Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3954 E. 2024/5246 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İptal edilen imar uygulaması nedeniyle Hazine adına tescilli taşınmazın ihyası davasında yargılama giderlerinin hangi tarafa yükletileceği hususunda uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın, davalı belediyenin işlemi nedeniyle açılmış olması ve davacının dava açma tarihinde haklı olması gözetilerek, yargılama giderlerinin davalı belediyelere yükletilmesi gerektiği, ancak birleştirilen davalardaki gerçek kişilerin yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacağı, giderlerin dökümünün ise kararda açıkça gösterilmesi gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/20 E., 2021/523 K.

ASIL VE BİRLEŞTİRİLEN

DAVADA DAVACI : ... vekili Avukat ..., ... vekili Avukat ...

DAVALILAR : ... vd., ... vd. vekili Avukat ... vd.

BİRLEŞTİRİLEN

DAVADA DAVALILAR : Sevim Öcal vd.

DAVA TARİHİ : 25.06.2008-09.09.2008-19.06.2009

KARAR : Asıl ve birleştirilen davaların reddine

TEMYİZ EDENLER : Davacı vekili, davalı ... Belediyesi vekili ve davalı ... Belediyesi vekili

Taraflar arasında görülen asıl ve birleştirilen kadastral parselin ihyası, ikinci kademede tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili, davalı ... Belediyesi vekili ve davalı ... Belediyesi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine vekili asıl ve birleştirilen davalarda; ihdasen Hazine adına kaydedilen 1165 (193) parsel sayılı taşınmazın davalı ... ve Adana Büyükşehir Belediyesince yapılan imar uygulamaları sonucu yeni imar parsellerine giderek malikleri adına tescil edildiğini, ancak yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiğini ileri sürerek tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat isteminde bulunmuştur.

II. CEVAP

Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkeme ilk kararında, 775 sayılı Kanun'un 3/2. maddesi gereğince asıl ve birleştirilen davaların reddine karar vermiştir.

IV.BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesi 20.05.2019 tarihli ve 2016/12419 Esas, 2019/4522 Karar sayılı ilamında özetle; anılan kadastral parsel sınırları üzerinde, iptal edilen imar uygulamaları ile oluşturulan alanlar ile miktarları açıkça belirlenerek bu kısımlara ilişkin imar sicil kayıtlarının iptali ile 1165 (193) sayılı kök parsel sınırları içinde kalan yol ve park alanıyla birlikte kök parselin ihyası ve Hazine adına tesciline hükmedilmesi gerektiğinden bahisle hükmün bozulmasına karar vermiştir.

2. Davalı ... Belediyesi ve davalı ... Belediyesi tarafından Daire kararının düzeltilmesinin istenmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 14.Hukuk Dairesi 07.12.2020 tarihli ve 2020/1523 Esas, 2020/8103 Karar sayılı ilamında, 20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesine eklenen yeni fıkra uyarınca davanın reddine karar verilmesi gerektiğinden bozma ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen nedenle bozulmasına karar vermiştir.

B. Mahkemece Bozma İlamına Uyularak Verilen Karar

Mahkeme yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; bozma ilamına uyarak asıl ve birleştirilen davaların reddine, asıl dava yönünden Seyhan Belediyesi hakkında açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermiştir.

V.TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı ... Belediyesi ve davalı ... Belediyesi vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı Hazine vekili; davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğini, davanın reddine karar verilecekse dahi birleştirilen davalarda yargılama giderinin dava açılmasına sebebiyet vermeyen müvekkil idare üzerinde bırakılmasının hatalı olduğunu belirtmiştir.

2. Davalı ... Belediyesi ve davalı ... Belediyesi vekili ayrı ayrı verdikleri temyiz dilekçelerinde; yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden hükmün düzeltilmesini istemişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava ve birleştirilen dava, imar uygulamasının iptali nedeniyle kadastral parselin ihyası ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18 inci maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 332. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaz davalı ... ve Adana Belediyesi tarafından imar uygulamalarına tabi tutulmuş, ancak imar uygulaması idare mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Böylece, davacının maliki olduğu kadastral parsel üzerinde imar uygulaması ile oluşan imar parsellerinin dayanağı idari işlemin iptal edilmesi nedeniyle sicil dayanaksız kalmış ve TMK'nın 1025 inci maddesi hükmü uyarınca imar parselleri yolsuz tescil durumuna düşmüşlerdir. Her ne kadar mahkemece dava tarihinden sonra gerçekleşen Yasa değişikliği nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamakta ise de; dava, davalı ... Belediyesinin yapmış olduğu idari işlem nedeniyle açılmış olup davacının davanın açıldığı tarihte kadastral parselin ihyasını talep etmekte haklı olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle, davacının davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemeyeceği ve dava açma tarihinde haklı olduğu göz önüne alındığında, 6100 sayılı HMK'nın 331 inci maddesi gereği asıl davada yapılan yargılama giderlerinden davalı ... Belediyesi ile belediye sınırlarında meydana gelen değişiklik nedeniyle dava konusu taşınmazın sınırlarına dahil olduğu davalı ... Belediyesinin sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik yoktur.

3. Diğer yandan imar ile oluşan tapu kayıtlarında malik oldukları için zorunlu olarak davada taraf olan gerçek kişilerin, davaların reddi halinde yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaları mümkün değildir.

4. 6100 sayılı HMK'nın 332. maddesi uyarınca yargılama giderinin, tutarı, hangi tarafa hangi oranda yükletildiği ve dökümü hüküm altında gösterilmeli ve hükümden sonraki yargılama giderlerini hangi tarafın ödeyeceği, miktarı ve dökümü ile bu giderlerin hangi tarafa yükletileceği, mahkeme ilamının altına yazılmalıdır.

5. Somut olaya gelince; mahkemece asıl dava yönünden yapılan yargılama giderlerinin miktarı ve dökümü ayrıntılı bir şekilde yazılmaksızın 3.441,77 TL yargılama gideri yapıldığı belirtilerek bu giderlerin davalı ... Belediyesi ve Çukurova Belediyesinden tahsiline karar verilmiş, birleştirilen davalar yönünden ise yapılan yargılama giderinin miktarı belirtilmeksizin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

6. Yukarıda da belirtildiği üzere birleştirilen davalarda yapılan yargılama gideri yönünden davalı gerçek kişilerin zorunlu olarak davada taraf olması nedeniyle sorumlulukları söz konusu olmayıp bu giderlerin davacı üzerinde bırakılması doğru ise de; miktarı ve hangi kaleme ilişkin olduğu tek tek yazılmaksızın hüküm tesisi doğru değildir.

7. Bu nedenle mahkemece davalar birleştirilene kadar yapılan yargılama giderleri ile davalar birleştirildikten sonra yapılan yargılama giderleri tespit edilerek miktarı ve hangi kalemlere ilişkin yapıldığı hüküm sonucunda açıkça gösterilip 2009/359 Esas ve 2008/407 Esas sayılı davalar birleştirilene kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması; davalar birleştirildikten sonra yapılan yargılama giderlerinin ise davalı ... Belediyesi ve davalı ... Belediyesi üzerinde bırakılması gerekmektedir.

8. Belirtilen sebeplerden ötürü yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

Temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,

Peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

25.11.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.