Logo

7. Hukuk Dairesi2024/5095 E. 2025/165 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının, yaklaşık 40 yıldır zilyetliğinde olduğunu iddia ettiği taşınmazın Hazine tarafından satılması üzerine, taşınmazın kendi adına tescilini veya zilyetliğe bağlı haklarının tespitini talep etmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının zilyetlikle kazanım için gerekli yasal süreyi doldurmamış olması, taşınmazın davalıya satışının davacıya bildirilmiş olması ve davalının iyi niyetli üçüncü kişi olması gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/988 E., 2023/532 K.

Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; dava konusu 275 ada 3 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 40 yıldır müvekkilinin zilyetlik ve tasarrufunda bulunduğunu, bu taşınmaz üzerinde müvekkili tarafından dikilmiş olan 60 kök zeytin ve 1 tane zeytin ağacının bulunduğunu, taşınmazın etrafında da müvekkili tarafından örülen duvarın bulunduğunu, ancak Hazine tarafından bu taşınmazın ihale ile üçüncü kişiye satıldığını ileri sürerek taşınmazın müvekkili adına tescilini aksi takdirde ağaçlar ve duvar ile ilgili olarak zilyetlik tespitine yönelik şerhin tapu kaydına yazılmasını talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın haksız ve yersiz olduğunu, davacının babası olan ... ’ün dava konusu yeri 2009-2014 yılları arasında kullandığından dolayı müvekkiline ecrimisilin tahakkuk ettirilerek tahsilatın sağlanmış olduğunu, taşınmazın 20.01.2015 tarihinde ihaleye çıkarıldığını ve adı geçen kişinin ihaleye davet edildiğini, ancak bu kişinin ihale gelmeyeceğini bildirdiğini, taşınmazın ihale sonucunda ... İnşaat Ltd. Şti. tarafından satın alındığını ve taşınmazın müvekkili adına kayıtlı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Türkoğlu Asliye Hukuk Mahkemesinin 24.03.2016 tarihli ve 2015/1222 Esas, 2016/189 Karar sayılı kararıyla davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı Esme Bayırlı vekili, temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizin 18.10.2021 tarihli ve 2021/1141 Esas, 2021/1987 Karar sayılı Mahkeme kararının bozulmasına dair kararına karşı dahili davalı Esme Bayırlı vekili karar düzeltme yolununa başvurmuştur.

3.Dairemizin 26.09.2022 tarihli ve 2022/3274 Esas, 2022/5469 Karar sayılı kararıyla; "...zilyetlikle kazanım için gereken sürenin taşınmazın mera vasfının değiştiği 01.09.2004 tarihi itibariyle başlamasının gerektiği, taşınmazın tapuya tescil edildiği tarihe kadar zilyetlikle kazanıma elverişli olduğu kabul edilen taşınmazda 20 yıllık yasal süre dolmadığından davanın reddine karar verilmesinin gerektiği, taşınmazı dava tarihinden önce 28.05.2015 tarihlnde satın alan davalı Esme Bayırlı'nın iyi niyetli üçüncü kişi olduğu..." gerekçesi ile Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Türkoğlu Asliye Hukuk Mahkemesinin 2022/988 Esas, 2023/532 Karar sayılı kararıyla; "...taşınmazın mera vasfından çıkartılarak Maliye Hazinesi adına 01.09.2004 tarihinde tescil edilmiş olduğu, davanın ise 12.06.2015 tarihinde ikame edildiği, TMK'nın m.713 ve Kadastro Kanunu'nun m.14'te belirtilen olağanüstü zamanaşımı sürelerinin dolmadığı, davacı yönünden kazandırıcı zamanaşımı şartlarının sağlanmadığı, dava konusu taşınmazın iyi niyetli üçüncü kişi konumundaki davalı ... 'ya 28.05.2015 tarihinde satıldığı, TMK'nın m.1023 gereğince davalı ... Bayırlı'nın taşınmaz üzerindeki kazanımının korunması gerektiği..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili,

1.Taşınmazı zilyetliğinde bulunduranın müvekkili olduğunu,

2.Müvekkilinin babası olsa da yıllarda Almanya’da çalışıp emekli olan kişinin bu taşınmazda hak etmesinin mümkün olamayacağını,

3.Keşifte dinlenen tanıkların beyanlarıyla taşınmaz zilyedinin müvekkilinin olduğunun belirlendiğini,

4.Satışın müvekkiline bildirilmediğini,

5.Bildirimin müvekkilinin babası olan ... ’e yapıldığını,

6.Taşınmaz üzerindeki ağaçların müvekkili tarafından dikilip bakıldığını,

7.Taşınmaz etrafındaki duvarın da müvekkili tarafından örüldüğünü,

8.Taşınmazın müvekkili tarafından imar ve ihya edildiğini,

9.Davalının iyi niyetli olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Uyuşmazlık, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3’üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428’inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

09.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.