Logo

6. Hukuk Dairesi2023/650 E. 2024/2955 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalıların sözleşmeyi feshetmesi nedeniyle uğranılan zararın kapsamı ve miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava öncesi gönderdiği ihtarnamede menfi zarar kapsamında belirli alacak kalemlerini talep etmesi ve davalıların da fesih iradesini beyan etmesiyle sözleşmenin karşılıklı feshedildiğinin kabulü, davacının ihtarname ile bağlı olması ve sonradan müspet zarar talebinde bulunamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin müspet zararın tazminine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1640 E., 2022/1679 K.

DAVALILAR : 1- ... 2- ... 3- ... Vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 23.03.2018

KARAR : Kısmen Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bolu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/204 E., 2022/175 K.

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıların murisleri ile imzaladığı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin davalılarca keyfi olarak feshedildiğinden, sözleşme nedeni ile yaptığı harcamalar ve yoksun kalınan kâr tutarlarının tahsilini aksi halde fiili zarar olarak yaptığı harcamalar ve müspet zararının tahsilini ve manevi zararının tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; sözleşmenin feshi konusunda davacı ile karşılıklı olarak gönderdikleri ihtarnameler ile mutabık kaldıklarını, davacının ihtarnamesindeki emlak komisyon bedeli dışındaki ödeme taleplerini kabul ettiklerini, komisyon bedeli yönünden ise fatura sunulması halinde ödeme yapacaklarını bildirdiklerini, açılan dava ile ihtarnamedeki taleplerin genişletildiğini ve kabul etmediklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince; kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin niteliği gereği öncelikli edim borçlusu arsa ve iş sahibi olup, arsayı inşaata elverişli şekilde teslim etmedikçe müteahhitten işe başlama borcunu yerine getirmesini bekleyemeyeceğinden, bu nedenle sözleşmenin feshine neden olunmuş ise yüklenicinin bu olay nedeniyle uğramış olduğu olumlu zararlarını da karşılamak yükümlülüğü altında olduğu, 2016 senesinde davacı yan tarafından ihtar yolu ile davalı tarafa inşaatın yapılacağı alanın sözleşmeye uygun şekilde teslim edilmesi ve bu haliyle inşaata başlanılacağının bildirildiği bu nedenle bilirkişi raporu ile hesaplanan kazanç kaybı ve sözleşme masrafı tutarlarının davalılardan alınarak davacıya verilmesi gerektiği ve sözleşmenin yerine getirilmemesinin davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunduğuna dair yeterli kanaat oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın davalı ... ... yönünden pasif husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar aleyhine açılan tazminat davasının kabulüne ve manevi tazminat davasının reddine karar verilmiştir.

İlk derece mahkemesi kararına karşı davalılar vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince; davalıların sözleşmeyi fesih iradesini ihtarname ile bildirdiği, davacının da eldeki davayı açarak fesih nedeni ile talepte bulunduğu anlaşıldığından, fesih konusunda taraf iradelerinin birleştiğinin anlaşıldığı, davacı tarafça dava dilekçesinde ve noterlik ihtarınca açıkça sözleşmeden dönme iradesi bulunmadığından sözleşmeden dönen taraf konumunda olmadığı, nitekim davacının noter ihtarında akdin ifası veya sözleşme nedeniyle yapılan menfi zararları talep ettiği ve kâr kaybına dair açık bir vazgeçmesi bulunmadığı ve davacı yüklenicinin akdin ifası sırasında kusurlu bir davranışı bulunmadığı, buna karşılık davalıların sebepsiz ve keyfi olarak sözleşmeyi feshettiklerinden davacı fesihte haklı olup kâr kaybı zararını talep edebileceği, ancak davacının tazminat talebi kısmen kabul edilmiş olmasına rağmen reddedilen kısım yönünden kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru görülmediği belirtilen nedenlerle davalıların bu yöndeki istinaf taleplerinin kabulü ile istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararın kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında karar verilmek suretiyle davanın davalı ... ... yönünden pasif husumet yokluğundan reddine karar verilerek kesinleştiğinden yeniden karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden tazminat davasının kısman kabulüne ve manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

Bu karara karşı davalılar vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin karara karşı davalılar vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince davacının tazminat talebi kısmen kabul edilmiş olmasına rağmen reddedilen kısım yönünden kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru görülmediği gerekçesi ile davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş ise de;

Dava öncesinde, Bolu 1.Noterliği'ne ait 16.06.2016 tarih ve 2144 yevmiye sayılı davacı şirket yetkili temsilcisi tarafından davalılara keşide ve tebliğ edilen ihtarname ile; davalıların murisi Yaşar Coşan ile şirketleri arasında imzalanan sözleşme gereğince sözleşme konusu taşınmazın şirketlerine teslim edilmesi talep edildiği halde sonuç alınamadığı belirtilerek, sözleşme gereğince taşınmaza inşaat yapılması için iki hafta içerisinde taşınmazın teslim edilmesi veya sözleşmenin imzalanması sırasında şirketlerinin harcadığı 21.000,00-Türk Lirası emlakçı komisyonu, 4.357,91-Türk Lirası ve 216,23-Türk Lirası noter masrafları olmak üzere toplam 25.574,140-Türk Lirası'nın ödenmesinin aksi takdirde yasal yollara başvurulacağının ihtar edildiği, sonrasında davalılar tarafından davacı şirkete keşide edilen Sakarya 4.Noterliğine ait 29.06.2016 tarih ve 15111 yevmiye sayılı cevabi ihtarname ile de; sözleşmeyi devam ettirmek istemedikleri, karşılıklı olarak anlaşmak suretiyle sözleşmeyi feshetmek istedikleri, sözleşme gereği yapılan ve belgelenecek masrafları ödemeye hazır oldukları, emlakçı komisyon bedeline itiraz ettikleri, komisyon bedeline dair faturanın gerçeği yansıtmadığı, faturanın noter tasdikli aslı gibidir nüshaları ve yevmiye defteri kayıt bilgilerinin bildirilmesi halinde ödeneceğinin ihtar edildiği anlaşılmaktadır.

Davacı tarafından dava öncesinde davalılara gönderilen ihtarname ile taşınmazın teslim edilmemesi halinde diğer tazminat hakları saklı tutulmaksızın menfi zarar kapsamında olan, sözleşmenin imzalanması sırasında şirketlerinin harcadığı 21.000,00-Türk Lirası emlakçı komisyonu, 4.357,91-Türk Lirası ve 216,23-Türk Lirası noter masrafları olmak üzere toplam 25.574,140-Türk Lirası talep edilmiştir. Davalılar tarafından ise sözleşmenin feshedilmek istendiği şeklinde cevap verilmiştir. Davacı gönderdiği ihtarname ile bağlı olup, seçimlik hakkını menfi zarar kapsamında olan ve ihtarnamede bildirdiği alacak kalemlerini talep etme yönünde kullanmıştır. Sonrasında bundan dönerek müspet zararını isteyemeyecektir. Belirtilen nedenlerle bölge adliye mahkemesince davacının ihtarname ile talep ettiği alacak kalemleri dışında müspet zararının tazmini talebi yönünden kabul kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı görülmüştür.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile;

Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi’nin ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak yeniden esas hakkında verdiği karar usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın BOZULMASINA,

HMK'nın 373/2. maddesi gereğince dosyanın kararı veren Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE,

Peşin alınan harcın istek halinde temyiz edene iadesine

25.09.2024 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.