Logo

7. Hukuk Dairesi2024/4361 E. 2024/5374 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının kabulüne karar verilmesine rağmen, davalılar aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin doğru olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davanın kabulü halinde, davalıların davanın açılmasına sebebiyet vermemiş olsalar dahi, 6100 sayılı HMK'nın 326. maddesi gereğince yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/152 E., 2022/447 K.

DAHİLİ DAVALILAR : 1. ... Seymen vekili avukat ...

2. ... vekili avukat ...

3. ... vd.

DAVA TARİHİ : 19.03.2015

KARAR : Davanın Kabulü

TEMYİZ EDENLER : Davacı vekili ve davalı ... vekili

Taraflar arasında görülen satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairemizce, Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın tapu iptali ve tescil talebi yönünden kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;... ili, Yalınayak Mah. 2975 ada, 2 parselde kayıtlı taşınmaz üzerinde inşa edilen mesken niteliğindeki F blok, 6 numaralı bağımsız bölümün satışının,... 1. Noterliğinin 09.02.1996 tarih, 4279 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile davalı tarafından davacıya vaad edildiğini, davalının 30.000.000 ETL satış bedelini aldığını, sözleşmede inşaatın... Belediyesince yapıldığı ve sözleşme tarihinde mülkiyetin belediyede olduğu, bağımsız bölümün kura ile davalı adına tespit edildiği, kati satış ferağ takdirinin davalı adına tapu verildikten sonra en geç bir ay içinde verileceği, verilmediği takdirde bayındırlık m² birim maliyet fiyatlarından az olmamak üzere taşınmazın o günkü rayiç değerinin bir katı fazlası cezai şart tazminatını ödemenin kabul ve taahhüt edildiği, dava konusu taşınmazda inşaatın tamamlanmasından beri davacının ikamet ettiğini, dava konusu taşınmazın tapu kaydının davalı adına düzenlenmesine ve 1 ay içinde ferağ verileceğinin kararlaştırılmasına rağmen davalının bugüne kadar ferağa yanaşmadığını, belirtilen nedenlerle davalı adına olan tapunun iptali ile davacı adına tescilini, bu talep mümkün olmaz ise, satış vaadi sözleşmesinde düzenlenen cezai şart tazminatının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Dahili davalı (vasi) ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin, vefat eden davalı Hayrunnisa İşegüven'in kızı olduğunu, dava konusu taşınmazın murisleri tarafından noter sözleşmesi ile satıldığını bildiğini, taşınmaz için 1996 yılında satış vaadi sözleşmesi yapıldığını, noterde Satım Vaadi Sözleşmesi yapılması ile taşınmazın fiili olarak davacının hüküm ve tasarrufuna bırakıldığını, noter satışından itibaren davacı tarafından teslim alındığını, dahili davalının dava konusu taşınmaz ile ilişkisinin kesildiğini, davacının tapuda satış işlemi yapılması yönünde bir talebi olmadığını, bu durumun dava dilekçesinde de beyan edildiğini, davacının davayı açmadan önce davalı murisin çocukları ile görüşmediğini, görüşmüş olsa idi tüm mirasçıların dava konusu taşınmazın devri için tapuda gereken işlemleri yapacaklarını, tapu masraflarını karşılaması halinde dahili davalı ve diğer dahili davalıların davacı adına tapu işlemlerinin yapılması için gereğini yapmaya hazır olduklarını, davanın açılmasına dahili davalı murisi olan davalı ... sebep olmadığı için dava giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılması gerektiğini, davacının dava konusu taşınmazın devri için üstüne düşen sorumluluğu yerine getirmeden dava açtığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkeme 15.03.2016 tarih ve 2015/99 Esas, 2016/92 Karar sayılı kararında özetle; dava konusu taşınmazın 14.06.1997 tarihli satış vaadi sözleşmesi ile davacıya satıldığı, davacının taşınmazın bedelini peşin olarak ödediği, davalının tapuda ferağ vermediği, mahallinde keşif yapıldığı, taraflar arasında düzenlenen... 1. Noterliğinin 1996/4279 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz satış vaadi sözleşmesine göre; davalının, dava konusu 24 pafta, 2975 ada, 2 parsel üzerinde yapılan inşaatta F blok, 6 nolu bağımsız bölümde arsa payı da dahil olmak üzere 30.000.000 ETL'ye sattığı, sözleşmeye göre satış bedelini nakden ve tamamen aldığı, taşınmazın tapusu verildikten sonra davacıya tapuda devrinin verileceği hususlarının belirtildiği, dava konusu taşınmazın davalıya teslim edildiği, tapu kaydının çıkartıldığı fakat sözleşme gereği devir işleminin yapılmadığı, bu durumda; sözleşme uyarınca davalının bağımsız bölümü sattığı ve bedelini aldığının sübuta erdiği gerekçesiyle davacının tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 15.03.2016 tarih ve 2015/99 Esas, 2016/92 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde dahili davalı (vasi) vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizin 15.09.2021 tarih 2021/268 Esas, 2021/700 Karar sayılı kararında özetle; davalının, davanın açıldığı tarihte kısıtlı olduğu, kendisine vasi tayin edildiği, kısıtlının tüm hukuki işlemlerinde vasisi tarafından temsil edilmesinin zorunlu olduğu, Mahkemece dava ehliyetinin resen dikkate alınması gerektiği, somut olayda, davalı vasisine husumet yöneltilerek usulüne uygun biçimde taraf teşkili sağlanmadan hüküm kurulması doğru görülmemiş gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkeme başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararında özetle; usul ve yasaya uygun Yargıtay bozma ilamına uyularak bozma ilamı doğrultusunda yargılamaya devam olunduğu, davalı ...'in 09.03.2021 tarihinde vefat ettiği,... 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 18.07.2022 tarihli ve 2022/1509 Esas, 2022/1428 karar sayılı veraset ilamı ile tespit edilen mirasçıların davaya dahil edildiği, dava konusu taşınmazın... 1. Noterliğinin 09.02.1996 tarih, 4279 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile 30.000.000 ETL bedel mukabilinde davalıların murisi ... tarafından davacıya satışının vadedildiği, bedelin alındığı, taşınmazın zilyetliğinin davacıya devredildiği, ancak tapudaki ferağ işleminin yapılmadığı, satış vaadine dayalı olarak tapu iptal tescil talep etme koşullarının davacı lehine gerçekleştiği tespit ve kanaatine ulaşıldığı, bu nedenle; tapu iptal tescil isteminin kabulüne karar verildiği, ancak, dava konusu satış vaadi sözleşmesinde 1 aylık süre içerisinde ferağ verileceği kararlaştırılmasına rağmen davacı tarafça maddi imkansızlıklar nedeniyle ve halihazırda dava konusu taşınmazda iskan ediyor olması sebebiyle, dava konusu taşınmazın tapuda ferağ işlemi için iş bu davanın açılış tarihi olan 19.03.2015 tarihine kadar girişimde bulunulmadığı, girişimde bulunmadığının dava dilekçesinde belirtildiğini, bu nedenle dahili davalılar davanın açılmasına sebebiyet vermediklerinden; dahili davalılar aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmeyerek, yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuş, davacı vekili de katılma yoluyla temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinde devir tarihi, ödemenin şekli, ödemenin nasıl ve kime yapılacağı gibi hususların yazılmadığını, 10 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğunu bu nedenle mahkemece verilen kararın yanlış olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davacı vekili katılma yoluyla temyiz dilekçesinde özetle; davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya uygun olduğu, ancak davalılar aleyhine yargılama giderleri ile kendileri yararına vekalet ücretine hükmedilmemesinin yanlış olduğunu, Hukuk Muhakemeleri Kanunu 327 nci maddesi gereğince lehlerine yargılama giderlerine hükmedilmesi gerektiğini belirterek, kararın yargılama giderleri ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428 inci maddesi, 438 inci maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrası.

2. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323, 326, 332 ve 370 inci maddeleri.

3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (4721 sayılı Kanun) 706 ve 716 inci maddeleri.

4. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun (6098 sayılı Kanun) 29 ve 237 inci maddeleri.

5. 1512 sayılı Noterlik Kanununun 89 uncu maddesi.

6.Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi.

3. Değerlendirme

1.Temyizen incelenen Mahkeme kararında, hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, davacı vekilinin ise; hükmün, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden düzeltilerek onanması yönündeki temyiz itirazlarının kabulüne karar verilmiştir.

3. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 323 üncü maddesinde "yargılama giderlerinin kapsamı" hüküm altına alınmış, aynı kanunun 326 ncı maddesi birinci fıkrasında "Kanunda yazılı haller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir." düzenlemesi ve yine aynı Kanunun 332 nci maddesinde ise "yargılama giderlerine hükmedilmesi" düzenlemesi yer almaktadır.

4. Somut olayda; Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ancak davacı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemiştir. Mahkemece her ne kadar davalıların, davanın açılmasına sebebiyet vermedikleri bu nedenle aleyhlerine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmediği gerekçesi ile hüküm kurulmuş ise de; yukarıda değinilen düzenlemeler uyarınca davanın kabulü karşısında davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.

5. Ne var ki; bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Davalı ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Davacı vekilinin yargılama gideri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının kabulü ile; hükmün 2.a bendinde yer alan "davacıdan" kelimesinin hükümden çıkarılarak yerine "davalılardan" kelimesinin yazılmasına, yine üçüncü fıkranın hükümden çıkarılarak yerine; "3.a) Davacı tarafından yapılan 1.606,60 TL masraf ile 915,74 TL harç olmak üzere toplam 2.522,34 TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine" ve "3.b) Davacı kendisini vekille temsil ettiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine gereğince hesaplanan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine," fıkralarının eklenmesi suretiyle, hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Peşin yatırılan harcın istek halinde ilgiliye iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

28.11.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.