"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/857 E., 2023/1033 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2021/317 E., 2022/13 K.
Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Antalya ili Aksu ilçesi Murtuna Mahallesi/Köyü çalışma alanında bulunan, 13564 ada 68 parsel sayılı taşınmaz, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) Geçici 8 inci maddesi uyarınca edinme sebebinde davalılar murisi ... ... oğlu ... kullanımında olduğu belirtilerek, 13564 ada 66 parsel sayılı taşınmaz ise edinme sebebinde ... oğlu ... kullanımında olduğu belirtilmiş ise de komisyon kararı ile ... ... oğlu ... mirasçıları kullanımında olduğu belirtilerek Hazine adına tespit edilmiştir.
Davacı vekili, davacının kullanımında olan 143 m2 alanlı 66 parselin davalı ... (... oğlu) adına "kullanıcı tespiti" yapıldığını, yine davacının kullanımında olan 189,00 m2'lik 68 nolu parselin ise ... (... ... oğlu) adına kullanıcı tespiti yapıldığını, dava konusu taşınmazların 13564 ada 48 nolu parsel ile hemen bitişik parseller olduğunu, dava konusu taşınmazların bu taşınmaz ile birlikte davacı ... zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazlara ilişkin hatalı olarak yapılan kadastro tespit işlemlerinin ayrı ayrı iptali ile kadastro tespit işlemlerinin düzeltilmesine ve davacının dava konusu 66 nolu ve 68 nolu parselde yer alan taşınmazların kullanıcısı olduğunun tespiti ile iki taşınmaz yönünden kullanıcılar hanesine tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine ve davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, somut olayda 3402 sayılı Kanun'un Ek-4 üncü maddesinin uygulamasının söz konusu olmadığını, Mahkemece beyanlar hanesine kullanıcı şerhi verilmesinin geçerliliği bulunmadığını, davacının esasında kadastro tutanağının edinme sebebi bölümüne yönelik dava açtığını, davacının iddiasının taşınmazın adına kullanıcı şerhi verilmesi olup, bunun dışında başkaca bir talebinin bulunmadığını, bu talep yönünden hukuki yararının bulunmadığını belirterek, davacının davasının hukuki yarar yokluğundan reddine, dava konusu Antalya ili Aksu ilçesi Murtuna Mahallesi 13564 ada 68 parsel sayılı taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8 inci maddesine göre yapılan kadastro tespitindeki gibi işlem yapılarak tarla vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline, dava konusu Antalya ili Aksu ilçesi ... Mahallesi 13564 ada 66 parsel sayılı taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kanun'un Geçici 8 inci maddesine göre yapılan kadastro tespiti ve 31.03.2021 tarihli Komisyon Tutanağındaki gibi işlem yapılarak tarla vasfıyla Hazine adına tapuya tesciline karar verilmiş; hükmün, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına, dava dilekçesindeki açıklamalar ve Mahkemenin nitelendirmesine göre, davada mülkiyet iddiasına dayalı bir talep bulunmadığına, dava kullanıcı şerhi verilmesi isteğine ilişkin olduğuna göre, İlk Derece Mahkemesi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle; temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA, 269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 24.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.