"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1357 E., 2024/988 K.
KARAR : Esastan Red
İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2017/922 E., 2021/592 K.
1.Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatife ait İzmir ili, Urla ilçesi, Kuşçular Devederesi mevkii, 565 parsel 20 no.lu mesken ve 565 parsel 15 no.lu meskene bağlı kooperatif hissesi ile boş olan ortaklıktaki hisseyi 80.000 Türk Lirası bedelle, Kooperatif Hisse Devir Sözleşmesi ile iktisap ettiğini, sözleşmeyi kooperatif yönetim kuruluna sunduğunu ve yönetim kurulunca 11/08/2016 tarih ve 2016/2 sayılı kararı ile davacının üç adet arsa üyeliğinin kabul edildiğini, ancak yönetim kurulu kararına rağmen davalı kooperatifçe üyelik kaydının gerçekleştirilmediğini, genel kurula davet edilmediğini, ... Yerleşim Merkezi Arsa ve Konut Yapı Kooperatifine ait dava konusu meskenlere bağlı hisse ile boş olan ortaklıktaki hissesi kapsamında kooperatifin üyesi olduğunun tespiti ile üç adet ortaklık üye kaydının tesciline, aksi halde müvekkili tarafından ödenen 80.000 Türk Lirası'nın ticari avans faizi ile birlikte davalı kooperatiften tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
2.Davacı vekili birleşen dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kooperatif hisse devir sözleşmesi ile kooperatif üyelerinden ...'na ait 565 Parselde 1 adet üyelik hissesini devir aldığını, kooperatife üyelik için sözlü olarak müracaat ettiğini, ancak sonuç alınamadığını, 21/02/2018 tarihli ihtarname ile talepte bulunduklarını, davalının ihtarnameye cevap vermediklerini, kooperatif hisse devir sözleşmesi ile tüm üyelik şartları olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
3.Davalı vekili asıl dava ve birleşen davaya cevap dilekçesinde özetle; kooperatifin önceki yöneticilerinin hukuka ve yasaya aykırı davranışları hakkında soruşturma dosyası ile şikayette bulunulduğunu, davacı tarafın delil olarak sunduğu iki belgede adları ve imzaları bulunan ...'ün imzaların kendilerine ait olup olmadığı sorulana dek, ihtiyaten mevcut imzaların taraflarınca kabul edilemediğini beyan ettiklerini, davalı kooperatif genel kurulu tarafından kooperatife ait hisselerin devri konusunda alınmış herhangi bir kararın da bulunmadığını, bu neden ile Kooperatif Hisse Devir Sözleşmesinde devir eden kısmında adları yer alan ...isimli şahısların kooperatife ait hisseleri devre ilişkin herhangi bir yasal hakları ve yetkileri de bulunmadığını, kooperatife ait banka hesaplarında ve/veya kasada davacı tarafından ödendiği belirtilen 80.000,00 Türk Lirasına dair herhangi bir iz ya da bilgi bulunmadığı gibi, böylesi bir meblağın da bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
4.İlk Derece Mahkemesince ..............' in anılan tarihte kooperatifte sahip olduğu tüm ortaklık paylarını dava dışı...........' a devir ettiği, bu nedenle adı geçen ortağın sahip olmadığı ortaklık payını davacıya devredemeyeceği, davacının anılan işlemlerle kooperatif ortaklığına hak kazanmadığının kabulü gerektiği, ancak davalı kooperatif kayıt ve defterlerinde davacı tarafından devir bedeli olarak ödendiği bildirilen 80.000 Türk Lirasına ilişkin herhangi bir kayda rastlanmamışsa da Kooperatif Ana Sözleşmesi'nin 46. maddesi uyarınca kooperatif adına yapılacak işlemlerde yönetim kurulu üyelerinden ikisinin imzasının bulunmasının yeterli olduğu, davacıdan kooperatif adına 80.000 Tür Lirası devir bedeli aldıklarının noter önündeki resmi yazılı belge niteliğindeki beyanlarıyla sabit olduğu, bu bedelin davalı kooperatif tarafından davacıya iadesi gerektiği gerekçesiyle, asıl davada tazminat talebi yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Birleşen davada; hisse devir işlemlerinin usulsüz olduğu, yönetim kurulunun davalı kooperatif adına hisse devri yetkisi bulunmadığı, bu şekilde yapılan devrin davacıya ortaklık sıfatı kazandırmayacağı, kooperatifin kuruluşundan sonraki evrede ortaklık sıfatının kazanabilmesi için giriş talebinin kabulü veya payın bir başkası tarafından devir alınmasının yönetim kurulu tarafından kabulü gerektiği, birleşen dosya davacısına yapılan usulüne uygun hisse devri olmadığı, yönetim kurulunun birleşen dosya davacısının üyeliğine ilişkin kabul kararı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
5.İlk Derece Mahkemesi kararına karşı asıl dava davacısı ... vekili, birleşen dava davacısı ... ve davalı ... vekilince istinaf yoluna başvurulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
6.Bu karara karşı asıl dava davacısı ... vekili, birleşen dava davacısı ... ve davalı ... vekilince süresinde temyiz yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
7.1.Davacı ... vekilinin temyiz talebinin değerlendirilmesinde;
Davacı ... davalı kooperatifin yönetim kurulu üyelerinden çift imza ile ve usulüne uygun olarak kooperatifin uhdesinde bulunan 3 adet üyeliği noterde devir sözleşmesi ile 11.08.2016 tarihinde devralmıştır. Asıl dava davacısının bu satış sözleşmesi ile üç adet üyeliği bulunduğu 11.08.2016 tarih 2016/02 Yönetim Kurulu Kararı ile sabittir. Mahkemece yapılacak işlem, davacının talebinin öncelikle üyeliğin tespiti hisse tahsisi olmaz ise bedel tahsili talebi olduğuna göre öncelikle terditli taleplerden ilkinin değerlendirilmesi iken ilk talep geçilerek ikinci talep yönünde karar verilmesi nedeniyle İlk Derece Mahkemesi kararı ile bu karara karşı istinaf isteminin reddi kararı usul ve yasaya aykırı görülmüştür.
7.2.Davacı ... vekilinin temyiz talebinin değerlendirilmesinde;
Birleşen dava davacısı ... asıl dava davacısı ...'ndan üyelik devraldığına göre bu devir sözleşmesinin de irdelenmek suretiyle birleşen dosya davacısı ...'nın talebinin değerlendirmesi gerekirken, eksik inceleme ile verilen karar bozmayı gerektirmiştir.
7.3.Davalı ... vekilinin temyiz talebinin değerlendirilmesinde kamu düzenine aykırılık hallerinin re'sen gözetildiği, istinaf nedenleriyle sınırlı ve usulüne uygun olarak istinaf inceleme ve denetiminin yapıldığı; dosya içeriği, kararın dayandığı gerektirici sebepler ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından davalı vekilinin temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir.
SONUÇ:
1)Yukarıda 7.3. numaralı bendinde açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz istemlerinin REDDİNE,
2) 7.1. ve 7.2. no.lu bentlerinde açıklanan nedenlerle davacı ... ile davacı ... vekillerinin İlk Derece Mahkemesi kararı ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya aykırı olması nedeniyle HMK'nın 373/1. maddesi gereğince İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi kararı KALDIRILARAK; İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 25.06.2021 gün ve 2017/922 E.-2021/592 K. sayılı kararının BOZULMASINA
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, temyiz peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 02.12.2024 tarihinde oy birliği ile kesin olarak karar verildi.