"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/476 E., 2021/342 K.
Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar; dahili davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili, 342, 464 ve 465 parsel sayılı taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış yolu ile giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Bir kısım davalılar yargılama aşamasındaki beyanlarında davanın reddini savunmuşlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 17.06.2015 tarihli ve 2014/47 Esas, 2015/415 Karar sayılı kararı ile "....dava konusu taşınmazlar hakkında açılan davanın kabulü ile taşınmazlar üzerindeki ortaklığın satış suretiyle giderilmesine..." karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda (III) numaralı bentte belirtilen kararının süresi içinde davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince verilen 22.10.2018 tarihli ve 2018/1816 Esas, 2018/7007 Karar sayılı karar ile "...hükmün dava konusu 342 parsel sayılı taşınmaz yönünden onanmasına; 464 ve 465 parsel sayılı taşınmazlar yönünden tapu kaydında mevcut kamulaştırma şerhi nedeniyle kamulaştırmaya ilişkin belgelerin getirtilerek kamulaştırma işlemlerinin kesinleşip kesinleşmediğinin araştırılması, kamulaştırma kesinleşmişse kamulaştırılan kısmın ifrazı için davacı tarafa uygun bir süre verildikten sonra taşınmazın kalan kısmı yönünden ortaklığının giderilmesine karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru görülmediği...." gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
2. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda karar başlığında tarih ve sayısı belirtilen karar ile "... davacı vekilinin 23.12.2020 tarihli celse duruşmaya katılmadığı, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, işlemden kaldırılma tarihinden itibaren üç aylık yasal sürede davanın yenilenmediği..." gerekeçesiyle "...davanın HMK'nın 150. maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına; ...." karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Mahkemenin yukarıda (IV.2.) numaralı bentte belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde;
Davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine rağmen müvekkil lehine vekalet ücreti takdir edilmediğini ileri sürerek bu hususun düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; ortaklığın giderilmesi istemine ilişkindir.
1. Ortaklığın giderilmesi davaları iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden vekalet ücretinin tüm taraflardan payları oranında alınmasına karar verilmesi gerekir.
2. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7. maddesinin birinci fıkrası, "görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez." şeklinde düzenlenmiştir.
3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 3. maddesinin ikinci fıkrasında, "müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur" denilmiştir.
4. Somut olayda Mahkemece ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve davada vekille temsil edilen davalı Hazine lehine vekalet ücretine hükmedilmediği anlaşılmıştır.
5. Ne var ki bu husus bozma nedeni olmakla birlikte yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 1086 sayılı HUMK'un 438. maddesinin yedinci fıkrası uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
1. Yukarıda (V.B.1-4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının KABULÜNE,
2. Hüküm fıkrasına yeni bir bent olarak "Davalı Hazine kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 3.405,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan tapudaki hissesi oranında alınarak davalı Hazineye verilmesine" cümlesinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalı Hazine harçtan muaf olduğundan, harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı Kanunu'nun 440/III-2 maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
17.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.