"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/388 E., 2024/170 K.
DAVA TARİHİ : 11.01.2016
KARAR : Davanın kabulüne
Taraflar arasında görülen ve istinaf incelemesinden geçen irtifak hakkı şerhinin terkini ve tazminat davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesince Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma kararına İlk Derece Mahkemesince direnilmesi üzerine davacı vekilince hüküm temyiz edilmekle; Dairemizce bozma kararının usul ve kanuna uygun olduğu gerekçesiyle dosyanın Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından direnme kararının Daire bozma kararında gösterilen nedenlerle bozulmasına ve dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili, müvekkilinin maliki olduğu dava konusu 575 ada 10 parsel sayılı taşınmazda, 25.04.1996 tarihli irtifak hakkı sözleşmesine istinaden davalı lehine taşınmazın kültür ve sanat merkezi olarak kullanılması amacıyla 49 yıl süreyle irtifak hakkı tesis edildiğini, taşınmaz üzerinde bulunan...Kültür Evi binasının zemin katındaki anaokulunun ve taşınmazın bahçe olarak kullanılan bölümünde cam ve çelik malzemeden inşa edilen, üzeri kapalı, lokanta olarak kullanılan iki adet demonte yapının idareden izin alınmadan yapıldığını ve bu haliyle taşınmazın sözleşmede öngörülen amaç dışında kullanıldığını belirterek davalı lehine konulan irtifak hakkı şerhinin terkiniyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla sözleşmenin feshinden kaynaklanan 38.823,42 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini dava etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili, irtifak hakkı sözleşmesinin düzenlendiği sırada dava konusu yapıların taşınmazda mevcut olduğunu, bu yapıların gerekli izinler alınarak imar mevzuatına uygun olarak yapıldığını, feshedilmeyen sözleşmeye dayalı olarak irtifak hakkı şerhinin terkini ve tazminat talep edilemeyeceğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesi ilk kararında; dava konusu taşınmazın irtifak hakkı sözleşmesinde belirtilen amaç dışında kullanılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin bu kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 15.02.2018 tarihli kararında; davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar vermiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin bu kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 21.05.2019 tarihli ve 2018/2793 Esas, 2019/4607 Karar sayılı kararında, "...yüklü taşınmaz maliki davacı, dava konusu taşınmaz üzerinde davalı lehine kültür ve sanat merkezi olarak kullanılmak amacıyla irtifak hakkı kurmuş olup, davalı tarafından dava konusu taşınmaz üzerine inşa edilen ve lokanta olarak kullanılan iki adet demonte yapının kültür ve sanat merkezi kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir. Bu durumda, davalı irtifak hakkı sahibinin irtifakın amacını aşarak hakkını kötüye kullandığının kabulü gerekir ve hakkın kötüye kullanılması hukuk düzenince korunmaz. Ayrıca, taraflar arasında düzenlenen 22.04.2009 tarihli irtifak hakkı sözleşmesinin 14. maddesinde, taşınmazın sözleşmede öngörülen amaç dışında kullanılması halinde, irtifak hakkının idarece iptal edileceği düzenlenmiştir.O halde mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerle davacının irtifak hakkı şerhinin terkini isteminin kabulüne karar verilmesi ve tazminat isteminin değerlendirilmesi gerektiğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının oy çokluğu ile bozulmasına" karar vermiştir.
B. İlk Derece Mahkemesince Verilen Direnme Kararı
İlk Derece Mahkemesinin 05.03.2020 tarihli kararında, önceki karardaki gerekçe ile direnme kararı vermiş; direnme kararına karşı süresi içinde davacı vekilince temyiz isteminde bulunulması üzerine direnme kararını incelemek üzere dosya, Hukuk Genel Kuruluna gönderilmiştir.
C. Hukuk Genel Kurulunca Verilen Bozma Kararı
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi gereğince bozulmasına karar verilmiştir.
D. İlk Derece Mahkemesince Verilen Bozmaya Uyma Kararı
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; bozma ilamına uyarak davanın kabulüne karar vermiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, irtifak hakkı şerhinin terkini kararının doğru olmadığını, tazminatın hangi gerekçe ile kabul edildiğinin kararda belirtilmediğini dile getirmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, irtifak hakkı şerhinin terkini ve tazminat istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 786/1,787, 788 ve 838 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı ve terkinine karar verilen irtifak hakkı şerhinin 25.04.1996 tarihli, 1461 yevmiye numaralı ve 15.05.2009 tarihli, 5193 yevmiye numaralı şerhler olduğu anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
23.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.