"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1781 E., 2022/626 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ergani 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/87 E., 2021/258 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
1. Kadastro sonucu, Diyarbakır ili ... ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 127 ada 19 parsel sayılı 2.534,68 m² yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle senetsizden, susuz tarla vasfıyla davalılar ... ve ... adına tespit ve bu tespitin itirazsız kesinleşmesi üzerine davalılar adına tapuya tescil edilmiştir.
2. Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; Diyarbakır ili ... ilçesi ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sırasında davaya konu 127 ada 19 parsel sayılı taşınmazın davalı taraf adına tescil edildiğini, yapılan kadastro tespitinin haksız, hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, davalı taraf lehine zilyetlik şartlarının oluşmadığını, davaya konu taşınmaz üzerinde kadastro tespiti öncesi zamanda kimsenin zilyetliğinin bulunmadığını, Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü maddesindeki şartların gerçekleşmediğini, öncelikle dava konusu taşınmazda orman incelemesi yapılması ve akabinde taşınmazın orman olduğunun tespiti halinde tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini aksi durumda taşınmazın vasfının mahkemece tespit edilerek o vasıfla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava değerinin gösterilmediğini, teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğini, dava konusu yerin müvekkili ve miras bırakanı tarafından 70 yılı aşkın bir süredir ekip biçme suretiyle kullanıldığını, taşınmazların kullanımlarının aralıksız devam ettiğini, söz konusu tarla ve bahçelerin bakım ve sürülmesinin nizasız ve fasılasız müvekkil ve murisi tarafından yapıldığını, sadece bazı yıllar dava konusu parsellerin nadasa bırakıldığını ve dinlenmesi açısından sürülmediğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; " dosya kapsamında bulunan belgeler, mahallinde yapılan keşif ve gözlem, mahalli ve komşu köy mahalli bilirkişiler ile tespit bilirkişi beyanları, taşınmaza ait 1984 - 1994 - 2002 ve 2011 yılları hava fotoğrafları ile bilirkişi raporlarının birlikte değerlendirilmesi ile, dava konusu taşınmazın özel mülkiyete konu olamayacağı, bu nedenle tapu siciline güven ilkesinin uygulanamayacağı, dava konusu taşınmazda herhangi bir imar-ihya faaliyetinin bulunmadığı, yine bu nedenle tespit maliki ve davalı lehine zilyetlik şartlarının oluşmadığı " gerekçesiyle, davanın kabulüne ve dava konusu ... ilçesi ... Mahallesi 127 ada 19 sayılı taşınmazın davalılar adına kayıtlı olan tapu kaydının iptali ile hali arazi vasfıyla davacı Maliye Hazinesi adına kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı ... vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dava konusu yerde, müvekkili ve miras bırakanlarının 70 yılı aşkın bir kesintisiz zilyetliğinin olduğunu, tespit bilirkişileri ve tanıkların dava konusu taşınmazın müvekkillere ait olduğunu açık, şüpheye mahal bırakmayacak bir şekilde net olarak ifade ettiklerini, dosyaya sunulan uydu fotoğraflarının da beyanları doğrular nitelikte olduğunu ve taşınmaz üzerinde daha önce üzüm bağının olduğu ve sürülü olduğunun belirtildiğini, dosyada tek somut delil olan hava fotoğraflarının dikkate alınmayarak imar ihya kazanımının gerçekleştirilmediği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, bilirkişi raporları düzenlenirken taşınmaza ait vergi kayıtlarının incelenmediğini ve raporların eksik düzenlendiğini, yerel mahkeme bu eksiklik değerlendirmeden karar verildiğini beyan ederek istinaf isteminde bulunmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; " hava fotoğraflarına dayalı harita mühendisi bilirkişi raporundan dava konusu taşınmazın 1984, 2002 ve 2011 yıllarında sürülü olmadığı, tarımsal faaliyete konu olmadığı, ziraat bilirkişi raporundan ise bu sonucu destekler mahiyette taşınmazın yüzeyinin (%10-50 oranda) küçük ve orta büyüklükte taş parçalarıyla kaplı olduğu, tarım alet ve ekipmanlarının taşınmazda çalışmasında güçlük olduğu, taşınmazda ihya olgusunun oluşmadığı, taşınmazın tarımsal faaliyete konu yerlerden olmadığı, taşınmazda halihazır durumda da tarımsal faaliyet yapılmadığı, taşınmazın komşu tapulu ve sürülü parsellerden farklı nitelikte olduğu, imar ihya koşulunun gerçekleşmediği hususlarının bildirildiği, davalılar lehine kazandırıcı zamanaşımı yoluyla taşınmaz iktisabına ilişkin yasal şartların gerçekleşmediği, bu haliyle mevcut delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bilirkişi raporlarının yeterli ve kanaat verici olduğu, davanın kabulüne dair mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı " gerekçesiyle davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; eksik inceleme ile karar verildiğini, delillerinin dosya içine alınmadığını, teminatsız ihtiyati tedbir kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dava konusu yerde, müvekkili ve miras bırakanlarının 70 yılı aşkın süredir bağ olarak kullanılarak zilyetliğinin bulunduğunu, taşınmazın bulunduğu bölgenin 1994-2004 yılları arasında terör bölgesi olarak kabul edildiğini, bu nedenle bazı yıllar toprağın sürülmesinin imkansız hale geldiğini, hatta bazı maliklerin köylerini bırakıp şehirlere göç etmek zorunda kalıklarını, bu hususların mahkemece araştırılmadığını, uyuşmazlığın esasına etki edecek olan delillerin toplanmadığını açıklayarak ve istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi taşınmaz üzerinde zilyetlik şartlarının gerçekleşmediği iddiasından kaynaklı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 369/1, 370 ve 371 inci maddeleri. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu. 3402 sayılı Kadastro Kanunu. 6831 Sayılı Orman Kanunu.
3. Değerlendirme
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
80,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 346,90 TL'nin temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.10.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.