Logo

6. Hukuk Dairesi2025/216 E. 2025/872 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi kapsamında devredilen bağımsız bölümlerin, hile nedeniyle tapu kayıtlarının iptali ve arsa sahibi adına tescili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların hile yaptığına dair yeterli delil bulunmadığı ve davalının iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olduğunun anlaşıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin tapu iptal ve tescil isteminin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/1015 E., 2022/1615 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Hatay 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2017/5 E., 2019/239 K.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü.

I. DAVA

Asıl ve bozmadan sonra birleşen davada davacı arsa sahibi vekili dava dilekçesinde; davacı ile birleşen davada davalı ...Ltd. Şti. arasında 2013 yılında davacıya ait 7794 parsel sayılı taşınmazda inşaat yapılması konusunda kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereği 2. kat tamamlanınca davalı şirket temsilcisinin isteği doğrultusunda dava konusu 1 ve 3 no.lu bağımsız bölümlerin davalı ...'e devredildiğini, müvekkilinin yapmış olduğu devirlerin davalı tarafın aldatması nedeniyle olduğunu, davalı taraf ve şirket yetkilisi ...'nın yapmış oldukları eylem ve müvekkilde oluşturdukları kanı nedeni ile müvekkilinin dairelerden birini devrettiğini diğerine de vekaleten devir yetkisi verdiğini, arada var olan aldatıma neticesinde sözleşmenin bağlayıcılığının olmadığını, daha sonradan şirketin inşaatı yarım bıraktığını ileri sürerek 1 ve 3 no.lu bağımsız bölümlerin tapu kayıtlarının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Asıl davada davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu bağımsız bölümlerin yükleniciden ödenen bedeller karşılığında alındığını, müvekkilin iyi niyetli 3. kişi konumunda olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

2. Birleşen davada davalı yüklenici şirket cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 28.05.2019 tarihli kararı ile asıl davada; davacı ile dava dışı ...Emlak arasında düzenlenen Hatay 2. Noterliği'nin 26.09.2013 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine göre zemin kat 2 no.lu daire, 1. kat, 4 no.lu daire ve 2. kat, 5 no.lu dairenin davacıya, kalan dairelerin ise yükleniciye devredileceğinin kararlaştırıldığı, yükleniciye düşen dairelerden 1 no.lu dairenin dava dışı müteahit şirket yetkilisi olan ...'ya verilen vekaletname ile 26.02.2016 tarihinde 60.000,00 TL bedel karşılığında davalıya devredildiği, yine bu defa davacının bizzat 3 no.lu daireyi 23.02.2016 tarihinde 30.000,00 TL bedel ile davalıya devrettiği, iyi niyetli 3. şahıs olan davalının kötü niyetinin davacı tarafça ispatlanamadığı, taşınmazların hile ile devir edildiğine dair dosyaya herhangi bir delil sunulamadığı, inançlı işleme dayanılarak devredildiği varsayılsa dahi davacının bunu ispatlamaya yönelik herhangi bir yazılı delil sunamadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 28.05.2019 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 15.06.2020 tarihli kararı ile davacı vekilinin vekalet ücreti dışında kalan istinaf istemleri yerinde görülmemiş, karar kaldırılarak sadece vekalet ücreti yönünden yeniden hüküm tesis etmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 15.06.2020 tarihli kararının süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce, temliken tescile dayalı tapu iptal tescil davalarında yüklenicinin ediminin sözleşmede kararlaştırılan şekilde ifa edilip edilmediğinin belirlenmesi gerektiği, bunun değerlendirilmesi için de yüklenicinin de davada taraf olarak bulunmasının zorunlu olduğu, somut olayda yüklenici ... İnş. Emlak. Tesisat Mob. Tic. Ltd. Şti’nin davada taraf olarak yer almadığı, bu durumda mahkemece davacı tarafa yüklenici hakkında dava açtırılıp, açılacak dava birleştirilerek taraf teşkili tamamlandıktan sonra işin esasının incelenip davanın karara bağlanması gerektiği gerekçesiyle söz konusu kararın bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilamına uyularak birleştirilen dosya vasıtasıyla taraf teşkilinin sağlandığı, 26.09.2013 tarihli düzenleme şeklinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 9. maddesinde "... bodrum ve zemin kat tamamlandığında 1 bağımsız bölüm, 1 ve 2. kat tamamlandığında yine 1 bağımsız bölüm, tüm bağımsız bölümlerin içi ve ince işçilikleri yapılmaya başlandığında iki bağımsız bölüm, inşaat tamamlandığında müteahhidin karşı tarafa tüm yükümlülüğü tamamlandığında, geri kalan bağımsız bölümler için satma yetkisi verilecektir." şeklinde düzenlendiği, bu düzenleme nedeniyle 2. kat tamamlandıktan sonra 1 ve 3 no.lu bağımsız bölümlerinin satış yetkisinin davacı arsa sahibi tarafından davalı yüklenici ...Ltd. Şti. yetkilisine verildiği, bu yetki çerçevesinde kat irtifakı kurulan taşınmazdaki 1 ve 3 no.lu bağımsız bölümlerin davalı ...'e satıldığının anlaşıldığı, sözleşmenin 9. maddesi ve dosyaya yansıyan bilgi, belge ve deliller dikkate alındığında dava konusu bağımsız bölümlerin davalı tarafından hile yoluyla alındığı ve davalının kötü niyetli olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz dilekçesinde; yüklenici firma ile davalı arasındaki sözleşmenin müvekkilini bağlamadığını, davalı tarafın ödemelerin müvekkiline yapıldığını ispat etmek zorunda olduğunu, müvekkil iradesinin hataya uğratıldığını, davalı tarafın yükleniciye yapmış olduğu ödemelerin müvekkil yönünden bağlayıcılığının olmadığını, davalının hiç tanımadığını iddia ettiği bir kişiden ve hiçbir araştırma yapmadan daha kaba inşaatı bile bitmeyen 2 tane daire aldığını, bu durumun taraflar arasında daha öncesine dayanan bir samimiyet ve arkadaşlık ilişkisini olduğunu ispat ettiğini, tanıkların birbiriyle çelişen anlatımları neticesinde davanın reddine dair verilen kararın hatalı olduğunu beyan ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine ve hileye dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Asıl ve birleşen davada davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

05.03.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.