"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 15. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2024/210 E., 2024/660 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Tavşanlı 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/164 E., 2023/310 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekilince duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 18.02.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde davacı vekili Avukat ... ile karşı taraftan davalı vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra açık duruşmanın bittiği bildirildi. İşin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; tarafların mirasbırakanı ...'in 30.05.2013 tarihinde öldüğünü, mirasbırakanın 1990'lı yıllarda davalının market açabilmesi için kuruluş sermayesi verdiğini, ayrıca dava konusu edilen 783 ada 1828 parsel sayılı taşınmazın bedelinin mirasbırakan tarafından ödendiği ama tapu kaydının davalı adına oluşturulduğunu, bahsi geçen taşınmaza mirasbırakan tarafından parasının ödenmesi suretiyle ...'a 2 katlı bina yaptırıldığını ileri sürerek yapılan kazandırmaların mirasta denkleştirme gereğince terekeye iadesini, olmadığı takdirde sağlararası kazandırmaların saklı payı aşan kısmının tenkisini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın eksik harçla ikame edildiğini, davalının çok küçük yaştan itibaren çalıştığını, dava konusu 1838 parsel sayılı taşınmazın müvekkilinin kendi birikimi ile satın alındığını, taşınmaz üzerindeki iki katlı binanın da davalı tarafından ...'a yaptırıldığını, davalının inşaat yapım bedelini borçlanarak taksitlerle ödediğini, mirasbırakanın Almanya'da çalışırken sakatlanarak emekli olduğunu ve Türkiye'ye döndüğünü, mirasbırakanın sadece inşaat başında durduğunu, inşaat yapımına ilişkin olarak mirasbırakanın uhdesinden para çıkmadığını, mirasbırakanla, davalının aynı binada altlı üstlü oturduğunu, davacının ise mirasbırakana ait evde kira ödemeden oturduğunu, mirasbırakanın Türkiye'de ayrı bir emekliliğinin bulunmadığını, Almanya'dan gelen emekli maaşı ile geçindiğini, mirasbırakanın davalıya kuruluş sermayesi vermediğini, kabul etmemekle birlikte tenkis talebi yönünden ise mirasbırakanın bir çok malvarlığı bulunması nedeniyle saklı pay ihlalinin söz konusu olmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mirasbırakanın davalıya dükkan açması için kuruluş sermayesi verdiği ve dava konusu taşınmazın bedelini ödediği, üzerindeki binayı da bedelini ödeyerek yaptırdığı iddiaları dinlenen tanık beyanları ve dosya kapsamı ile ispat edilemediği, yine mirasbırakanın davalıya dükkan açması için kuruluş sermayesi verecek, dava konusu taşınmazı satın alarak üzerindeki binayı yaptıracak maddi imkana sahip olduğu hususunun da ispat edilemediği, davacı vekili dava dilekçesinde yemin deliline dayanmış ise de yemin teklifinde bulunmayacaklarını beyan ettiği, davacı tarafın mirasbırakanın sağlığında davalı lehine yapıldığı iddia edilen terekeye iadesi gereken kazandırmalar olduğunu TMK'nın 6. maddesi gereğince ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mirasbırakan tarafından market açması için davalıya kuruluş sermayesi verildiği ve bedeli mirasbırakan tarafından ödenerek dava konusu taşınmazın satın alındığı, taşınmaz üzerine inşa edilen bina bedelinin mirasbırakan tarafından karşılandığı ve muris tarafından davalıya yapılan bu kazandırmaların iadeye tabi olduğunu ispat külfetinin davacı tarafa ait olduğu, mirasbırakanın davalıya dükkan açması için kuruluş sermayesi verecek, dava konusu taşınmazı satın alarak üzerindeki binayı yaptıracak maddi imkana sahip olduğu hususu da ispat edilmiş olmadığı ve davacı tarafından davalıya yemin teklif etmeyecekleri açıklandığı, dinlenen davacı beyanları ve dosya kapsamı ile davanın ispat edilemediği, davanın reddine ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili duruşma istemli temyiz dilekçesinde özetle; tanık ...'in dükkanın alınabilmesi için mirasbırakanın davalıya 15.000 Mark verdiğini beyan ettiğini, tanık beyanlarının hatalı ve eksik anlaşıldığını, bir kısım tanığın beyanları ile ilgili hiç bir değerlendirmede bulunulmadığını, davalının dava konusu malvarlığını edinebilecek ekonomik gücünün bulunmadığını, mirasbırakanın ise ekonomik durumunun iti olduğunu, delillerin takdirinde hataya düşüldüğünü, taşınmaz değerine ilişkin tespitlerin hatalı olduğunu, denkleştirme talebinden vazgeçildiği anlamına gelmemek üzere tenkis hesabı için gereken sabit tenkis oranının hesaplanmadığını, kabul anlamına gelmemek kaydıyla yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de hatalı hesaplandığını ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının müvekkili lehine bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, mirasta denkleştirme olmadığı takdirde tenkis istemine ilişkindir.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
28.000,00 TL Yargıtay duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.