Logo

7. Hukuk Dairesi2024/3324 E. 2024/4807 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasın hükmen reddi davasında terekenin borca batık olup olmadığının tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Terekenin aktif ve pasifinin ölüm tarihi itibarıyla tespit edildiği, terekede aktif varlık bulunmadığı ve mirasçıların terekeyi benimsediğine dair bir bilgi ve belge olmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin mirasın hükmen reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1737 E., 2024/910 K.

DAVACILAR : ... vd. vekili Avukat ...

...vd.

DAHİLİ DAVALILAR : TTNET A.Ş. vd.

DAVA TARİHİ : 02.10.2014

KARAR : Davanın kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ: İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/95 E., 2020/340 K.

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen mirasın hükmen reddi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... Dairesi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; 16.12.2010 tarihinde ölen miras bırakan ...'in terekesinin ...Vergi Dairesince taraflarına gönderilen yazıdan da anlaşıldığı üzere borca batık olduğunu ileri sürerek, mirasın hükmen reddinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılardan TTNET A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davanın süresinde açılmadığını ve terekenin benimsenmesine yönelik hareketlerin araştırılması gerektiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 17.12.2020 tarihli ve 2019/95 Esas, 2020/340 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin 17.12.2020 tarihli kararına karşı süresi içinde davalı ... Dairesi vekili ile davalı ...Ş. vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 21.10.2021 tarihli ve 2021/2298 Esas, 2021/2199 Karar sayılı kararıyla; terekenin borca batık olduğunun tespitine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı, ancak davalı-alacaklının, murisin terekesinin borca batık olduğunu bilmediği, bilmesinin mümkün olmadığı, yapılan yargılama sonrasında terekenin borca batık olup olmadığına karar verildiği göz önünde bulundurularak davacılar lehine vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği gerekçeleriyle davalı ve dahili davalı vekilinin esasa yönelik istinaf taleplerinin reddine, davalı kurum vekilinin vekâlet ücretine yönelik istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılarak esasa yönelik hüküm kısmının aynen muhafazasına ve davacılar yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili, davalı ... Dairesi vekili ile davalı ...Ş. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2.Dairemizin 09.03.2023 tarih ve 2022/289 Esas, 2023/1422 Karar sayılı ilamında; "...Somut olayda, davacı taraf muris ...’in ölüm tarihi itibarıyla davalı ... dairesine borcu olduğunu, terekede aktif bulunmadığını belirterek borca batıklığın tespiti isteminde bulunmuştur. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ne var ki Mahkemece terekenin aktif ve pasifi araştırılırken ölüm tarihinin baz alınmadığı görülmektedir. O halde Mahkemece yapılması gereken iş, murisin 27.12.2010 tarihi itibarıyla tapuda taşınmaz kaydının, trafik sicilinde araç kaydının, bankada mevcut hesabının bulunup bulunmadığının araştırılması için ilgili tapu, emniyet ve banka şubelerine yazı yazılmalıdır. Öte yandan, murisin davalı ... dairesine olan borcu miktar itibarıyla sorulduğu hâlde 271,051,03 TL tutarındaki vergi borcunun kaynağının ilgili kurumdan sorulmadığı anlaşılmıştır. Vergi borcunun dayanağı araştırılarak tanıklarca murisin işlettiği söylenen çamaşırhaneden ya da şirket ortaklığından kaynaklanıp kaynaklanmadığının araştırılması ile yine bahsedilen çamaşırhanenin akıbetinin ne olduğu, benimseme anlamına gelebilecek eylemlerde bulunulup bulunulmadığının tespit edilmesi gerekirken Mahkemece, belirtilen hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir..." gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacıların miras bırakanı ...'in 16.12.2010 tarihinde öldüğü, terekenin ölüm tarihi itibariyle aktif ve pasifinin belirlendiği, ölüm tarihi itibariyle bankalarda mevduatı bulunmadığı, adına kayıtlı araç ve taşınmaz kaydı olmadığı belirlendiği, muris tarafından işletilen şahıs şirketlerinin faaliyetinin ölüm tarihinde sona ermiş olduğunun saptandığı, ölüm tarihi itibariyle vergi borcu miktarının tespit edildiği, terekenin pasifi bulunduğu, aktif varlık belirlenemediği, mirasçılarca terekenin benimsendiğine ilişkin bilgi ve belge olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... Dairesi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... Dairesi vekili temyiz dilekçesinde; terekenin borca batık olduğunun somut deliller ve belgelerle ve murisin ölüm tarihi itibariyle tüm malvarlığı terekesinin aktif ve pasifi ile tüm borçlarının ayrıntılı dökümü ile pasifinin aktifinden fazla olduğu hususu ispatlanamadığını, bu hususta bir bilirkişi raporu alınmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. TMK'nın 605/2 nci maddesine dayanan mirasın reddi istemi süreye tâbi olmayıp mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibarıyla murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması terekenin borca batık olduğunu gösterir (TMK m. 605/2).

2. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi hâlinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi hâlde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler ve tapu müdürlüğü vb. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin alacak ve borçlarının zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde ölüm tarihi itibarıyla belirlenmesi gerekir.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanunun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ... Dairesi vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.