"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/425 E., 2024/99 K.
DAVALILAR : ..., ... vd. vekilleri Avukat ... vd.
DAVA TARİHİ : 31.12.2013
KARAR : Davanın kabulüne
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacının dava konusu 260 ada 9 parselde kayıtlı 2. katta 5 No.lu bağımsız bölümü, davalılar ... ve ...'dan adi yazılı sözleşme ile 01.08.2009 tarihinde kaba inşaat halinde satın aldığını, eksikliklerini kendi cebinden karşılayıp daireye taşındığını, sözleşmeye göre 2013 yılında tapunun devredileceği hususunda anlaşıldığını, ancak davalıların müvekkilini oyalayarak devir yapmadığını, daha sonra taşınmazın diğer davalı ...'a danışıklı olarak devredildiğini bu nedenle tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline, mümkün olmazsa ödediği bedel olan (25.000,00) ile yaptığı masraflar toplamı olan (15.267,00) 40.267,00 TL’nin 01.08.2010 tarihinden itibaren yasal faiziyle davalılardan tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili; dava konusu taşınmazın davacıya haricen satışından haberinin olmadığını, müvekkilinin iyiniyetle tapuya güvenerek taşınmaz satın aldığını savunarak müvekkili yönünden davanın reddini istemiştir.
2. Davalı ... vekili; duruşmada alınan beyanında davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 24.11.2022 tarihli ve 2022/33 Esas, 2022/432 Karar sayılı kararı ile "davacı ... ile davalı ...’ın akdetmiş olduğu sözleşmenin arka yüzeyinde bulunan Ekol Ticaret kaşesinde diğer davalı olan ...’ın isminin bulunduğu, sözleşme kurulurken davalı ... ve ... birlikte hareket etmiş olduğu, diğer davalı olan tapu maliki ...’in sözleşmede ismi ve imzası olmadığından pasif husumeti bulunmadığı'' gerekçeleriyle davanın tapu iptali ve tescil talebi yönünden reddine, davanın terditli talep olan tazminat bakımından; davalı ... ve ... yönünden kabulüne, 40.267,00 TL'nin 01.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen sorumlulukla alınarak davacı yana verilmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin 24.11.2022 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili, davalı ... ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
2. Dairemizin 13.04.2023 tarihli ve 2023/1696 Esas, 2023/2190 Karar sayılı ilamında; dava her ne kadar harici satış sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil olarak açılmış ise de; davalı ... tarafından temyiz dilekçesinin eki olarak sunulan 03.03.2010 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenicinin temlikine dayanan tapu iptali ve tescil, 2. kademede tazminat isteğine ilişkin olduğunun anlaşıldığı, 260 ada 9 parsel sayılı taşınmazın tamamı davalı ... adına kayıtlı iken yüklenici davalı ... ile 03.03.2010 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi yaptığı, yüklenici ...'in anılan taşınmazda inşa edilen 2. Kat, 5 No.lu bağımsız bölümü 01.08.2009 tarihli adi yazılı sözleşme ile sattığı ve zilyetliği devrettiği davacının taşınmazı halen kullandığı, dava konusu bağımsız bölümün kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince yükleniciye isabet ettiği, bağımsız bölümün yüklenici ... tarafından Hediye'ye vekaleten 22.12.2011 tarihli resmi satış işlemi ile davalı ...'e devredildiği, davacı tarafın, davalı ...'a yapılan satışın danışıklı olduğunu, Osman'ın kötüniyetle bilerek devraldığını ileri sürdüğü açıklanan maddi olgular gözetildiğinde Dairemizin bozma ilamının lehine olan taraf açısından usulü kazanılmış hak oluşturmayacağı, bu konulardaki uyuşmazlıkların çözümünde uygulanan 30.09.1988 tarihli ve 1987/2, 1988/2 sayılı Yargıtay İBBGK Kararı gereğince davacı adına tescil koşullarının oluşup oluşmadığı ve kayıt maliki olan davalı ...'ın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1023 üncü maddesi gereğince iyiniyetli olup olmadığı araştırılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin, yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; Dairemizin 2023/1696 Esas, 2023/2190 Karar sayılı bozma ilamına uyularak davalı ... ile davalı ... arasında yapılan satışın krediye kefalet göstermek amacıyla yapıldığı, yapılan satışın danışıklı olduğu kanaatine varıldığı ve davalı ...’in 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1023 maddesine göre iyiniyetli 3. kişi konumunda olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, 260 ada 9 parsel üzerinde kain 5 numaralı bağımsız bölümün davalı ... adına olan tapu kaydını iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde;
1. Davaya dayanak adi yazılı sözleşmenin aslının dosyaya sunulmadığını, sözleşmede tarih bilgisi dahi yer almadığını, yargılama esnasında geriye dönük olarak düzenlenmesinin bile mümkün olduğunu,
2. Sözleşmeye konu meblağların ödendiğine dair bir delil sunulmadığını ve sözleşmede diğer davalı ...'nin ismi ve imzasının bulunmadığını,
3. Davalı ...'ın daireyi müteahhitten değil, davalı ...'den satın aldığını 30.09.1988 tarihli ve 1987/2, 1988/2 sayılı İBBGK Kararının davaya uygulanamayacağını, davacının davalı ... ile (sözde) yaptığı adi yazılı sözleşmeyi bahane ederek başka bir kişinin davalı ... ile yaptığı resmi satış işlemini iptal ettirmeye çalıştığını fakat resmi satış işlemini yapan Hediye ve Osman'ın bu adi yazılı sözleşmede taraf olmadığını ve adi yazılı sözleşmeyi yapan ...'in tapu maliki olmadığını,
4. Mahkemece 30.09.1988 tarihli ve 1987/2, 1988/2 sayılı İBBGK Kararında yer alan uygulama koşullarının olayda mevcut olup olmadığına ilişkin hiçbir olumlu veya olumsuz değerlendirmeye yer vermediği gibi, bozma sonrasında davalı ...'ın 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesi uyarınca iyiniyetli olup olmadığını anlamaya yarayacak bir araştırma da yapmadığını,
5. Davalı ... gerek satıcı Hediye'ye olan satış bedeli ödemesini, gerekse de bağımsız bölümü satın almak için kullandığı konut kredisine dair tüm taksit ödemelerini banka kanalı üzerinden yapmış olup dosyada kendisinin kötüniyetli olduğuna dair herhangi bir delil de mevcut olmadığını,
6. Tanık anlatımlarına göre de davalı ...'ın iyiniyetli olmadığının ispatlanamadığı, hususlarını ileri sürmüştür.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Uyuşmazlık, yüklenicinin temlikine dayanan tapu iptali ve tescil, ikinci kademe tazminat istemine ilişkindir
Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.