"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2024/194 E., 2024/194 K.
Mahkeme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait taşınmaz üzerinde bulunan Şeker İlköğretim Okulu'nun 1. katının davalı kuruma bağlı Turhal Milli Eğitim İlçe Müdürlüğü tarafından 1993 tarihinden itibaren hizmet binası olarak kullanıldığını, kullanımın herhangi bir hakka dayanmadığını, kullanıma müvekkili şirketin rızası bulunmadığını, davalıya kira ve yakıt bedelinin ödenmesinin bildirildiğini, ancak davalının cevaben Kaymakamlık oluru ile binayı kullandığını bildirdiğini ve Turhal Kaymakamlığı'nın bina üzerinde hak sahibi olmadığını belirterek kullanım ve yakıt bedeli olarak toplam 13.308.098.755 TL alacağın tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı def'inde bulunmuş, dava konusu okul binasının 2. katının inşaat malzemesini Tokat Valiliğinin sağladığını, işçiliği ise Şeker İlkokulu tarafından yapıldığını, davacı şirketin buna tepki vermediğini, müvekkili kurumun okul binasının 1. katına davacının bilgisi dahilinde yerleştiğini, taraflar arasında kira ilişkisi bulunmadığını, yakıt masrafının ise zaten müvekkili kurumca karşılandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEMESİ KARARI
Mahkemenin 03.09.2013 tarihli kararıyla; davacı şirketin sahibi olduğu taşınmazın taraflar arasında 1940 yılında yapılan bir protokol ile Şeker İlkokulu olarak kullanılması amacıyla davalı kuruma tahsis edildiği, 1993 yılından itibaren Turhal Kaymakamlığı'nın oluru ile Turhal İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü'nün binanın 1. katını kısmen kullanmaya başladığı, davacının muvafakatı olmaksızın binanın davalı tarafça hizmet binası olarak kullanılmasının taraflar arasındaki protokole aykırı olduğu belirtilerek, eğitim dışındaki kullanım nedeniyle davalının kira ve yakıt bedelini karşılaması gerektiği kanaatine varılmakla, davanın kısmen kabulü ile 4.417,83 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1.Mahkemenin 03.09.2013 tarihli kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairenin 20.11.2023 tarihli ve 2022/5593 Esas, 2023/5518 Karar sayılı ilamıyla; “... dosya kapsamından, dava konusu taşınmazın taraflar arasında 1940 yılında yapılan bir protokol ile Şeker İlkokulu olarak kullanılması amacıyla davalı kuruma tahsis edildiği, 1986 yılında tek katlı binaya davalı tarafından destek verilmesi ile bir kat ilavesi yapıldığı, 1993 yılından itibaren ise Turhal Kaymakamlığı'nın 16.02.1993 tarihli oluru ile ilave katın kısmen Turhal İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hizmet binası olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Taraflar arasındaki protokole aykırı bir kullanım şekli bulunması haksız işgal olarak kabul edilemez. Okul olarak kullanım amacıyla tahsis edilmiş olan binanın kısmen hizmet binası olarak kullanılmasında haksızlık unsuru bulunmadığından, mahkemece davanın reddi gerekirken, haksız işgal tazminatına hükmedilmesi doğru olmayıp, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir...” gerekçesiyle davacı vekilinin temyiz isteminin reddine, davalı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile temyiz olunan mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile özetle; 20.11.2023 tarihli bozma ilamına benzer gerekçeyle davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı şirkete ait taşınmaz üzerinde bulunan Şeker İlköğretim Okulunun 1. katının davalı kuruma bağlı Turhal İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından 1993 tarihinden itibaren hizmet binası olarak kullanıldığını, davalının herhangi bir izin ve muvafakat almaksızın (tasarruf yetkisi bulunmayan) Turhal Kaymakamlığından alınan olur ile ilgili taşınmaza kat ilavesi yaptığını, davacıya hiçbir bedel ödenmediğini, kullanımın herhangi bir hakka dayanmadığını, davalıya kira ve yakıt bedelinin ödenmesinin bildirildiğini, ancak davalının cevaben Kaymakamlık oluru ile binayı kullandığını belirttiğini, Turhal Kaymakamlığının bina üzerinde tasarruf yetkisi olmadığını, ilave katın izinsiz ve haksız inşaat olarak değerlendirilmesi gerektiğini, haksız işgalin söz konusu olup taşınmaz malikinin rızası dışında bir yararlanmanın söz konusu olması halinde haksız işgalin varlığından söz edilebileceğini, beyan etmektedir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, ecrimisil istemine ilişkindir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3. maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428. maddesi, 438. maddesinin yedi, sekiz ve dokuzuncu fıkraları ile 439. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
HUMK'un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna,
04.03.2025 tarihinde oy birliği ile karar verildi.