"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacının davalılar ... ve ...'na yönelik davasının reddine, davacının diğer davalılara yönelik davasının kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı ve davalı ... İnşaat San. ve Tic. Tur. Ltd. Şti. vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun kabulüne, davalı ... İnşaat San. ve Tic. Tur. Ltd. Şti.'nin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... İnşaat San. ve Tic. Tur. Ltd. Şti. vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 23.01.2024 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davalılardan ... İnş. San. ve Tic. Tur. Ltd. Şti. vekili Avukat ... Lüle ile davacı ... vekili Avukat ...'in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için uygun görülen saatte Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı taşeron vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketlerin ortak girişim olarak TOKİ'ye ait iki ayrı işin yüklenicisi olduklarını, yapılacak inşaatların konut bölümlerinin elektrik işlerinin davacı tarafça yapılmasına dair 01.01.2007 tarihli sözleşme imzalandığını, davacının edimlerini yerine getirmekteyken mali sıkıntıya düştüğünü, bu sebeple bir kısım malzeme alımının davalı şirketlerce yapılmasına ilişkin ek protokol imzalandığını, protokol uyarınca ... bitiminde çözülmesi kaydıyla davacıya ait bir taşınmazın davalı şirketlerden birinin yetkilisi olan davalı ... lehine ipotek ettirildiğini, davacının yarım bıraktığı işlerin üçüncü kişilere tamamlattırıldığını ve işin TOKİ'ye teslim edildiğini ancak davacının taşınmazı üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını, hatta kötü niyetli biçimde ipoteğin paraya çevrildiğini, cebri icra satışında taşınmazın ...’ya, ondan Hasan Yıldız'a, Hasan Yıldız'dan da davalı ... isimli kişiye satıldığını, davacının ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/679 esas sayılı dosyasıyla sözleşmeden kaynaklanan alacağı için açtığı davada alınan bilirkişi raporuna göre davacının davalı şirketlerden 199.362,90 TL alacaklı olduğunun tespit edildiğini, bu durumda ipoteğin haksız biçimde paraya çevrildiğinin ortaya çıktığını ileri sürerek ... ili, Bağlarbaşı Mahallesi, 854 Ada 1 Parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline, tescil talebi yerinde görülmezse taşınmaz bedelinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... İnş...Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın sözleşme gereğince üstlendiği işleri bitiremediğini, bu sebeple imzalanan protokol gereğince kalan işlerin kendileri tarafından tamamlandığını, imalat - hakedişler dışında davacıya borç para verildiğini, 13/03/2007 tarihli protokol gereğince de dava konusu taşınmaz üzerine ipotek konulduğunu, davacının edimlerini yerine getirmemesi üzerine noterden ihtar gönderilerek ödeme için süre verildiğini, ödeme yapılmazsa ipoteğin paraya çevrileceğinin ihtar edildiğini, istirdat talebinin hak düşürücü süreye tabi olduğunu ve sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
2. Dava dilekçesinin tebliğine rağmen diğer davalıların davaya cevap vermedikleri anlaşılmıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/360 Esas, 2021/629 Karar ve 09.06.2021 tarihli kararı ile özetle; davacının tapu iptal tescil istemi konusunda, gerek taşınmaz satışının icra marifetiyle yapılıp tescil işleminin buna istinaden yapılmış oluşu ve davalı ...'ın kötü niyetine dair dosyaya yansımış somut olgu ve delil bulunmaması karşısında tapu iptali tescil isteminin kabulü mümkün değildir.
Dosya arasına alınan ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/679 Esas sayılı dosyasında davacı taşeron, davalı ... İnşaat aleyhine yapılan işlerle ilgili olarak alacak davası açmış olup, bu davada davacı lehine 16/09/2014 tarihli ilam ile alacağa hükmedilmiştir. Bu kararda belirtilen 199.362,92 TL alacak belirlenirken davacının nam ve hesabına ... yapan dava dışı ... Elektrik tarafından düzenlenen ve davacı tarafından kabul edilen 101.117,10 TL fatura ve yine ... tarafından ödenen 1.560,00 TL tutarın bu alacaktan mahsup edildiği açıkça belirlenmiştir.
İcra yoluyla satışı yapılan ipoteğin temelindeki borcun 13/03/2007 tarihli protokolde belirlenen taşınmaz ipoteği olduğunda kuşku bulunmadığına ve bu tutanakta belirlenen malzeme teminine ilişkin bedellerin ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasında mahsup edildiği anlaşıldığından davacının davalılar ... İnşaat...Ltd. Şti. ile ... Elektrik...Ltd Şti'den istirdatını isteyebileceği 102.677,10 TL tutarında alacağı bulunmaktadır. Temel sorun ise bu miktara ilişkin istirdat isteminin başlayacağı hak düşürücü sürenin hangi tarih olduğudur. Eldeki dava 26/06/2014 tarihinde açılmış olup, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasında verilen karardan daha öncedir. Dolayısıyla davacının ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde yapılan yargılamada ipoteğin temelini teşkil eden borcun alacağından mahsubuna ilişkin ortaya çıkan sonucu eldeki dava tarihi itibariyle bilmesi mümkün değildir. Eldeki davaya güvenerek ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasında mahsup işlemine karşı herhangi bir itiraz ya da yasa yoluna başvurmamış olması bir yıllık süre bakımından davacı aleyhine değerlendirilmemelidir. Davanın bir yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğunu kabul etmek gerekir. Çoğun içinde azı var kuralı gereği davacının tapu iptal tescil istemi yerinde görülmediği takdirde bunun bedeline ilişkin alacak isteminin mahsubu yapılan 102.677,10 TL'yi kapsadığı da kuşku götürmez bir gerçektir. İpoteğin dayanağı olan temel borcun 13/03/2007 tarihli tutanak olduğuna ve bu tutanağa ilişkin temin edilen malzeme bedelinin de ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyasında davacı alacağından mahsup edildiğine göre bu mahsup işleminde ortaya çıkan ve istirdat isteminin sonucunu doğuran 102.677,10 TL'lik miktar yönünden davacının davalılar ... İnşaat ... Ltd. Şti. ve ... Elektrik ... Ltd. Şti.'den alacağı kalmıştır.
Eldeki dava ister sebepsiz zenginleşme ister istirdat hükümlerine göre değerlendirilsin, istirdatı gereken alacak yahut fazladan zenginleşilen alacak ... 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/679 Esas sayılı dosyasında ... Elektrik tarafından düzenlenen ve davacı tarafından kabul edilen 101.117,10 TL fatura bedelinin ve yine ... tarafından ödenen 1.560,00 TL tutarın davacı alacağında mahsup edilmesiyle ortaya çıkmıştır. Bu durumda istirdat istemi yönünden de sebepsiz zenginleşme hükümleri yönünden de talebin süresinde olduğu kabul edilmelidir.
Bu sebeple davacının davalılar ... ve ...'na yönelik davasının reddine, davalılar ... İnş... Ltd. Şti ile ... Elektrik...Ltd. Şti'nin alacak isteminin kısmen kabulü ile 102.677,10 TL alacağın 10.000,00 TL'sinin dava, bakiyesinin 11/07/2017 ıslah tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte adı geçen davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin kararını süresi içinde davacı ve davalı ... İnş. vekilleri istinaf etmiştir.
B. İstinaf Nedenleri
1. Davacı vekili istinaf başvurusunda özetle; ipoteğin paraya çevrilmesi işleminin taraflar arasında var olan hukuki ilişkiden kaynaklı sözleşmeden ari olarak değerlendirilemeyeceğini, davalının ... bu uyuşmazlığa konu olay nedeniyle sorumluluğunun da ''sözleşmeden doğan tazminat sorumluluğu'' olduğunu, dolayısıyla uyuşmazlığın sözleşmeden doğan sorumluluk kapsamında tapu iptali ve tescil olmazsa tazminat olarak nitelendirilmesi ve davacının gerçek (güncel) zararının tespiti ile davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesi gerekirken yalnızca sebepsiz zenginleşme yahut istirdat davası olarak nitelendirilerek karara bağlanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.Davalı ... İnş...Ltd. Şti vekili istinaf başvurusunda özetle; ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen davada, davacı taşeron alacağından lehlerine mahsup edilen 102.677,10 TL'yi neden davacıya bu davada geri ödemeleri gerektiğinin anlaşılamadığını, davacının bu dosyadaki 199.362,92 TL için takip başlatarak alacağının tamamını tahsil ettiğini, ayrıca 102.677,10 TL'nin ödenmesinin davacı açısından mükerrer ödeme ve sebepsiz zenginleşme teşkil edeceğini, davanın zamanaşımı süreleri geçtikten sonra açıldığını, taraf sıfatı bulunmayan ve taşınmaza hiçbir şekilde malik olmayan müvekkiline karşı dava açılmasının hukuka aykırı olduğunu, davacının satış işleminden haberdar olmasına rağmen, yedi yıl sonra açılmasının iyiniyet ile bağdaşmayacağını belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; davacı ile davalı ... Elk ...Ltd. Şti. & ... İnş... Ltd. Şti. ortak girişimi arasında 01.01.2007 tarihli “..., ... 912 Konut, 32 ... İlköğretim Okulu ve Cami İnşaatları ile ... Altyapı, Genel Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi”ne dair konut bloklarına ait elektrik işlerinin davacı tarafından yapılmasına dair taşeron sözleşmesi imzalandığı, sonrasında 13.03.2007 tarihli protokol uyarınca “... bitiminde çözülmesi kaydı ile” davacıya ait “... ili, Bağlarbaşı mahallesi, 854 ada 1 parsel sayılı 328,09 m² yüzölçümlü üç katlı avlulu kargir evin” teminat amaçlı davalı şirket yetkilisi ... lehine ipotek ettirildiği, 17.05.2007 tarihli protokol ile davacıya işten el çektirilerek tüm alacak vereceklerin dondurulduğu, ... 21. Noterliği 20.02.2008 tarih 8322 yevmiye no.lu ihtarnamesi ile davalı şirketlerin davacıdan alacaklarını talep ettiği, ... 13. İcra Müdürlüğü 2008/3878 Esas sayılı dosya ile davalılar tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, taşınmazın 25.12.2008 tarihli ihale ile 150.000,00 sTL’ye davalı ...'ya satıldığı, 10.06.2009 tarihinde davalı Hasan Yıldız'a, 11.03.2010 tarihinde ise davalı ...'a satıldığı anlaşılmıştır.
Davacı taşeron tarafından ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/679 Esas sayısı ile açılan alacak davasının yapılan yargılaması sonunda davacının, davalı ortak girişimden 199.362,90 TL alacaklı olduğuna karar verilmiş, karar 22.12.2014 tarihinde kesinleşmiştir.
Davacı ... bu davada, davalının protokol hükümlerine aykırı olarak, alacaklı olmalarına rağmen teminat olarak verilen ipoteğin paraya çevrildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptalini, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelini talep etmektedir.
Uyuşmazlık ipoteğin paraya çevrilmesinin haksız olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/679 Esas sayısı ile açılan alacak davasında 01.01.2007 tarihli sözleşmeye göre davacıya ödenmesi gereken tutarın 623.040,00-TL olduğu, davalı tarafından yapılan ödemelerin 208.000,00-TL, yine davalı tarafından sunulan ve davacı tarafça da kabul gören 101.117,10 TL, 1.560,00 TL faturalar ile 113.000,00 TL işçilik, SSK ve yemek bedelinin mahsubu ile davacının 199.362,90 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
13.03.2007 tarihli protokol incelendiğinde, davacının finansman bakımından güçlüğe düşmesi, işlerin program gerisinde kalması nedeniyle davalı şirketlerce desteklenmesi karşılığında davaya konu taşınmazın ipotek olarak verildiği, ipoteğin elektrik işlerinin bitirilip inşaatın TOKİ'ye tesliminden sonra kaldırılacağı, herhangi bir anlaşmazlık halinde ipoteğin işlerin tespitinden sonra çözüleceği kararlaştırılmıştır.
Bu durumda 13.03.2007 tarihli protokolün geçerliliğini koruduğu, taşınmazın TOKİ tarafından kesin kabulünün 26.03.2010 tarihinde yapılmasına ve davacının alacaklı olmasına rağmen, 20.02.2008 tarihinde ihtarname keşide edilerek, 09.04.2008 tarihinde icra takibine başlanması alacağın muaccel hale gelmeden icra takibine girişildiğini göstermektedir.
Davalı tarafça protokollerin feshi sağlanmadan, yapılan işler ve borç alacak miktarı tespit edilmeden ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe girişilmesi sözleşme hükümlerine aykırılık teşkil ettiğinden davanın tazminat isteği bakımından kabulü gerekirken, alacak isteminin kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Bu nedenle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1-b-2 maddesi gereğince kararın kaldırılarak davalılar ... ve ...'na yönelik tapu iptal ve tescil talebinin kötü niyetli oldukları ispat edilemediğinden reddine, tazminata ilişkin terditli talebin kabulü ile 06.04.2017 dava tarihi itibarı ile taşınmazın rayiç değeri üzerinden hesaplanan 600.000,00 TL' nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar ... İnş...Ltd. Şti ile ... Elektrik.. Ltd. Şti' den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararını davalı ... İnşaat San. ve Tic. Tur. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, istinaf dilekçesinde belirtilen gerekçelerle kararı temyiz etmiştir.
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, teminat olarak verilen ipoteğin haksız olarak paraya çevrilmesinden dolayı tapu iptal ve tescil, bu mümkün olmadığı taktirde taşınmazın rayiç bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
TBK’nın 470 vd maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre ve özellikle 13.03.2007 tarihli imzalanan protokol uyarınca, söz konusu ipoteğin herhangi bir anlaşmazlık durumunda işlerin tespiti ile çözüleceği kararlaştırılmış olup, taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/679 Esas sayılı dava dosyası ile sonuca bağlandığı, söz konusu kararın ... bu dava açılmadan önce 22.12.2014 tarihinde kesinleştiği, böylelikle beş yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığının tabi bulunmasına göre mahkemece verilen karar usul ve kanuna uygun olup, davalı ... İnş...Ltd. Şti vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Temyiz olunan ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi’nin 2021/2586 Esas, 2022/754
Karar ve 10.05.2022 tarihli kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca
ONANMASINA,
2. 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı ... İnş...Ltd. Şti’den alınarak Yargıtay duruşmasında
vekille temsil olunan davacıya verilmesine,
Aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.