Logo

7. Hukuk Dairesi2025/897 E. 2025/1769 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacıların yola bağlantısı olmayan parselleri için davalıların parselleri üzerinden geçit hakkı tesisi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı parsellerinin yola bağlantısının bulunmadığı, bozma kararına uyularak tüm alternatif güzergahların değerlendirildiği ve en uygun güzergah üzerinden geçit hakkı tesisi yönünde hüküm kurulduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/370 E., 2024/162 K.

Mahkemece bozmaya uyularak verilen karar bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin ... ilçesi, ...Köyü sınırları içerisinde kalan 160 ada 4 parsel sayılı taşınmaza 1/2'şer hisse oranında malik olduklarını ve üzerinde iki katlı kargir binalarının bulunduğunu, taşınmazın köy yolu ile bağlantısının bulunmadığını, kadastro çalışmaları öncesinde davalılara ait 160 ada 3-6 parsel sayılı taşınmazların ortak sınırından ve her iki taşınmazı içine alacak şekilde geçen yol bulunduğu, ancak bu alanın kadastro sırasında yol olarak tespit edilmediğini, müvekkillerinin parsellerine geçmek üzere kullandıkları yolun Mahkemece uygun görülecek bedel karşılığında davalılara ait taşınmazlardan geçit hakkı tanınmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Bir kısım davalılar cevap dilekçelerinde özetle; parsellerinin küçük olduğunu, geçit irtifakı tesisine uygun olmadığını, bu nedenle davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 04.07.2013 tarihli kararında özetle; davacılara ait 160 ada 4 parsel sayılı taşınmazın yolla bağlantısının bulunmadığı, en uygun geçit yolunun 160 ada 3 parsel sayılı taşınmaz olduğu, geçit bedelinin davacılar tarafından depo edildiği, bu nedenle davanın kısmen kabulü ile 160 ada 4 parsel sayılı taşınmaz lehine, 160 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerinden geçit irtifakı kurulmasına karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Mahkemenin 04.07.2013 tarihli kararının süresi içinde bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 24.03.2014 tarihli kararı ile; bilirkişi raporunda 1 numaralı güzergahtan geçit kurulması hâlinde, 106 ada 3 parsel sayılı taşınmazın eni daralacağından bu taşınmaza inşaat yapımının zorlaşacağının belirtildiği, bu durumda davacılara ait taşınmazın güneyindeki 17 parsel sayılı taşınmaz üzerinden bilirkişi raporundaki C işaretli kısımdan geçit kurulup kurulamayacağının değerlendirilmesi gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

2. Bozma sonrasında Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile 160 ada 4 parsel sayılı taşınmaz lehine, 160 ada 6 parsel sayılı taşınmaz üzerinde geçit irtifakı tesis edilmesi yönünde verilen 14.06.2016 tarihli kararın bir kısım davalılar vekili tarafından temyizi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 20.01.2020 tarihli kararı ile; davacıların maliki olduğu 160 ada 4 parsel sayılı taşınmaz lehine, 160 ada 6 parsel sayılı taşınmazdan geçit hakkı tesis edildiği, ancak geçit kurulan 160 ada 6 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün 149,91 m² olduğu, buradan 51,72 m² geçit hakkı tesisi durumunda malikinin 160 ada 6 parsel sayılı taşınmazdan istifade etmesi mümkün olamayacağından Mahkemece fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince davacıya ait taşınmazın ana yola ulaşabileceği tüm alternatifler incelenerek, olumlu ve olumsuz yönleri araştırılmak suretiyle saptanacak en uygun güzergahtan geçit hakkı kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3. Bozma kararı sonrasında yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında özetle; bozma ilâmından sonra yeniden keşif yapılarak rapor alındığı, raporda geçit tesis edilecek en iyi seçeneğin 160 ada 6 parsel olduğunun belirtildiği, alternatif güzergahların raporda değerlendirildiği, keşif sonucu alınan fen, ziraat ve inşaat raporlarında belirtilen alternatif yollardan B ile gösterilen yolun gerek kısa olması, gerekse maliyetler göz önüne alındığında en elverişli güzergah olduğunun anlaşıldığı, bu nedenle, fen bilirkişisinin 12.09.2022 tarihli raporuna ekli krokide 160 ada 6 parselde gösterilen B = 51,72 m²'lik kısımda 3 metre genişliğinde olacak şekilde, 160 ada 4 parsel lehine geçit hakkı kurulması yönünde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Bir kısım davalılar ortak sundukları temyiz dilekçesinde;

1. Mahkemece bozma ilâmına uyulmasına rağmen bozmaya uygun karar verilmediğini,

2. Aleyhine geçit kurulan 160 ada 6 parsel sayılı taşınmazın toplamda 149,91 metrekare olduğunu ve aleyhine 51,72 metrekare geçit hakkı tesis edildiğini, bu durumda parsel kullanılamaz hâle geldiğinden mülkiyet ve tasarruf haklarının kısıtlandığını,

3. Bozma ilâmında belirtilen 160 ada 17 parsel üzerinde geçit tesis edilip edilmeyeceği konusunda bilirkişiler tarafından yeterli inceleme yapılmadan rapor verildiğini, bu taşınmazda bulunan ve alternatif geçit güzergahı üzerindeki kalorifer dairesinin yargılama devam ederken yapıldığını, yine 160 ada 3 parsel üzerinde inşaat yapılmasının söz konusu olmadığını, bu taşınmazdan geçit kurulabileceğini, eksik incelemeye dayalı raporun hükme esas alınmaması gerektiğini,

4. Davacı parseli çevreleyen 5, 13, 15 ve 16 sayılı parsellerin kadastro çalışmaları öncesinde tek parsel olduğunu, davacıların kadastro çalışmaları sırasında yapılan parselasyona itiraz etmeyerek mevcut soruna sebep olduklarını, geçit hakkının öncelikle belirtilen bu taşınmazlarda tesis edilmesi gerektiğini beyanla hükmün bozulmasını talep etmişlerdir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dosya içeriğine, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre taraflar arasındaki uyuşmazlık, geçit irtifakı tesisi istemine ilişkindir.

Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3/2 hükmü atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 428. maddesi ile 439/2 hükmünde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edenlere yükletilmesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

07.04.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.