"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/307 E., 2021/697 K.
DAVALILAR : 1.Hazine
DAVA TARİHİ : 26.03.2012
KARAR : Davanın kabulüne
Taraflar arasında görülen hatalı kadastro tespitinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Köy Tüzel Kişiliği vekili dava dilekçesinde; Karabük ili Eflani ilçesi ... Köyü 101 ada 72 parsel sayılı taşınmazı davacı köy halkının kadimden beri mera olarak kullandıkları, kadastro çalışmaları esnasında hatalı olarak taşınmazın Hazine adına ham toprak vasfıyla yazıldığı, yapılan tespitin hatalı olduğu, bu nedenle davalı adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince dava konusu taşınmazın bulunduğu köy sınırları içerisinde mera olarak tahsisine karar verilen herhangi bir taşınmazın mevcut olmadığı, köyün kuruluş tarihinin bilinmediği, taşınmazın tüm köy halkı tarafından hayvanlarını otlatmak amacıyla başlangıcı belirli olmayan bir tarihten bu yana kullanıldığı, ziraat bilirkişisi raporuna göre taşınmazın tarıma elverişsiz nitelikte olduğu ve mera vasfını taşıdığı, dava konusu taşınmazın mera niteliğinde olduğu, taşınmaz hakkında yapılan kadastro tespit işleminin hatalı olduğu gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Karara karşı davalı Hazine vekili tarafından esasa yönelik, davalı Berce Beraberce Tarımı Geliştiren İşletmeler A.Ş. vekili tarafından vekalet ücreti ve yargılama giderlerine yönelik temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazları yerinde olmadığı, ancak dava konusu 101 ada 72 parsel sayılı taşımazın mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmesine karar verilmekle yetinilmesi gerekirken davacı köy tüzel kişiliği adına mera olarak sınırlandırılmak suretiyle özel siciline kaydedilmesine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, yine 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun (492 sayılı Kanun) 13/j maddesi gereğince Hazinenin harçtan muaf olmasına rağmen karşı tarafça ödenen harçların, yargılama giderleri içerisine eklenmesi suretiyle davalı Hazineden tahsiline karar verilmiş olmasının da isabetsiz olduğu, bu yönde temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle yerinde olduğu gerekçeleriyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermiştir.
İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile davaya konu taşınmazın mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmesine karar verilmiştir.
Hüküm davalı Hazine vekili tarafından dava konusu taşınmazın ham toprak vasfında olduğu, kadim mera olmadığı, aleyhlerine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği iddialarıyla temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirmesine, uyulan bozma ilamı doğrultusunda hüküm verildiğine ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, uyulan bozma ilamında ve İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ : Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,
Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,
01.07.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.