"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/11 E., 2023/313 K.
Mahkeme kararı davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davalıların dava konusu taşınmazda fuzuli şagil olduklarını ileri sürerek; el atmanın önlenmesine, satın alma tarihinden dava tarihine kadar olan dönem için ise 3.500,00 TL ecrimisilin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuş; diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “dava tarihinden önce davacı tarafça davalılar aleyhine keşide edilen 29.11.2013 tarihli ihtarnamelerde davalıların kiracı olduğu iddia edilerek tahliyelerinin talep edildiği, dava dilekçesinde ise haksız olarak el attıklarından bahsedildiği, davalıların, dava konusu taşınmaz davacı tarafça satın alınmadan önce de söz konusu taşınmazda ikamet ettikleri” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 8.Hukuk Dairesince: “davacının, dava açmadan önce davalılar aleyhine 29.11.2013 tarihli ihtarname keşide ettiği, ihtarnamede; ‘yeni iktisap ve ihtiyaç nedeniyle tahliye isteği’ tabiri kullandığı, dava dilekçesinde ise davalıların hiç bir hukuki ilişkiye dayanmaksızın taşınmazda oturmaya devam ettikleri ve fuzuli şagil olduklarının iddia edildiği, yanlar arasında kira ilişkisinin varlığının iddia edilmiş ya da savunulmuş olmadığı, taraf delillerinin fuzuli işgal nedeniyle el atmanın önlenmesi iddiası kapsamında değerlendirilmesi ve işin esas bakımından bir hüküm kurulması gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesinin doğru görülmediği” gerekçesiyle hüküm bozulmuş, davalı ... vekilinin karar düzeltme başvurusu reddedilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; “keşif, bilirkişi incelemesi ve tanık anlatımları ile dava konusu taşınmazın 3074 parsel sayılı, arsa niteliğindeki, içerisinde ev olarak kullanılan yapı olduğu, taşınmazın 12.11.2023 tarihinde davacı ... tarafından satın alınarak malik olunduğu, taşınmaz içerisinde 2 adet dairenin bulunduğu, bu dairelerin davalı ... ve oğlu olan tanık ... ... tarafından kullanıldığı, davalı ...’ın dava konusu taşınmazın eski maliki olduğu, davacı tarafından satın alınan taşınmazı boşaltmayarak haksız işgalci durumunda olduğu, cevap dilekçesi içeriğinde ve dinlenen davalı tanığı olan ... ...'ın beyanları ve tapu kayıtlarından anlaşılmış olduğu, davalı ... yönünden ise, davalı ...'ın cevap dilekçesi içeriğinde dairelerde diğer davalı ...'ın dışında başka şahısların aileleri ile oturduğu, keşifte dinlenen davalı tanığı ... ...'ın beyanında binan iki katlı olduğunu, üst katın çift daire, alt katın tek daire olduğunu, davalı ...'ın babası olduğunu, ...'ın iki evli olduğunu, bu nedenle alt katta bulunan tek dairede ve üst katta doğu bölümünde yer alan dairede de ...'ın oturduğunu, üst katta yer alan diğer dairede de kendisinin oturduğunu beyan ettiği” gerekçesiyle davalılardan ... yönünden davanın kabulüne, davalı ... yönünden sübut bulmayan taleplerin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; tapuda binanın görünmediğini, kararın hatalı olduğunu, her ne kadar müvekkilinin oğlu olsa da dava dışı ...’nın da sorumlu olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, el atmanın önlenmesi ecrimisil talebine ilişkindir.
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesinin ikinci fıkrasının atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi ile 439. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birisinin varlığı halinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davalılardan ...'a yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
26.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.