Logo

7. Hukuk Dairesi2024/4236 E. 2025/1407 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Tapu iptali ve tescil davasında, TMK'nın 713/2. maddesinde düzenlenen ölüm ve bilinmeme hukuki sebeplerine dayanılarak zilyetliğin kazanılıp kazanılmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro sırasında ölmüş ancak mirasçıları tespit edilmediği için ölmüş kişinin adı belirtilerek tapu kaydı oluşturulan taşınmazlarda, kayıt malikinin ölü kişi değil mirasçıları olduğu ve bu durumda zilyetlik şartının mirasçılara karşı sağlanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabul kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2024/996 E., 2024/1103 K.

DAVACILAR : ... vd. vekili Avukat ...

DAVALILAR : ... vekili Avukat ...,

... vekili Avukat ...,

DAHİLİ DAVALILAR : ... vd. vekilleri Avukat ...

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kocaeli 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/45 E., 2022/335 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı dahili davalılar vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 11.03.2025 tarihinde duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde temyiz eden dâhili davalılar vekili Avukat ......ile karşı taraftan Hazine vekilleri Avukat ... ...ve Avukat ... ile davacılar vekili Avukat ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra açık duruşmanın bittiği bildirildi. İşin incelenerek karara bağlanması için Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlenerek dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili, dava konusu 1474 parsel sayılı taşınmazın 2/3 payının davacılar ve 1/3 payın ise “Makbule” adına kayıtlı olduğunu, taşınmazın tamamının müvekkilleri ve önceki kayıt malikleri tarafından (batısında kalan 5,5 dönüm yer ile birlikte) 70 seneden beri davasız, aralıksız ve malik sıfatıyla tasarruf edildiğini, kayıt malikinin kim olduğunun tapu kütüğünden anlaşılamadığını, ...nin uzun yıllar önce öldüğünü belirterek ...adına kayıtlı 1/3 payın iptali ile davacılar adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı Hazine, Belediye vekilleri özetle; davanın reddini savunmuşlardır.

2. Dâhili davalı kayyım vekili özetle; davanın reddini savunmuştur.

3. Dâhili davalılar ...ve Mahmure vekili özetle; tapulu taşınmazların zilyetlikle iktisap edilemeyeceğini, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/2 maddesinde öngörülen şartların oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 25.10.2022 tarihli ve 2018/45 Esas, 2022/33 Karar sayılı kararıyla, taşınmaz malikinin tapu kaydından anlaşılamayan hayali bir kişi olmadığı, mirasçıların davaya dâhil edildiği, davacıların dava konusu taşınmaza 2010 yılında malik oldukları, eklemeli zilyet olduklarına dair tanık beyanlarının soyut ve yetersiz olduğu, bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın uzun zamandır kullanılmadığının ve tarım yapılmayan boş arazi olduğunun tespit edildiği, davalılardan Başiskele Belediye Başkanlığının pasif dava ehliyeti bulunmadığı gerekçesiyle davalılardan Belediye Başkanlığı yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar yönünden ise davanın esastan reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin 25.10.2022 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve dâhili davalı kayyım vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 02.03.2023 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava konusu taşınmazın davacıların murisinin satın almasından beri onun zilyetliğinde bulunduğu, taşınmazın daha evvelki maliki Emin Gönenç'in 08.05.1969 tarihli beyanında taşınmazı ihya ettiğini ve 25 yıldır da bizzat kendisinin tasarrufunda bulunduğunu beyan ettiği, bu şahsın kadastro tespitine itirazından vazgeçmiş olmasının daha evvel ki beyanlarını yalanladığı anlamına gelmeyeceği, açıklamalarından "Makbule" adlı şahsın çok uzun yıllardan beri taşınmazı terk ettiği sonucunun çıktığı, kaldı ki, İlk Derece Mahkemesince davacıların zilyetliğinin 2010 tarihinde başladığı belirtilmiş ise de davacıların murisi Muharrem Kılıç'ın 20.11.1977 tarihinde taşınmazı satın aldığı ve o tarihten beri de davacı tarafın taşınmazı malik sıfatıyla zilyetliklerinde tuttukları, davacılar muris Muharrem Kılıç'ın külli halefleri olduklarından zilyetlikle edinme şartları ve eklemeli zilyetlik şartını sağladıkları aşikar olup Anayasa Mahkemesinin iptal kararına kadar geçen sürede davacıların TMK'nın 713/2 maddesinde öngörülen şartları sağladıkları, davalı Hazine yönünden davanın reddine karar verilmesine rağmen lehine vekâlet ücretine karar verilmediği gerekçesiyle davalılardan Belediye Başkanlığı ve Hazine yönünden davanın husumet yokluğundan reddine, diğer davalılar yönünden ise davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1.Bölge Adliye Mahkemesinin 02.03.2023 tarihli kararının süresi içinde davalılar ...ve Mahbure vekili ile dahili davalı kayyım vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece, dosyada bulunan veraset belgeleri arasında çelişki bulunduğu, Mahkemece davacı tarafa kayıt maliki hanesinde ismi geçen ...nin mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesi davası açması için süre ve imkan vererek davacı tarafın açacağı veraset davasının sonucunu beklenmesi, taraf teşkili durumu değerlendirilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği, ayrıca davacı, dava dilekçesinde TMK'nın 713/2 maddesinde belirtilen bilinmeme hukuki sebebine de dayanmış olup davacının bu talebi hakkında olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.

2.Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile bozma ilâmı doğrultusunda yapılan yargılama sonucunda davacıların TMK'nın 713/2 maddesinde belirtilen ölüm hukuki sebebine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescili davasının şartlarını sağladığı gerekçesiyle davalılar ... ile Hazineye açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacıların TMK'nın 713/2 maddesinde belirtilen bilinmeme hukuki sebebine dayalı olarak açılan davasının reddine, ölüm hukuki sebebine dayalı olarak açılan davasının kabulüne, 1474 parsel sayılı (1845 ada 18 parsel) taşınmazdaki ...S:kızı adına olan 1/3 tapu kaydının iptali ile her bir davacı adına 1/12 payları ile tesciline karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1.Davalı ... ve ...vekili duruşma talepli temyiz dilekçesinde özetle;

a. Dava konusu taşınmaza davacıların 20 yıl nizasız fasılasız malik sıfatıyla zilyet olmadığını, taşınmazdaki hisseli mülkiyetlerinin 2010 yılında oluştuğunu,

b. Dava konusu taşınmazın tamamını kullanmadıklarını, taşınmazın ortasından geçen yolu ve uçurumda kalan yaklaşık 5.800 m2’lik kısmı hiç kullanmadıklarını ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir.

2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle;

a. Dava konusu taşınmaza davacıların 20 yıl nizasız fasılasız malik sıfatıyla zilyet olmadığını, taşınmazdaki hisseli mülkiyetlerinin 2010 yılında oluştuğunu,

b. Dava konusu taşınmazın tamamını kullanmadıklarını, taşınmazın ortasından geçen yolu ve uçurumda kalan yaklaşık 5.800 m2’lik kısmı hiç kullanmadıklarını ileri sürerek hükmün bozulmasını istemiştir.

C. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, TMK'nın 713/2 maddesinde düzenlenen ölüm ve bilinmeme hukuki sebebine bağlı tapu iptali ve tescili istemine ilişkindir.

TMK'nın 713/2. fıkrasındaki ölüm sebebine dayalı tapu iptali ve tescil davalarında taşınmazın 20 yıllık zilyetlikle kazanılabilmesi için diğer koşulların yanında taşınmazın kayıt malikinin dava tarihinden en az 20 yıl önce ölmüş olması gereklidir. Taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında ölmüş ancak mirasçıları tespit edilmediği için ölmüş kişinin adı belirtilerek tespit edildiği ve tapunun bu şekilde oluştuğu hallerde kayıt maliki ölü olan şahıs değil mirasçılarıdır.

Somut olayda dava konusu taşınmaz, 08.05.1969 tarihinde yapılan kadastro çalışmalarında tapu kaydı uygulanarak Musa Oğlu...ve İbrahim kızı ...adına paylı olarak tespit edilmiş, 31.07.1969 tarihinde kesinleşerek tapuya tescil edilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma ve bilirkişi raporu doğrultusunda tapu maliki ...nin Kocaeli, ... ... Mahallesi, Cilt 100, Hane 102’de nüfusa kayıtlı ...Çevir olduğu ve 13.06.1931 tarihinde bekar ve çocuksuz öldüğü anlaşılmaktadır. Tapunun bu şekilde oluştuğu hâllerde tespit ve kayıt maliki olarak mirasçıları anlaşılması gerektiğinden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.

VII.KARAR

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,

28.000,00 TL Yargıtay duruşma vekâlet ücretinin davacılardan alınarak davalı ... ve Mahmure’ye verilmesine

Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.