Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3259 E. 2025/2017 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İnançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil isteminin reddi üzerine yapılan temyiz başvurusunun incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı ile davacılar arasında düzenlenen taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 5. maddesinde hüküm altına alınan hususun inançlı işlem niteliğinde olduğu ve davalıların iyiniyetli olmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararlarında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle temyiz başvurusunun reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/3054 E., 2024/781 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 6. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/172 E., 2023/252 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 15.04.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde davacı asıl ... geldi. Başka gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Gelenin sözlü açıklaması dinlenildikten sonra açık duruşmanın bittiği bildirildi. İşin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; tarafların ve evlatlık olarak verilen ancak nüfus kayıtlarında yer almayan davacı ...'ın, mirasbırakan ... 'nun mirasçıları olduklarını, İzmir ili,.........ilçesi, 33068 ada 7, 8, 9 parsel sayılı taşınmazların öncesinde mirasbırakana ait olduğunu, davalıların dava konusu taşınmazlardan daha önce miras paylarını aldıklarını, dava konusu taşınmazların tevhit ile 16 parsel olduğunu, daha sonra ise ifraz edilerek 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazlara gittiğini, 17 parsel sayılı taşınmazda ise davalı ...'nin kira yardımından yaralanması için davalıya pay devrinin yapıldığını, davalı ...'nin aslen 17 parsel sayılı taşınmazda mülkiyet hakkının bulunmadığını, nitekim Bornova 3. Noterliğinin 25935 yevmiye 19.08.2019 tarihli düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin yüklenici ve davacılar ile davalı ... arasında imzalandığını, bu sözleşmenin 5.maddesine göre ...nin taşınmazda hak sahibi olmadığını, tüm hakkın davacılara ait olduğunu kabul ve taahhüt ettiğini, bu sözleşmenin inançlı işlem niteliği taşıdığını ve davalının taşınmazda paydaş olmadığını teyit ettiğini, ancak davalı ... tarafından İzmir 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/64 Esas sayılı dosyasında miras hakkını aldığı için 17 parselde bedelsiz devrettiği 1/5 payın iptali ile adına tescili için ... ve ...ye karşı dava açıldığını, ...nin kötü niyetli olarak, ... ile birlikte hareket ederek 05.05.2022 tarihinde üzerine kayıtlı 3/5 payda, 1/5 payı haksız olarak davalı ...'ye devrettiğini, davacılara ait olması gereken 3/5 payı davacılara devretmediğini ileri sürerek, dava konusu İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Bayraklı Mahallesi, 33068 ada 17 parselde davalılar

adına kayıtlı olan toplam 3/5 payın iptali ile bu pay 12/20 kabul edilerek 5/20 payın davacı ... adına, 5/20 payın davacı ... adına, 1/20 payın davacı ... adına, 1/20 payın davacı

... adına tapuya kayıt ve tesciline, aksi taktirde dava konusu 3/5 payın dava tarihindeki rayiç değerinin tespiti ve yasal faizi ile birlikte d

avalılardan tahsil edilerek müvekkillerine verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar davaya cevap vermemiş, yargılama sırasında davanın reddini istemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yüklenici ve davacılar arasında düzenlenen Bornova 3. Noterliğinin 19.08.2019 tarih 25935 yevmiye numaralı satış vaadi ve arsa karşılığı inşaat sözleşmesinin 5. maddesine göre davalı ...'ın dava konusu taşınmazda mülkiyet hakkı iddiası olmadığı, kira yardımı için malik gözüktüğü, taşınmazdaki payının tamamının dosya davacılarının mülkiyetinde olduğunun yer aldığı ve sözleşmenin davalı ... tarafından imza altına alındığı, sözleşmenin geçersizliğine dair herhangi bir iddia ya da delil sunulmadığı, sözleşmenin yazılı ya da yazılı delil başlangıcı mahiyetinde delil niteliğinde olduğu, davalı ...'ye devredilen payın mülkiyet hakkı sağlanması için değil de taşınmazdan kira yardımı alması için devredildiğinin anlaşıldığı, diğer davalı ...'in ise hem davacıların hem davalı ...'nin kardeşi olmakla taraflar arasında gerçekleşen ve yazılı hâle getirilen anlaşmayı bilmesi gereken kişilerden olduğu, dosyaya sunulan belgelerden miras paylaşımına ilişkin gerçekleşen diğer safahatlar ve davalı ...'nin de tamamında yer aldığı gözetildiğinde davalılar arasında gerçekleşen devrin iyiniyetle yapılmadığı yönünde kanaate varıldığı, her ne kadar davalı tanıkları dinlenilmiş ise de tanıkların davalıların eşi, oğlu ve kızı olduğu yapılan devirlerde ve diğer mal paylaşımlarında da doğrudan dolaylı olarak taraf olmaları objektif 3. kişi konumunda olmamaları nedeniyle beyanlarına itibar edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı ... ile davacılar arasında düzenlenen Bornova 3. Noterliğinin 25935 yevmiye 19.08.2019 tarihli taşınmaz satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 5. maddesinde hüküm altına alınan hususun inançlı işlem niteliğinde olduğu, davalı ...'nin bu sözleşmede imzası bulunmamakla birlikte tarafların kardeş olduğu, ...'nin davacılar ve davalı ... arasında bulunan anlaşmayı bildiği veya bilmesi gerektiği, dolayısıyla iyiniyetli olmadığı, İlk Derece Mahkemesince yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili duruşma talepli temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu sözleşmenin inançlı işlem niteliğine bulunmadığını, davalı ... ve Mübeccel'in sözleşmede imzasının bulunmadığını, sözleşme maddesinin açık olmadığını, ...nin neden mülkiyet hakkı bulunmadığı, kendisine miras payı olarak intikal edece payın neden kendisine ait olmadığı gibi hususların açıklanmadığını, dava konusu taşınmazda ... ve ...'nin payının daha önce davacı ...'ye verilen vekâletle davalı ...'ye devredildiğini, ancak ...'nün satış bedelini ...'ye ödemediğini, ...'nin ise vekâlet görevini kötüye kullanılması nedeniyle İzmir 14. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/64 Esas sayılı dosyasında ... ve ...ye karşı dava açtığını, tarafların arasında husumet bulunduğunu, davalı ...'nin inançlı işlemin tarafı olmadığını, davalı ... ve ........'nin dava konusu taşınmazda annelerinde intikal eden 1/5 miras paylarının bulunduğunu, bu payların inançlı işleme konu edilemeyeceğini, davalı ...'nin davalı ...'ye pay devrinin bedeli mukabilinde yapıldığını, davacıların müvekkilerinin dava konusu taşınmazda miras paylarını daha önceden aldıklarına ilişkin bilgi ve belge sunamadığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının müvekkili lehine bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, inançlı işleme dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Yargıtay duruşma vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına;

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.