Logo

6. Hukuk Dairesi2024/1923 E. 2024/3845 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, daha önce elde ettiği ilamın infazını engellemek amacıyla davalı şirketlerin, borçlu şirketle organik bağ içinde hareket ettiklerini iddia ederek, hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacağını tahsil edebilmek için açtığı davanın reddine ilişkin istinaf kararının temyiz incelemesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketlerin, davacının daha önceki davasında taraf olmadıkları ve bu davanın ilamının infazında da borçlu konumunda bulunmadıkları, ayrıca davacı tarafından davalı şirketlerin temerrüde düşürüldüğüne dair bir ihtarname sunulmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1052 E., 2024/207 K.

KARAR : Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 2. Asliye Ticaret Mahkemesi

SAYISI : 2014/306 E., 2019/326 K.

1- İlk derece mahkemesince, hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak davasında, dava dışı borçlu şirket ile davalı şirketlerin arasında organik bağ bulunduğu, davacının elde ettiği ilamın infazını engellemek amacıyla fikir ve iş birliği içinde hareket ederek, mevcut ticari unvanlar altında ticari işletmeyi sürdürdükleri gerekçesiyle, tahsilde tekerrür olmamak şartı ile açılan davanın kabulü ile İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/213 E. ve 2014/328 K. sayılı dosyanın ilamında hüküm altına alınan 437.123,37 Türk Lirası'nın davalıların dava dışı borçlu şirket ile sorumlu olduklarının tespitine ve 437.123,37 Türk Lirası'nın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

2- İlk derece mahkemesi kararına karşı, davacı vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi tarafından ilk derece mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmadığı, davalı şirketlerin İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2013/213 E. ve 2014/328 K. sayılı dosyasında davalı konumunda bulunmadıkları ve kararın infazı için icra takibine konu icra takip dosyasında da borçlu konumunda olmadıkları, bu nedenle eldeki davanın konusunu oluşturan asıl alacak dışındaki icra takibine konu faiz ve fer'ilerden sorumlu tutulmalarının mümkün olmadığı gibi asıl alacağın faiz ve fer'ileri açısından icra takibinden ve davadan evvel davalıların temerrüde düşürüldüğüne dair ihtarnamenin de dosyaya sunulmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

3- Bu karara karşı, davacı vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü;

Kamu düzenine aykırılık hallerinin re'sen gözetildiği, istinaf nedenleriyle sınırlı ve usulüne uygun olarak istinaf inceleme ve denetiminin yapıldığı; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, yine; dava dışı borçlu şirket ile davalı şirketlerin arasında organik bağ bulunduğu, davacının elde ettiği ilamın infazını engellemek amacıyla fikir ve iş birliği içinde hareket ederek, mevcut ticari unvanlar altında faaliyetlerini sürdürdükleri, davalı şirketlerin davacının takibinde taraf olmadıkları gibi davacının takibine dayanak mahkeme ilamının da tarafı olmadıkları bu nedenle icra takibine konu alacağın faiz ve fer'ilerinden sorumlu tutulamayacakları anlaşılmakla, davacı vekilinin tüm temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi kararına ilişkin, davacı vekilinin tüm temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan kararın ONANMASINA, temyiz harcı davacı tarafından peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 06.11.2024 tarihinde kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.