yapılmadığını, genel kurula katılan birçok ortağın üye olmadığını, sahte üyelikler düzenlendiğini, karar nisabının bulunmadığını, aidat kararının haksız olduğunu, eşitlik ilkesine aykırı karar alındığını ileri sürerek genel kurulda alınan tüm kararların yoklukla malul olduğunun tespitini, bu olmadığı takdirde 6 no.lu kararın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

2. Birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; kooperatifin bulunduğu katlara göre değişik fiyatlar belirlenen dairelerinden almak için müvekkillerin sözleşme yaptıklarını ve başka hiçbir ödeme yapmayacakları yolunda güvenceler verildiğini, ancak formalite icabı denilerek kooperatife üye olduklarına ilişkin belge imzalattıklarını ileri sürerek 25.06.2016 tarihli genel kurulda alınan tüm kararların yok hükmünde olduğunun tespitini aksi halde iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

3. Birleşen 2016/1306 E. sayılı davada davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili davacının aidat borcunu ödemediği gerekçesiyle yönetim kurulu kararıyla kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğini, 25.06.2016 tarihli genel kurulda ihraç kararına itirazının gündeme alınmadığını ileri sürerek ihraca ilişkin yönetim ve genel kurul kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; çağrı usulsüzlüğü iddiasının haksız olduğunu, davacı ...'ın hangi maddeye itiraz şerhi koyduğunun belli olmadığını, davanın süresinde açılmadığını davanın reddini istemiştir.

2. Birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; talebin ne olduğunun net olarak açıklanmadığını, yokluk ve iptal talebinin aynı dava dilekçesinde ve aynı gerekçelerle istenmesinin usule aykırı olduğunu, davacıların usulüne uygun muhalefet şerhlerinin bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

3. Birleşen 2016/1306 E. sayılı davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; ihraç kararının iptali ve genel kurul kararının iptaline ilişkin davaların ayrı ayrı açılması gerektiğini, üyelikten çıkarma işleminin usulüne uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile;

1. Asıl ve birleşen davalar yönünden; dosya kapsamından çağrıda usulsüzlük iddialarının yerinde olmadığı, 37 üyenin genel kurul toplantı tarihinden kısa bir süre önce davalı kooperatife üye olduklarının ve kooperatife herhangi bir ödeme yapmadıklarının tespit edildiği, bu kişilerin gerçek üyelik için başvurmadıkları, sadece yapılacak genel kurul toplantısında oy kullanmalarının sağlanması amacıyla üyelik başvurusu yaparak üye kaydedildikleri kanaatinin oluştuğu, bu nedenle kullandıkları oyların geçerli sayılmadığı, söz konusu geçersiz sayılan oyların sayısı mahsup edildiğinde genel kurul kararlarının nisap yönünden geçerliliğini doğrudan etkilediği gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kabulü ile davalı kooperatifin 25.06.2016 tarihli genel kurul toplantısında alınan gündemin 3, 4, 5, 6 ve 7 no.lu kararlarının yoklukla malul olduklarının tespitine karar verilmiştir.

2. Birleşen 2016/1306 E. sayılı dava yönünden; davacı hakkında verilen ihraç kararına dayanak yapılan ihtarnamelerin ana sözleşmenin 14/2 nci maddesi ile Kooperatifler Kanununun 27 nci maddesi hükümlerine açıkça aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile ihraç kararının iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleşen davalarda davalı vekili ve birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Asıl ve birleşen davalarda davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; iptal davası için aranan muhalefet şerhi koşulunun yerine getirilmediğini, kararların butlan yaptırımına tabi olmasını gerektirecek koşulların bulunmadığını beyanla ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Birleşen 2006/1288 E. sayılı dosyada davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; karar davacıların lehine olsa da davacıların peşin ve sabit ödemeli üyeler olduğunun kararda belirtilmemiş olmasının usule aykırı olduğunu, davanın açılmasındaki ve genel kurul kararlarının iptalinin istenmesindeki asıl etkenlerden birisinin de bu husus olduğunu beyanla ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu gerekçeli karardaki eksik hususların giderilerek yeniden karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk derece Mahkemesince toplantıya katılan bir kısım üyelerin hukukunu etkiler şekilde yokluklarında üye olmadıklarına yönelik tespit yapılması hukuka aykırı olup bu hususun ayrı bir dava ve uyuşmazlık konusu olduğu, kararların geçerliliği ile ilgili olarak dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda 7. gündem maddesi dışındaki maddelerle ilgili hukuka aykırı bir husus bulunmadığı, 7. maddede kesin maliyet belirlenmeden bir kısım üyelerin ödemelerine istinaden üyeliklerinin sonlandırılması kararı alındığı, kararın Kooperatifler Kanunu 23 ncü maddesindeki eşitlik ilkesine ve ana sözleşmenin 61 vd. maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle birleşen 2016/1288 E. sayılı dosyada davacılar vekilinin tüm, asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin sair istinaf başvurularının esastan reddine, davalı vekilinin başvurusunun kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararını düzelterek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle asıl ve birleşen 2016/1288 E. sayılı davanın kısmen kabulü ile davalı Kooperatifin 25.06.2016 tarihli genel kurul toplantısında alınan gündemin 7 no.lu kararının batıl olduğunun tespitine, diğer maddelere ilişkin taleplerin reddine, birleşen 2016/1306 E. sayılı davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacılar vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Asıl davada davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; iptali istenilen 6. maddede ortaklık ödemelerinin görüşülerek 29.06.2013 tarihli genel kurul tutanağında belirlenmiş olan ödemelerin aynen devam etmesi kararı alındığını, 29.06.2013 tarihli genel kurulun 8. maddesinde daire bedellerinin ara katlar açısından 115.000,00 TL olduğu ve bu bedellerin 31.08.2013 tarihine kadar ödenmesi kararı alındığını, müvekkillerin de bu karara istinaden borçlarını 115.000,00 TL olarak ödediklerini, müvekkillerin genel kurulda alınan karara istinaden peşin olarak daire bedellerini ödeyerek kur’a sonucunda kendilerine isabet eden dairelerin tapu bedelini ödeyerek tapularını aldıklarını, 7 no.lu kararın eşitlik ilkesine aykırı olduğunu belirtmiş olmakla vermiş olduğu karar bu kez kooperatife alınan genel kurul kararına istinaden peşin ve toplu bir şekilde ödeme yapan müvekkiller açısından eşitlik ilkesine aykırı olacağını, genel kurulda alınan kararlar açık olmadığı için müvekkiller gibi borcunu 2013 tarihli kesinleşen genel kurul kararına istinaden toplu olarak ödeyip tapularını alan diğer ortaklar da borçlarını toplu bir şekilde ödeyemeyen ortaklarla bir tutularak borçlandırılmaya çalışıldığını, istinaf mahkemesince düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verildiği halde müvekkiller lehine 5.100 TL yerine 2.180 TL vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, ayrıca 1163 sayılı Kanuna eklenen Geçici 11 nci madde gereğince kararın bozulması gerektiğini beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacılar vekili temyiz dilekçesinde istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri temyiz nedeni olarak ileri sürmüş, ilâveten aynı sebeple aynı Kooperatifin 2018 yılı genel kurulunda alınan tüm kararların yoklukla malul olduğuna karar verilmiş olup kesinleşmiş karar söz konusu iken 2016 yılı genel kuruluna ilişkin yalnızca 7. maddenin yoklukla malul olduğunun tespitine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kooperatif genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 53 ncü maddesi, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 168 nci maddesinin üçüncü fıkrası, AAÜT'nin 21 nci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

3.1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere ve aynı Kooperatifin 2018 yılı genel kurul kararların iptali istemiyle açılan davada karar yeter sayısı sağlanmadığından tüm kararların yoklukla malul olduğuna dair verilen kararın eldeki dava açısından bağlayıcı bir yönünün bulunmamasına göre birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacılar vekilinin tüm, asıl davada davacılar vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3.2. Bölge Adliye Mahkemesince 6100 sayılı Kanunun 353/1,b,2 maddesi gereğince asıl ve birleşen davalarda davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verildiği, hüküm fıkrasında asıl davada davacılar lehine ilk derece mahkemesi karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmiştir.

3.3. 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 168 nci maddesinin üçüncü fıkrasında avukatlık ücretinin takdirinde, hukukî yardımın tamamlandığı veya dava sonunda hüküm verildiği tarihte yürürlükte olan tarife esas alınacağının düzenlenmiş, AAÜT'nin 21 nci maddesinde de benzer düzenlemeye yer verilmiştir. Bu durumda, Bölge Adliye Mahkemesince düzelterek yeniden esas hakkında verdiği tarihte yürürlükte olan AAÜT gereğince asıl davada davacı taraf lehine vekalet ücretine hükmetmesi gerekirken ilk derece mahkemesi karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan AAÜT gereğince vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

3.4. Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacılar vekilinin tüm, asıl davada davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Asıl davada davacı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (II) numaralı bendinin ikinci paragrafının 6 ncı maddesinde yer alan “2.180,00 TL” ibaresinin çıkartılarak yerine “5.100,00 TL” ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

İstek hâlinde peşin alınan temyiz harcının asıl davada davacı tarafa iadesine,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden birleşen 2016/1288 E. sayılı davada davacı tarafa yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.