"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/84 E., 2023/15 K.
DAVALILAR : ... vd. vekili Avukat ... vd.
DAVA TARİHİ : 15.01.2014
KARAR : Davanın Kabulü
Taraflar arasındaki İcra ve İflas Kanunu'nun 121 inci maddesi uyarınca ortaklığın giderilmesi davasında Mahkemece verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalılardan ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkinin davalılardan ...’den alacaklı olduğunu, dava konusu taşınmazdaki ortaklığın giderilmesi için yetki aldığını belirterek, 149 ada 18 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ortaklığın öncelikle aynen taksim, mümkün olmadığı takdirde bina değeri davacıya bırakılmak suretiyle satış yoluyla giderilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılardan ..., ... ve ... ortak vekili, davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.04.2015 tarihli ve 2014/11 Esas, 2015/74 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulü ile taşınmazdaki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ..., ... ve ... ortak vekili ile ... temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 14.Hukuk Dairesi'nin 18.12.2019 tarihli 2019/4260 Esas, 2019/8824 Karar sayılı kararıyla; hükmün taraf teşkili sağlanmadığından bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; taşınmazdaki hissedarlardan ...'den alacaklı ve yetkilendirilmiş olduğu anlaşılan davacının, ortaklığın satış suretiyle giderilmesi talebinde bulunduğu, 149 ada 18 parsel sayılı taşınmazın paydaşlar arasında aynen taksiminin mümkün olmadığı ve tarafların ortaklığın giderilmesi hususunda anlaşmaya varamadıkları gerekçesiyle, dava konusu taşınmaz üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılardan ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Taksim mümkün olduğu halde satışla ortaklığın giderilmesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporlarının güncel değerleri yansıtmadığını, oldukça düşük kaldığını, emsal araştırması yapılmaksızın yüzeysel değer hesabı yapıldığını, mahkemece esas alınmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek, hükmün bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İcra ve İflas Kanununun 121 inci maddesi uyarınca açılan ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden İcra İflas Kanununun 121 inci maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir.
İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda, kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir.
Borçlu ortağın alacaklısı tarafından açılan davalarda birden fazla taşınmaz dava konusu edilmiş ise icra takibine konu borç miktarına göre dava tarihi itibariyle taşınmazlardan borçlu ortağın payına düşecek değerin tespit edilerek borca yetecek kadar (sayıda) taşınmazın ortaklığının giderilmesine karar verilmesi, fazlaya ilişkin istemin reddi gerekir.
Bu şekilde açılacak davalarda borçlu ortak (paydaş) dahil tüm ortakların (paydaşların) davaya dahil edilmeleri zorunludur.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalının yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Taşınmaz malın satış bedelinden payına düşecek paranın %011,38 oranında hesaplanacak onama harcından peşin alınan 247,70 TL’nin mahsubu ile bakiyesinin temyiz edene yükletilmesine,
17.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.