"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/258 E., 2024/131 K.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar asıl davada davacı yüklenici vekili tarafından duruşmasız ve birleşen davada davacı arsa sahibi vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma isteminin miktar itibariyle reddine temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.
I. DAVA
1.Asıl davada davacı yüklenici vekili dava dilekçesinde; davalı arsa sahibiyle aralarında 27.09.2007 tarihli adi olarak düzenlenen inşaat yapım sözleşmesi ve 25.03.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu belirterek davalıya bir dükkan teslim ettiğini, arsa payı sözleşmesi gereğince kendisine verilmesi gereken 16/1060 m²'lik arsa payının tapu iptal ve tesciline, bunun mümkün olmaması halinde 30.000,00 TL inşaat bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
2.Birleşen davada davacı arsa sahibi dava dilekçesinde; eser sözleşmesinin imzası amacıyla kızı ...’a vekalet verdiğini, bu vekaletin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılması için verilmemesine rağmen yüklenici şirketin elemanı olan...’ın vekalet görevini kötüye kullanarak davalı şirketle sözleşme yaptığını, bu nedenle 25.03.2008 tarihli sözleşmenin iptaline ve kendisine bırakılan dükkanın 2/19 payının tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Asıl ve birleşen davada davalılar davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 07.10.2015 tarihli ve 2012/124 E., 2015/354 K. sayılı kararı ile asıl davada tapu iptali ve tescil talebinin reddine, yüklenicinin tazminat talebinin kısmen kabulü ile 17.846,00 TL’nin arsa sahibinden alınarak davacıya verilmesine, birleşen davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
İlk Derece Mahkemesi kararının süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 23. Hukuk Dairesi'nin 25.12.2019 tarihli, 2016/4532 E., 2019/5533 K. sayılı kararı ile asıl davada davacının terditli talebi hakkında hüküm kurulmadığı, birleşen davada, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiası hakkında yeterli araştırma yapılmadığı, sözleşmenin geçerli olduğunun kabulü halinde yükleniciye intikal etmesi gereken hissenin rayiç bedeli ile eksik ve ayıplı imalât bedeli ve peşinatın mahsup edilerek verilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile taraflar arasında düzenlenen 25.03.2008 tarihli sözleşmenin geçerli olduğu, davacının talep ettiği 16/1060 hissenin sözleşme ile uyumlu olmadığı bu haliyle davacının adına tescilini talep ettiği 16/1060 hissenin tescilinin mümkün olmadığı gerekçesiyle asıl davada tapu iptali ve tescil isteminin reddine 24.578,94 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı birleşen dosya davacısından alınarak davacı birleşen dosya davalısına verilmesine, birleşen davada sözleşmenin iptali ve tapu iptali tescil isteminin reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
1.Asıl davada davacı birleşen davada davalı yüklenici vekili temyiz dilekçesinde; mahkemece tapu iptali ve tescil istemlerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, hükmedilen bedelin ise eksik olduğunu beyan etmektedir.
2.Birleşen davada davacı asıl davada davalı vekili temyiz dilekçesinde; yüklenici tarafından vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, adi yazılı sözleşmenin geçerli olduğunu, yüklenicinin kötü niyetli olduğunu beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık asıl birleşen davalarda tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
1.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hakim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre asıl davada davacı birleşen davada davalı yüklenici vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2. Taraflar arasında 27.09.2007 tarihli adi yazılı sözleşme imzalanmış olup, bu sözleşme tapu devri içermeyen bedel karşılığında inşaat yapımına ilişkin eser sözleşmesi niteliğindedir ve geçerliliği konusunda kuşku bulunmamaktadır. Her ne kadar bu sözleşmenin imzasından sonra asıl davada davalı arsa sahibi adına vekaleten hareket eden kızı ... tarafından verilen vekalete istinaden 25.03.2008 tarihli düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmış ise de verilen vekalette şirket yetkilisi .......... ve şirket çalışanı olduğu iddia edilen... yer almaktadır. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bu kişiler arasında yapıldığından vekilin kendisiyle veya açık bir şekilde menfaat birlikteliği olan kişiyle sözleşme yapması halinde vekalet görevinin kötüye kullanıldığının kabulü gerekir. Kaldı ki sözleşmenin yapıldığı 25.03.2008 tarihinden 1 gün sonra asıl davada davalı arsa sahibi vekili tarafından bu durum öğrenilerek vekaletten azledilmiştir.
Sözleşme konusu dikkate alındığında bir gün içinde fiilen yapılması mümkün olmadığından eserin bu sözleşmeye göre yapıldığı da kabul edilemez. Her ne kadar kat irtifakı tapusu asıl davacı yüklenici adına çıkmışsa da bunun vekalete dayalı olarak yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden önce olduğu, dolayısıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine istinaden yapılmadığı da anlaşılmaktadır.
Tüm bu hususlar dikkate alındığında mahkemece yapılması gereken iş; 27.09.2007 tarihli adi yazılı sözleşmeyi geçerli kabul ederek asıl davada davacı yüklenicinin terditli talebi olan bedele ilişkin talebi kabul edip ön ödeme sonrasında kalan 27.000,00 TL’nin asıl davada davalı arsa sahibinden faiziyle tahsiline karar verip birleşen davada ise davalı yüklenici üzerinde bulunan 2/19 payın tapu kaydının iptali ile asıl davada davalı birleşen davada davacı arsa sahibi adına tesciline karar vermektedir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle 1. Asıl davada davacı birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,
2. Asıl davada davalı birleşen davada davacı arsa sahibi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine,
Karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine, 20.03.2025 gününde oy birliğiyle karar verildi.