Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3416 E. 2024/5338 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının kayden maliki olduğu taşınmazın tapu kaydında yer alan vakıf şerhinin taviz bedeli ödenmeksizin terkini istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, Yargıtay’ın önceki bozma kararına uyularak, taşınmazın geliri itibariyle vakfedilmiş olduğundan ve Vakıflar Kanunu’nun 18. maddesi kapsamında tavize tabi olmadığından bahisle, vakıf şerhinin terkinine karar verilmesini onamıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/267 E., 2024/264 K.

DAVA TARİHİ : 04.03.2015

KARAR : Esastan ret

Taraflar arasındaki vakıf şerhinin terkini davasından dolayı yapılan yargılama sonucunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekilince temyiz edilmiş ve Dairemizin 10.05.2023 tarihli ve 2022/984 E., 2023/2487 Karar sayılı kararı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılmış, İlk Derece Mahkemesi kararı bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin kayden maliki olduğu İstanbul ili, ...ilçesi,...Mahallesinde kain 172 ada 6 parsel, bodrum kat, 2 no'lu bağımsız bölümde kayıtlı bulunan taşınmazın tapu kütüğünde ...... Vakfından mukataalı olduğuna dair şerh mevcut olduğunu, mezkur vakfın sahih olmayan vakıflardan olduğunu, zira taşınmazın gelirinin ve rüsumunun vakfedilmiş durumda olduğunu, bu nedenle tapu kütüğünde bulunan ....... Vakfına mukataalı kaydının taviz bedeli ödenmeksizin terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili; ....... Vakfına özgülenen dava konusu taşınmazın miri araziden ... Kanuni ...... mülkiyetine geçtiğinin doğrudan vakfiyesinde zikredildiğinden başkaca araştırmaya gerek görülmeksizin vakfın sahihliği nedeniyle davanın reddini, aksi görüş hasıl olursa tapu kayıtlarının ilk tedavülden itibaren ayrıntılı şekilde tetkiki ile mahallinde keşif yapılarak dava konusu taşınmazın kadim kasaba, köy ya da şehir içerisinde bulunup bulunmadığını ve yalnızca aşar ve rüsumatının vakfedilip edilmediğinin, eski vakıflar hukuku, eski Türkçe ve Osmanlı Tarihi uzmanı bilirkişilerden oluşturulacak heyet marifeti ile yöntemince araştırılmasını, haksız açılan davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesi 26.06.2019 tarihli 2017/124 E., 2019/181

K. sayılı kararı ile; dava konusu taşınmaz üzerindeki “....... Vakfı" şerhinin gayrisahih vakıf kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği, davaya konu taşınmazın mülk itibariyle değil geliri itibariyle vakfedilmiş yerlerden olması nedeniyle aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan olduğu, Vakıflar Kanunu’nun 18 inci maddesi kapsamında tavize tabi yerlerden sayılmayacağı kanaatine ulaşıldığından davanın kabulüne, dava konusu taşınmaz üzerindeki zemini ....... Vakfına mukaatalı şerhinin terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin26.06.2019 tarihli 2017/124 E., 2019/181 K. sayılı kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri ve İstinaf Aşamasındaki Süreç

Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; yetkin olmayan bilirkişi tarafından hazırlanan vakıf hukukunun en temel ilkeleri ile çelişen hatalı, eksik ve ispat yapılmadan dosyada mevcut bulunan ve rapordaki tespitlerin aksine deliller içeren Defteri Hakani kayıtları yok sayılarak hazırlanmış raporla kurulan kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 23.09.2021 tarih ve 2019/1869 E., 2021/2173 K. sayılı kararı ile ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi usul ve yasaya uygun bulunmakla davalı vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 23.09.2021 tarih ve 2019/1869 E., 2021/2173 K. sayılı kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizin 10.05.2023 tarih ve 2022/984 E., 2023/2487 K. sayılı ilâmında; İlk Derece Mahkemesince alınan her iki tarihli bilirkişi raporu vakfın niteliği konusunda farklılık gösterdiğinden raporlar arasındaki mübayeneti giderir şekilde bilirkişi heyet raporu alınarak, kadastro öncesi revizyon tapu kayıtları, "Vakıfname" içeriği ve diğer tüm belgeler incelenerek vakfın niteliği hakkında üniversitelerin Medeni Hukuk kürsüsünde görevli uzman hocalardan rapor alınarak taşınmazın konumu düzenlenecek paftada kadim köy, kasaba ya da şehirlere göre haritasında işaret edildikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesince, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; dava konusu taşınmaz üzerindeki “....... Vakfı" şerhinin gayrisahih vakıf kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği, davaya konu vakıf mülk itibariyle değil geliri itibariyle vakfedilmiş yerlerden olması nedeniyle aşar ve rüsumu vakfedilen taşınmazlardan olduğu, Vakıflar Kanunu’nun 18 inci maddesi kapsamında tavize tabi yerlerden sayılmayacağı kanaatine varılarak davanın kabulüne, dava konusu taşınmaz üzerindeki "zemini ....... Vakfına mukaatalı" şerhinin terkinine karar verilmiştir.

TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde; kararın bozma kararına aykırı olduğunu, bozma ilamında belirtilenin aksine Medeni Hukuk kürsüsü yerine yine Hukuk Tarihi kürsüsünden bilirkişi seçildiğini, davanın çözümüne yarayacak tapu evveliyat kayıtları ve taşınmazın coğrafi konumu göz ardı edilerek, yalnız Hukuk Tarihçisi bilirkişinin soyut varsayımlarına dayalı ve usule aykırı şekilde bir nevi direnme kararı mahiyetinde hüküm kurulduğunu, bozma sonrası alınan bilirkişi raporları arasında çelişki bulunduğunu, tapu kayıtlarında taşınmazın yalnız aşar ve rüsumunun vakfedildiğini açıkça ispatlayan hiçbir emare ve işaret olmadığını, 1547 yılında ... 1. ... (Kanuni) tarafından kurulmuş bulunan ....... Vakfı'nın tüm taşınmazlarının gayri sahih şekilde vakfedildiğinden söz etmenin mümkün olmadığını belirterek hükmün bozulmasına karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının kayden maliki olduğu taşınmazın tapu kaydında yer alan vakıf şerhinin taviz bedeli ödenmeksizin terkini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

5737 sayılı Vakıflar Kanunu’nun 18 inci maddesi; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyizen incelenen karar, bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile İlk Derece Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Onama harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

28.11.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.