Logo

6. Hukuk Dairesi2023/1629 E. 2023/1570 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi ile bedel isteminin reddi.

Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede fazladan yapılan bağımsız bölümlere ilişkin paylaşım düzenlemesi bulunmaması ve bu durumda sözleşmedeki mevcut paylaşım oranlarının dikkate alınması gerektiği, ayrıca yüklenicinin iskan ruhsatını alma yükümlülüğü gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/722 E., 2021/62 K.

DAVALILAR : 1- ... 2- ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 12.04.2011

KARAR DÜZELTME

TALEP EDEN : Taraf Vekilleri

I. DAVA

Davacı vekili, müvekkili ile davalı ... arasında 30/09/1994 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını ve bu sözleşmeye göre müvekkiline düşen bodrum kat 1 no.lu bağımsız bölüm ile 9 no.lu bağımsız bölümün verilmediğini, 1 no.lu bağımsız bölümün ... adına kayıtlı olduğunu, 9 no.lu bağımsız bölümün ise muvazaalı olarak diğer davalı ...’e devredildiğini ileri sürerek 1 ve 9 no.lu bağımsız bölümlerin davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline mümkün olmaması halinde fazlaya ilişkin hakkı kalmak üzere toplam 10.000 TL’nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, sözleşmeye göre teslim tarihi ile dava tarihi arasında 15 yıl bulunduğunu, sözleşmedeki paylaşım oranlarının belirli olduğunu ve davacıya hak ettiği bağımsız bölüm satış yetkilerinin verildiğini, aradan geçen sürede davacı tarafından dava ikame edilmeyişinin nedeninin de davacı tarafından bu durumun biliniyor olduğunu gösterdiğini, davanın reddini savunmuştur.

Davalı ..., davaya cevap vermemiş, 6100 sayılı HMK 128. maddesine göre ileri sürülen maddi vakaları inkar etmiş sayılmıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusunu fiilen elinde bulunduran davacıya karşı hakkını ileri sürmeyen ve tapu ferağının verileceği intibasını uyandıran kişinin zaman aşımı def'ine dayanmasının hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olup iyiniyet kurallarıyla bağdaşmayacağı bu nedenle davalı vekilinin zaman aşımı itirazının yerinde olmadığı, yine davacı vekilince bozma ilamı sonrasında yapılan keşif sonrasında alınan bilirkişi raporuna bedel yönünden itiraz edilmiş ise de bozma ilamı öncesinde alınan bilirkişi raporunda belirlenen bedele itiraz edilmediği bu bedel üzerinden ıslah yapıldığı, verilen karara karşı temyiz yoluna başvurulmadığı anlaşılmakla 1 no.lu bağımsız bölüm yönünden tapusunun halen arsa sahibi davalı ... adına kayıtlı olduğu ve tapudan ferağın verilmediği anlaşıldığından bu taşınmaz yönünden davanın kabulüne karar verilerek davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ve davacı adına kayıt ve tesciline, davacı tarafından yine davacı hissesine düşen bodrum kat 9 no.lu bağımsız bölümün muvazaalı olarak diğer davalı ...'e satıldığı iddia olunmuş ise de bu satışın muvazaalı olduğu ve 3.kişi ...'in dava konusu taşınmazın ...'a ait olduğunu bilerek satın aldığı ya da davalılar arasında bir muvazaa anlaşması olduğu, bu davalının kötüniyetli malik olduğu davacı tarafça ispat olunamadığından kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacıya isabet eden taşınmazın tapu iptal tescil talebi yönünden reddi ile bedel talebi yönünden davanın kabulü ile dava konusu taşınmazın keşfen belirlenen değeri üzerinden ıslah ile artırılan bedel için davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi, 2021/6555 Esas, 2022/5670 Karar sayılı ve 06/12/2022 tarihli kararı ile dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 24.05.2019 tarih ve 2017/8E. 2019/3 K.sayılı kararı uyarınca kısmi dava dilekçesindeki faiz talebi, faiz talep edilmeksizin yapılan ıslah dilekçesindeki alacak miktarı içinde geçerli kabul edilecek ise de mahkemece verilen ilk kararda da ıslah ile artırılan kısma faiz işletilmemiş olup bu hüküm davacı tarafça temyiz edilmediğinden bu hususta davalı taraf yararına usulü kazanılmış hak olmasına göre yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına karar vermiştir.

V. KARAR DÜZELTME

A. Karar Düzeltme Yoluna Başvuran

Dairenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili ve davalı ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.

B. Karar Düzeltme Sebepleri

Davacı vekili karar düzeltme dilekçesinde; Islahla arttırılan miktar bakımından da faize hükmedilmesi gerektiğini, 06/12/2022 tarihli duruşma gününe ilişkin tebligatın vefat eden vekile yapıldığını, tapu iptali ve tescil istemlerinin reddinin hatalı olduğunu, 2011 tarihi itibarı ile hesaplanan dava değerinin artış gösterdiğini, taşınmazın güncel değerine hükmedilmesi gerektiğini, taşınmaz değeri için hükmedilen bedelin düşük olduğunu, kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı ... vekili karar düzeltme dilekçesinde; Sözleşmeye göre belirlenen teslim tarihi ve dava tarihi itibarı ile zaman aşımı süresinin dolduğunu, davacı vekili tarafından 25/03/2014 tarihinde önce tamamlama harcı yatırıldığını, daha sonra 12/05/2014 tarihinde ıslah talepli dilekçe verilerek dava değerlerinin yükseltildiğini ve tekrar tamamlama harcı yatırdığını, bu durumun ikinci ıslah niteliğinde olduğunu ve kabulünün mümkün olmadığını, harç ve masraflara ilişkin mükerrerlik arz eden hususlar olduğunu, sözleşmede yer almayan 1 ve 9 no.lu bağımsız bölümlerin davacı yükleniciye düştüğüne yönelik yorumun hatalı olduğunu, davacıya verilmesi gereken bağımsız bölümlerin yetkisinin zaten verildiğini, dava konusu bağımsız bölümlere ilişkin sözleşmede bir hüküm bulunmadığını, sözleşmede yer almayan bağımsız bölümlerin paylaşımında sözleşmedeki oranların dikkate alınması gerektiğini, kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, mümkün olmaz ise bedel istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440 ncı maddesi, 818 sayılı Borçlar Kanununun 355-371. maddeleri

3. Değerlendirme

1. Yargıtay kararının düzeltilmesi 1086 sayılı Kanunun 440 ncı maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davacı ile davalı ... arasında Edremit 2.Noterliği 30/09/1994 tarih ve 9039 yevmiye numaralı kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı yüklenici tarafından, zemin dahil 3 katlı , her katta 2 dairesi bulunan, 1 bodrumlu, 4 daireli 2 dubleks daireli ve bir bodrumlu bina inşa edilecektir. Zemin kattan Çanakkale asfaltına bakan cepheden 1 adet daire, zemin üstü birinci kattan yine aynı cepheden 1 adet daire ve zeminüstü ikinci kattaki 1 adet dubleks daire arsa sahibine ait olacaktır. Geriye kalan daire ve dubleksler yükleniciye (denize bakan cephedekiler) ait olacaktır. Yine bodrumdan 1 oda arsa sahibine ait olacaktır. İnşaatın su basmanı atıldığında 1 adet dairenin, kaba inşaat bitiminde 1 adet dairenin ve arsa sahibinin dairelerinin ince işçiliği yani tesliminde 1 adet dairenin satış hakkı yüklenici ...’a arsa sahibi tarafından verilecektir. Sözleşmeye göre yapı kullanma izin belgesi (iskan ruhsatı) yüklenici tarafından alınacaktır.

2.1. Dosya kapsamındaki Edremit Belediye Başkanlığının 08/06/2020 tarihli yazısına göre; 4 no.lu bağımsız bölüm için 18/04/2005, 6 no.lu bağımsız bölüm için 14/05/2012 tarihli ferdi iskan ruhsatı düzenlenmiş olduğu belirtilmiş, binanın tamamı için düzenlenmiş olan genel yapı kullanma izin belgesi (iskan ruhsatı) alınmamış olduğu anlaşılmıştır.

2.2. Taraflar arasındaki sözleşmenin incelenmesinde; dava konusu edilen 1 numaralı mesken ve 9 numaralı depo niteliğindeki bağımsız bölümlere sözleşmede yer verilmediği, sözleşmedeki paylaşıma konu edilmediği anlaşılmıştır. Sözleşme metninde, yukarıda belirtilen bağımsız bölüm ve dubleks niteliğinde toplamda 6 adet bağımsız bölüm yapılacağı, paylaşımda arsa sahibine verilecek olanlar sayıldıktan sonra yükleniciye geriye kalan daire ve dubleksler (denize bakan cephedekiler) olarak belirtilmiştir. Davacı yüklenici tarafından, sözleşmede belirtilenden daha fazla bağımsız bölüm yapılmış olup, taraflar arasındaki sözleşmede fazladan yapılacak olan bağımsız bölümler bakımından paylaşıma yönelik açık bir düzenleme bulunmadığı, bu durumda fazladan yapılan bağımsız bölümler bakımından sözleşmedeki paylaşım oranlarının dikkate alınması gerektiği anlaşılmıştır.

2.3. Sözleşmeye göre davacının iskandan sorumlu olduğu ancak, yapının tamamı için düzenlenen bir iskan ruhsatı bulunmadığı, sadece iki bağımsız bölüm için ferdi iskan ruhsatı bulunduğu, taraflar arasındaki sözleşmede ‘‘İnşaatın su basmanı atıldığında 1 adet dairenin, kaba inşaat bitiminde 1 adet dairenin ve arsa sahibinin dairelerinin ince işçiliği yani tesliminde 1 adet dairenin satış hakkı yüklenici ...’a arsa sahibi tarafından verilecektir.’’ düzenlemesi bulunduğu, buna göre usulüne uygun teslimin gerçekleşmesi için davacı yüklenici tarafından yapı kullanma izin belgesinin (iskan ruhsatı) alınması gerekmektedir.

2.4. Mahkemece yapılacak iş; öncelikle ilgili Belediyeden dava konusu edilen binaya ilişkin yapı kullanma izin belgesinin (iskan ruhsatı) alınıp alınmadığının sorulması, yapı kullanma izin belgesi alınmamış ise davacı yükleniciye yapı kullanma izin belgesinin alınması için uygun süre ve yetki verilmesi, yapı kullanma izin belgesinin yüklenici tarafından alınmış olması halinde sözleşmeye göre fazladan yapılan bağımsız bölümler için sözleşmedeki paylaşım oranlarının dikkate alınarak yapılacak değerlendirme sonucuna göre karar verilmesi, yükleniciye verilecek olan uygun süre ve yetkiye rağmen yüklenici tarafından yapı kullanma izin belgesinin alınmaması halinde ise davanın reddine karar verilmesinden ibarettir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle; davacı ve davalı ...’in karar düzeltme taleplerinin kabulü ile Dairemizin, 2021/6555 Esas, 2022/5670 Karar sayılı ve 06/12/2022 tarihli onama kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının davacı ve davalı ... yararına BOZULMASINA,

Peşin yatırılan karar düzeltme ve temyiz harcının ilgiliye iadesine

02/05/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.