Logo

7. Hukuk Dairesi2025/447 E. 2025/2051 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Harici satış sözleşmesine dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil davasının kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz satışlarında resmi şekil şartının kamu düzeninden olup, harici satış sözleşmelerinin tapu iptali ve tescili için hukuki dayanak oluşturmayacağı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin bozmaya uyarak verdiği ret kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2024/268 E., 2024/286 K.

Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; davalının 1991 tarihli sözleşme ile dava dışı üçüncü kişinin Kağıthane Belediyesinden tapu tahsis belgesi ile edindiği ve davalıya satış vaadi sözleşmesi ile satmayı vadettiği 12093 parselde kayıtlı bulunan 140 m² alanlı kısma yaptığı 4 katlı binada 2. katta bulunan dairesini kaba inşaat hâlinde 20.000,00 TL karşılığında, 12.06.1991 tarihli sözleşme ile davacıya sattığını ve parasını da nakit olarak aldığını, dava konusu taşınmazın 5299 ada, 2 parsel numarasını aldığını, davalının 54/209 hissesini kendi üzerine bırakarak diğer hisselerini çocuklarına tapudan satış gibi göstererek devrettiğini ileri sürerek; davalının 5299 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 54/209 hissesinin tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesince; "davanın kabulüne, 5299 ada 6 parsel sayılı, daire nitelikli, 5. kat, normal Bağımsız Bölüm vasıflı taşınmazın davalı adına olan kaydının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline" karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince; “davalının yüklenici olmadığı ve ileride kat mülkiyetine geçilecek taşınmazdan satış yapıldığı, sözleşmenin 1987/2-1988/2 Esas Karar sayılı İBK uyarınca geçerli olduğu, davalı tarafça altındaki imzanın davalıya ait olduğu belirlenen 20/09/1991 tarihli sözleşmedeki 20.000.000 ETL bedelin alındığının kabul edildiği, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu” gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

Bölge Adliye Mahkemesi kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizce; “...4721 sayılı Kanunun 706, Türk Borçlar Kanununun 237, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26 ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 60 . maddesi hükümleri uyarınca tapuda kayıtlı olan taşınmazların resmi şekilde yapılmayan satışlarına hukukça değer tanınamayacağı, mülkiyetin naklinin sebebini teşkil etmeyeceği, bu hususun kamu düzeniyle ilgili olduğu ve re'sen gözetileceği, Mahkemece harici satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine dair resmi şekil şartı yerine getirilmediğinden satış sözleşmesinin geçersiz olduğu gözetilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin doğru görülmediği” gerekçesiyle karar bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; “dosya kapsamı ve uyulmasına karar verilen Yargıtay ilamı doğrultusunda 4721 sayılı Kanunun 706, Türk Borçlar Kanununun 237, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26 ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60. maddeleri hükümleri uyarınca tapuda kayıtlı olan taşınmazların resmi şekilde yapılmayan satışlarına hukukça değer tanınamayacağı ve mülkiyetin naklinin sebebini teşkil edemeyeceği, bu hususun kamu düzeniyle ilgili olduğu ve re'sen gözetileceği, harici satış sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil istemine dair resmi şekil şartı yerine getirilmediğinden satış sözleşmesinin geçersiz olduğu” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; sözleşmenin geçerli olduğunu, hatalı değerlendirme yapıldığını, tanık beyanlarına göre de davalının tamamlanmamış olan daireyi müvekkilinden aldığı parayla tamamladığını, davalının kötüniyetli olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, harici satışa dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Temyiz karar harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.