"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2024/91 E., 2024/286 K.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin, ... ili, ... ilçesi, ... köyü, parsel 463'te kayıtlı 8850 m2 miktarındaki taşınmazda 1971 yılından itibaren zilyet olduklarını ve tasarrufta bulunduklarını, anılan taşınmazda inşa ettikleri binalarda ikamet ettiklerini, dava konusu taşınmaza malik olan davalıların murisi, babaları ... ile anneleri ... tarafından kendilerine asaleten ve o tarihte gayri reşit çocukları adına velayeten, ... 2. Noterliğinin 01.12.1971 tarih ve 16907 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile müvekkili ... ile bir kısım müvekkillerinin murisi ... 'a satılarak bedeli de tahsil edilmek suretiyle teslim ettiklerini, o tarihten beri anılan taşınmazı davacıların malik sıfatıyla kullandıklarını, bu nedenlerle davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı müvekkilleri adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; satış vaadi sözleşmesinin zamanaşımına uğradığını, bu yönden davanın reddi gerektiğini, ayrıca taşınmazda satılamaz kaydı bulunduğunu, bu nedenle satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkeme, 13.07.2023 tarih ve 2022/695 Esas, 2023/440 Karar sayılı kararında özetle; davacı tarafın satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptal ve tescil talebinin değerlendirilmesiyle, davacı ... ile bir kısım davacı tarafın murisi ... 'ın 23.000,00 TL olarak belirlenen satış bedelinin ödendiği, ispat edilemeyen 18.000,00 TL'lik bölümünün taşınmazın dava tarihindeki değerine göre güncellenerek oranlanması neticesinde, davacı tarafın bakiye taşınmaz bedeli olarak 635.965,15 TL'yi Yargıtay bozma kararı doğrultusunda yatırması sağlanmış, bu doğrultuda davanın kabulü ile; davacılar ... ve ... yönünden aktif dava ehliyetleri bulunmadığından davanın usulden reddine, diğer davacılar açısından davanın kabulü ile, ... İli, ... İlçesi, ... Mah., 930 ada 1 parsel (Eski 463 Parsel) sayılı taşınmazın davalılar adına olan Tapu Kaydının iptali ile, 1/2 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, bakiye hisselerin ise davalılar adına tapuya kayıt ve tesciline, karar kesinleştiğinde davalılar adına ayrı ayrı yatırılan bedellerin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1159 Esas ve 2014/1198 Karar sayılı ilamındaki hisseleri oranında davalılara ödenmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
1. İlk Derece Mahkemesinin 13.07.2023 tarihli kararının süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 20.11.2023 tarihli kararı ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
2. Bozma sonrası, Mahkeme başlıkta tarih ve sayısı belirtilen kararında özetle; davacı ... ile diğer davacılar ... ... mirasçılarının açmış olduğu davadaki yargılama neticesinde, ... 2. Noterliğinin 01.12.1971 tarih ve 16907 yevmiye numaralı gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile satışı yapılmış ve zilyetliği devredilmiş olan taşınmazın, sözleşmede belirlenen 23.000,00 TL satış bedelinden ödenen 5.000,00 TL'lik kısmının mahsup edilmesi, bakiye kısmın dava tarihindeki değerinin hesaplanması neticesinde %78,26 oranındaki ödenmeyen tutarının 655.629,00 TL olduğu, belirlenen tutarın davacı tarafça bloke edildiği, Yargıtay bozma kararı sonrası atanan tereke temsilcisi ile taraf teşkilinin sağlanması neticesinde, geçerli gayrimenkul satış sözleşmesi hükümlerinin karşılıklı olarak yerine getirilmiş olduğu kanaatine varılarak, sözleşmenin tarafı olmayan ya da taraflardan birinin mirasçısı konumunda olmayan ... ve ... bakımından davanın usulden reddi kararı verilmesi gerektiği, bu itibarla gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tarafı olan ... ve ... ... mirasçıları adına davalı tarafa yöneltilen davanın kabulüne dair hüküm kurularak sonuçta; davacılar ... ve ... yönünden aktif dava ehliyetleri bulunmadığından davanın usulden reddine, diğer davacılar açısından davanın kabulü ile, ... İli, ... İlçesi, ... Mah., 930 ada 1 parsel(Eski 463 Parsel) sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile, 1/2 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin davacı ... adına, 1/20 hissenin ... adına, 1/20 hissenin ... adına, 1/20 hissenin ... adına, 1/20 hissenin ... adına, 1/20 hissenin ... ... adına tapuda kayıt ve tesciline, karar kesinleştiğinde davalılar adına ayrı ayrı yatırılan bedellerin ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/1159 Esas ve 2014/1198 Karar sayılı ilamındaki hisseler oranında nemasıyla birlikte davalılara ödenmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde;
a. Yargıtayın tüm bozma kararlarında sadece usul eksikliğine değindiğini, hiçbir şekilde dosyanın esasına girmediğini, bu nedenle eksik değerlendirme yapıldığını,
b. Mahkemece, dava konusu edilen satış vaadi sözleşmesi örneğinin noterden istenmediğini, satış vaadi sözleşmesinin dosyaya sunulmadığını, Mahkemece, davacı tarafından sunulan fotokopi belgeye dayanarak eksik inceleme ile karar verildiğini, sözleşmedeki imzaların müvekkillerine ait olmadığını,
c Zamanaşımına yönelik itirazlarının değerlendirilmediğini, davalıların açılan dava ile sözleşmeden haberdar olduklarını, zilyetlik devri olmadığını, taşınmazın davacılar tarafından fiilen işgal edildiğini,
d. Satış bedelinin davacılar tarafından süresinde ödenmediğini, davacıların kötü niyetli olduklarını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428. maddesi ile 439. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz edenlere yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
10.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.