"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2896 E., 2024/845 K.
DAVALILAR : ... vd. vekili Avukat ... vd.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 12. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/366 E., 2022/264 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı ...'ın kendisini dava dışı Albayrak Yer Kaplamaları ve İnş. Tic. Ltd. Şirketi'nin yetkilisi olarak tanıtarak davacıya ait dükkanları yetkilisi olduğunu iddia ettiği dava dışı Albayrak Yer Kaplamaları ve İnş. Tic. Ltd. Şti. adına kiralamak istediğini belirttiğini, davalı ... ile sözde kiracı dava dışı şirketin aylık 7.000,00 TL net kira bedeli karşılığı bahse konu 3 adet dükkanı kiracı olarak kullanabileceğinin sözlü olarak kararlaştırdığını, bunun üzerine bahsi geçen taşınmazların anahtarlarının emlakçı tarafından 25.05.2019 tarihinde davalı ...'a (Albayrak Yer Kaplamaları ve İnş. Tic. Ltd. Şti.'nin sözde temsilcisi sıfatıyla) teslim edildiğini, ilk kira bedelinin ödenmemesi üzerine, dava dışı Albayrak Yer Kaplamaları ve İnş. Tic. Ltd. Şti.'ye Ağustos ayı kira bedeli ile depozito bedelinin ödenmesine ilişkin ihtar gönderildiğini belirterek taşınmazlara el atmanın önlenmesine ve davalıların taşınmazlardan tahliyesine, fazlaya ilişkin talepleri saklı kalmak kaydıyla şimdilik 28.000,00 TL ecrimisile hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkin olduğu, zilyetliğin iyi niyetli olduğu ve bir şahsi hakka dayandığının ispat külfetinin davalıya ait olduğu, soruşturma dosyasında alınan beyanlara ve davalının ikrarına göre davalı vekilinin kira sözleşmesinin geçerli olduğuna dair beyanlarına itibar edilemeyeceği, davacının kira akdi konusunda iradesinin Albayrak Yer Kaplamaları şirketi ile kira akdi yapmak noktasında olduğu, sözlü kira akdini yazılı hale getirme iradelerinin olduğu, davalı ...'ın şahsı ile bir kira akdi kurulduğu iddiasında bulunmadığı, davalı ...'ın, şirketin temsilcisi olduğunu beyan ederek davacının iradesini sakatladığı, sonuç itibariyle ortada davacı ile davalı ...'ın şahsı arasında kurulmuş bir sözlü kira akdinin dahi bulunmadığı, davalı ...'in ne Erce Halı şirketinin ne de Albayrak Yer Kaplamaları şirketinin yetkili temsilcisi olmadığı, davacının basiretli bir tacir gibi hareket etme yükümlülüğünün irade sakatlığı bakımından bir etkisinin olmayacağı, davalıların zilyetliklerinin iyiniyetli olduğunu ve bir aynî ya da şahsi hakka dayandığını ispat edemediği gerekçesiyle elatmanın önlenmesi talebinin kabulüne; davacının iradesini sakatlayarak anahtarı teslim alan davalı ... yönünden anahtarı teslim aldığı tarih itibariyle haksız zilyetliğinin başladığı kanaatinden hareketle taleple bağlılık kuralı gözetilerek ecrimisil talebinin dava dilekçesindeki değer üzerinden kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davalı ... yönünden adli yardım talebinin kabulü ile dosya içeriğine ve toplanan delillere göre, davacı adına kayıtlı bulunan dava konusu İstanbul İli, ...İlçesi, ... Mahallesi, 1689 ada 2 parsel sayılı ana taşınmazda bulunan dükkan niteliğinde A-2 Blok Zemin Kat 2 nolu, A-3 Blok Zemin Kat 2 No.lu ve A-5 Blok Zemin Kat 2 No.lu bağımsız bölümlerin davalı ... tarafından eşi ...ın sahibi olduğu davalı Erce Halı isimli şirketine kiraya verildiği, davalı şirketin işyeri olarak kullandığı, kira sözleşmesine davacı şirket adına imzalayan ...n davacı ... temsil yetkisinin bulunmadığı gibi, bu imzanın davalı ... tarafından atıldığının adı geçen davalının Cumhuriyet Savcılığındaki ifadesiyle sabit olduğu, bu durumda davacı ... bağlayan geçerli bir kira sözleşmesinin varlığından söz edilemeyeceği, o halde, davacının kayden maliki bulunduğu dava konusu dükkan vasıflı bağımsız bölümleri davalı ...'ın kiraya vermek suretiyle tasarrufu altında bulundurduğu, davalı Erce Halı şirketinin ise davacı ile arasında sözlü veya yazılı geçerli bir kira sözleşmesi bulunmaksızın işyeri olarak kullandığı, davalıların kullanımların her hangi aynî ya da şahsi hakka dayanmadığı, kullanımlarında iyiniyetli olmadıkları gözetilerek karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde;
1. Taşınmazın Erce Halı Limited Şirketi'ne ait bir işyeri konumunda olduğunu, diğer davalı ...'ın ise eşi ...a ait olan bu şirketin gayri resmi çalışanı konumunda olduğunu, haliyle bir taşınmazda birden fazla işgalci konumunda bulunamayacağından ilk derece mahkemesinin her iki davalı yönünden müdahalenin men-ine karar vermesinin usul hükümlerine de aykırılık teşkil ettiğini, ... yönünden davanın husumetten reddi gerektiğini,
2. Usulüne uygun olarak akdedilmiş bir kira sözleşmesinin mevcut olmasına rağmen davacı tarafça ikame edilen davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, davacı tarafın bu kira kontratının geçersiz olduğuna dair şikayetine ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı' nın 2019/122753 esas sayılı dosyasında şüpheliler ... ve ... (Erce Halı Yetkilisi sıfatıyla) hakkında takipsizlik kararı verildiğini, takipsizlik kararının esasında taraflar arasında bir kira ilişkisinin mevcut olduğuna yönelik delil teşkil ettiğini,
3. Davacı tarafın kira ilişkisi içerisine girmek maksadıyla taşınmazların anahtarlarını emlakçı tarafından davalı ...'e teslim edilmesine muvafakat gösterdiğini, kira akdi ilişkisi bulunduğunu, Ticaret Sicil Gazetesinde şirket temsilcisine ilişkin bilgilerin bulunduğunu ve istenirse araştırılabileceğini, davacının iradi olarak yanıldığının iddia edilmesinin hukuk güvenliğini tamamen ortadan kaldıracağını ileri sürerek hükmün bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Tapu kayıtlarının sorgulanması sonucu dava konusu 1689 ada 2 parsel sayılı taşınmazda bulunan A2- zemin 2 ve A3- zemin 2 numaralı bağımsız bölümlerin dava dışı kişiler adına kayıtlı olduğu; A5- zemin 2 numaralı bağımsız bölümün ise davacı adına kayıtlı olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece A2- zemin 2 ve A3- zemin 2 numaralı bağımsız bölümler yönünden açılan dava ile ilgili olarak mülkiyet ve şahsi hakka dayalı bir hakkı bulunmadığı anlaşıldığından bu istemle ilgili kabul kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy çokluğu ile karar verildi.
K A R Ş I O Y
Davalı tarafça sözlü de olsa kira sözleşmesine dayanılması ve taşınmazların davalı şirket tarafından kullanılıyor olması karşısında; davanın mülkiyet hakkına dayalı el atmanın önlenmesi olarak değerlendirilemeyeceği ve davanın reddi gerektiği düşüncesinde olduğumundan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.
Okundu: H.Dağlı - M.Tercan