Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3188 E. 2024/4270 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacıya ait taşınmaza tecavüz edildiği iddiasıyla açılan el atmanın önlenmesi ve kal davasında, davalının savunma yoluyla yaptığı temliken tescil talebinin kabul edilip edilemeyeceği ve yapının akıbeti.

Gerekçe ve Sonuç: Taşkın yapının kamu taşınmazı üzerine ve kadastro çalışmaları sonrası yapılmış olması nedeniyle davalının iyiniyet iddiasının kabul edilemeyeceği ve yapının eski eser niteliği taşımaması sebebiyle kaldırılmasının fahiş zarara yol açmayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabulüne ve temliken tescil talebinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/51 E., 2023/153 K.

HÜKÜM : Davanın kabulüne

DAVA TARİHİ : 01.03.2013

KARAR : Davanın reddi

Taraflar arasındaki el atmanın önlenmesi, kal ve savunma yolu ile temliken tescil olmazsa irtifak ... tesisi istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay 8. Hukuk Dairesince Mahkeme kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne, temliken tescil isteminin reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; üzerinde işletme şefliği binası bulunan mülkiyeti davacıya ait 2504 parsel sayılı taşınmaza 2505 parsel sayılı taşınmazın maliki olan davalının taşkın bina yapmak suretiyle tecavüz ettiğini iddia ederek davalının el atmasının önlenmesine ve kal'ine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu binanın 50 yıl önce inşaat ruhsatı alınmak suretiyle yapıldığını, yapı kullanım izni bulunduğunu, müvekkilinin taşınmazında 1963 yılında cins değişikliği yaptırdığını, belediyede ve tapuda yapılan işlemlerde taşkınlık tespit edilmediğini, dava konusu taşınmazların kadastro tespitlerinin 1950'li yılların teknik imkanları ile yapıldığını, çizim ve tekniğe dayalı hataların düzeltilmesinin mümkün olduğunu belirterek davanın reddi ile savunma yoluyla temliken tescil olmazsa irtifak ... tesisine karar verilmesini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin, 11.05.2016 günlü 2013/55 Esas, 2016/127 sayılı karar ile; el atmanın önlenmesi isteminin kısmen kabulüne, kal isteminin reddine, temliken tescil isteminin kabulü ile davaya konu Manisa ili...İlçesi, 2504 parsel sayılı taşınmazın 06.08.2003 tarihli fen bilirkişi raporunda ve krokisinde kırmızıya boyalı ve (A) harfi ile gösterilen evin taşkın kısmı olan 8.89 m2 yüzölçümlü bölümün davacı adına olan tapusunun iptaline bu kısmın ifraz edilerek 2505 parsel sayılı taşınmaza eklenerek davalı adına tapuya tesciline, geriye kalan bina bulunmayan 3,25 m2'lik bölümüne davalının yaptığı müdahalenin men'ine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 05.04.2021 tarihli, 2019/4343 Esas ve 2021/3137 Karar sayılı ilamı ile "....kamu tüzel kişiliğine ait taşınmazların temliken tescil yolu ile iktisabı mümkün değildir. Kaldı ki dava konusu taşınmaz hem Orman İşletme Müdürlüğüne (Kamu tüzel kişiliğine) ait hem de 1955 yılında, davalı tarafından bina inşa edilmeden önce kadastro tespiti yapılarak çapa bağlanmıştır. Çaplı taşınmaza bina inşa edilmesi halinde iyiniyet iddiası dinlenemeyeceğinden temliken tescil talebinin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü doğru olamıştır.

Dava konusu taşınmaz üzerine yapılan yapı, eski eser niteliğini taşımadığı için yapının kaldırılması fahiş zarara neden olmayacağından kal ve müdahalenin menine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. " gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemece davanın kabulüne, davacıya ait Manisa İli...İlçesi, ...Mahallesi 2504 parsel sayılı taşınmaza yönelik 28.02.2014 tarihli fen bilirkişisi raporuna ekli ek-9'da düzenlenmiş krokide sarı renk ile gösterilen 12,14 m2'lik alana ilişkin davalıya ait aynı yer 2505 parsel malikinin el atmasının önlenmesine ve bu alanda bulunan yapının kal'ine, 28.02.2014 tarihli fen bilirkişisi raporlarının kararın eki sayılmasına, temliken tescil isteminin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalılara ait yapının imar mevzuatına uygun olduğunu, yapının ruhsatının ve kullanma izninin bulunduğunu, yaklaşık 50 yıllık bina olduğunu, dava konusu taşınmaz satın alındığında sınırlarını belediyenin belirlediğini, tapuda cins tashihi yapılırken taşkınlık bulunduğunun belirtilmediğini, bilirkişi raporlarının davalılar lehine olduğunu, davacının taşınmazına 10 yıl kadar önce yapı inşa ettiğini, taşkınlık olduğunu belirtmediğini, davalıların iyiniyetli olduğunu, müvekkillerin murisinin tüm yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirdiğini, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22 nci maddesine göre hatanın düzeltilebileceğini, kadastral sınırın sağlıklı olmadığını, düzeltme çalışmalarının başlamış olduğunun ilgili idarece bildirildiğini, tarafların taşınmazlarını dava dışı belediyeden 1958 tarihinde satın aldığını, belediyenin dava konusu taşınmazların sınırlarını taraflara gösterdiğini, satın alma tarihinden beri tarafların teslim tarihindeki sınırlara uygun olarak taşınmazları kullandığını, yıkım kararının fahiş zarar meydana getireceğini, verilen kararın hukuk devleti ile bağdaşmadığını, bozma öncesi depo edilen bedel ile ilgili bir karar verilmediğini, yargılama giderlerinin yüksek takdir edildiğini ileri sürerek temyiz isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, el atmanın önlenmesi, kal, savunma yolu ile temliken tescil olmazsa irtifak ... tesisi istemlerine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,

2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun, “Mülkiyet hakkının içeriği” başlıklı 683 üncü maddesi, “Mülkiyet İlişkisi” başlıklı 722 inci maddesi, “İyiniyetli olmayan zilyet bakımından” başlıklı 995 inci maddesi

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanunun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, temliken tescil talebi rededilen davalıların depo ettiği bedelin iadesinin istenebileceğinin anlaşılmasına göre; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle

Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.