"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/497 E., 2023/525 K.
DAVACILAR : ... vd vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : 05.07.2018
KARAR : Davanın usulden reddi
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1. Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacı ve davalıların kardeş olduğunu, murisleri ...'in 27.09.1988 tarihinde vefat ettiğini, dava dışı ...ün, ...'e 913-914 parsel 29 No.lu özel bölüm sayılı taşınmazı (imar uygulaması sonrası 4725 ada 15 parsel sayılı taşınmaz) bedeli nakden ve peşin olarak satmayı vaad ve kabul ettiğini, fiilen hissesini de muris ...'ye teslim ettiğini, murisin de bu taşınmaz üzerine dükkan ve 2 katlı bina inşa ettiğini, satış sözleşmesi uyarınca taşınmaz tapuda devredilmeden evvel...ve ...'nin vefat ettiğini, Sami'nin mirasçılarının satış sözleşmesinde tanık olarak imzası bulunan ... ile görüşerek 22.04.2005 tarihinde dava konusu taşınmazı tapuda ...'e devrettiklerini, davacıların taşınmazdaki miras haklarını terekeye iade etmesini davalıdan istedikleri halde davalının iadeye yanaşmadığını ileri sürerek Türk Medeni Kanunu'nun 637 ve devamı maddeleri uyarınca Samsun ili, Merkez ilçesi, Hasköy Köyü, 4725 ada 15 parsel sayılı taşınmazın veraset ilamındaki hisseleri oranında davacılar adına tescilini talep ve dava etmiştir.
2. Davacılar vekili 17.06.2019 tarihli ıslah dilekçesi ile tapu iptali ve tescil talebi kabul edilmediği takdirde ikinci kademede taşınmazın dava tarihindeki değerinin veraset ilamındaki hisseleri oranında davalıdan tahsili ile davacılara verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, tapuda davalıya yapılan devrin bedeli karşılığında olduğunu, 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiğini, taşınmaz üzerindeki binanın yapımı için tüm ödemelerin davalı tarafından yapıldığını, davalının üvey kızkardeşinin de bu duruma tanık olduğunu, diğer aile üyelerinin de haberdar olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 13.04.2021 tarihli ve 2020/477 Esas, 2021/169 Karar sayılı kararıyla; "...'in dava dışı...ile yaptığı sözleşme uyarınca dava konusu taşınmazın parasını peşin ödeyerek fiili kullanımını devraldığı, üzerine iki katlı bina inşa ettiği, sözleşmenin yapıldığı tarihte hisse devrinin yapılamadığından tapunun muris üzerine devredilemediği, sözleşmenin her iki tarafının da vefatı üzerine...mirasçılarının taşınmazı ...'ya devrettikleri, ancak sözleşmenin muris tarafından yapılıp paranın tamamının muris tarafından ödenmesi nedeniyle tüm mirasçıların taşınmazda hak sahibi oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne; Samsun ili, Merkez ilçesi, Hasköy Köyü, 4725 ada 15 parseldeki davalı ... üzerine olan tapu kaydının davacıların Samsun 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/823 Esas ve 2011/964 Karar sayılı veraset ilamındaki payları oranında iptali ile aynı veraset ilamındaki pay oranında davacılar adına tapuya kayıt ve tesciline" karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin 13.04.2021 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 14.10.2021 tarihli kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararının karşı süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairece resmi senedin aksinin tanıkla ispatı mümkün olmadığı, dava konusu taşınmazı tapudan devralan ...'ya karşı açılan tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmesinin doğru görülmediği, öte yandan davacının ıslah dilekçesinde, ikinci kademede tazminat isteminde bulunduğundan tazminat talebi hakkında İlk Derece Mahkemesince değerlendirme yapılmak üzere hükmün bozulması gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile resmi şekle uyulmadan yapılan sözleşmelerin geçersiz olduğu ve tarafların verdiklerini sebepsiz zenginleşme kapsamında birbirlerine geri verecekleri, tazminat talebinin sözleşmenin tarafına yöneltilebileceği, davalının sözleşmenin tarafı olmadığı ve pasif husumet ehliyeti olmadığı gerekçesiyle tazminat talebi yönünden davalının pasif husumet ehliyeti bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalının ilk karara karşı süresinde harç yatırmadığını, bu nedenle usulüne uygun istinaf başvurusunun olmadığını, mahkemenin tapu iptal ve tescil talebi hakkında hüküm kurmadığını,...mirasçılarının geçersiz sözleşmeye dayanarak taşınmazı devrettiğini, bu nedenle sözleşmeye geçersiz denemeyeceğini, davalının bedeli ödediğine dair delil sunmadığını, davalının taşınmazın maliki olduğunu ve tazminat talebinin muhattabı olduğunu belirterek kararın davacılar lehine kaldırılmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Onama harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.