"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/569 E., 2022/1749 K.
DAVA TARİHİ : 07.09.2018
HÜKÜM/KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2018/621 E., 2019/41 K.
Taraflar arasındaki ihraç kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı davalı kooperatifin 1256 sayılı üyesi iken kooperatif yönetim kurulunun 05/05/2018 tarih ve 1182 sayılı kararı ile ihraç edildiğini, ihraç kararının davacıya 09/05/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, ihraç kararına dayanak olan ihtarların usulüne uygun olmadığını ileri sürerek, ihraç kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davanın üç aylık hakdüşürücü süre içinde açılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile "... hak düşürücü sürenin adli tatil içinde sona erdiği görülmekle; sürenin adli tatilin bitiminden itibaren HMK'nın 104/1 maddesi uyarınca bir hafta uzayıp uzamayacağı sorunu akla gelmekte ise de HMK'nın 104. maddesine göre bitmesi adli tatile rastlayan sürelerin yedi gün daha uzatılmış sayılması, sadece adli tatilde bakılamayacak olan iş ve davalara ilişkin olup, HMK'nın tayin ettiği süreler içindir. Başka kanunların, özellikle maddi hukuka ilişkin kanunların tayin ettikleri hak düşürücü süreler ile zamanaşımı sürelerinin bitmesi adli tatile rastlarsa, bunların adli tatilin bitmesinden itibaren yedi gün daha uzatılmış sayılmasına imkân yoktur.(Bkz. Prof.Dr. Baki Kuru, "Hukuk Muhakemeleri Usulü" 6. Baskı Cilt: 5, sh. 5508 vd.) Nitekim Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı'nın 2013/8984 Esas 2014/2998 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir..." gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili, her ne kadar 3 aylık dava açma süresi var ise de sürenin son gününün 09.08.2018 olduğunu, bu tarihin adli tatil dönemine rastladığını, dava açma süresinin1 Eylül 2018 tarihinden itibaren bir hafta uzadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici nedenlere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler ve re'sen dikkate alınacak nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozularak ortadan kaldırılması ve davanın kabulüne karar verilmesi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 ncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 nci maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 nci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunun 370 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
13.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.