Logo

8. Hukuk Dairesi2023/6463 E. 2024/7274 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacının zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı Hazine ve davacı arasında aynı taşınmaz için daha önce görülmüş ve kesinleşmiş kadastro tespitine itiraz davası bulunması nedeniyle, kesin hüküm oluştuğu ve 402 ada 148 parsele ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerektiği, diğer parsellerde ise zilyetlik şartlarının oluştuğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının kısmen onanmasına, kısmen bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/417 E., 2021/1284 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile davanın kısmen kabulüne kısmen reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Marmaris 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/80 E., 2020/153 K.

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Yörede 16.08.1966 tarihinde başlanarak, 31.10.1967 tarihinde bitirilen Bayır Serisi Orman Tahdidi çalışmaları vardır. Bu çalışmalar 31.10.1968 tarihinde kesinleşmiştir. Daha sonra 6831 sayılı Orman Kanunu (6831 sayılı Kanun) 1744 Sayılı 6831 Sayılı Kanunu'nun Bazı Maddelerinin Değiştirilmesine ve Bu Kanuna 3 Ek Madde ile Bir Geçici Madde Eklenmesine Dair Kanun (1744 Sayılı Kanun) değişik 2 nci madde uygulama çalışmalarına 26.05.1981 tarihinde başlanmış, 14.07.1981 tarihinde sonuçlandırılarak, 30.07.1983 tarihinde kesinleşmiştir. 2/B çalışmaları ise 23.09.1991 tarihinde yapılmıştır. Taşınmazlar yapılan ilk tesis kadastro çalışmalarında davacı adına senetsizden 08.02.2015 tarihinde tespit görmüştür. Bu tespite yapılan itiraz sonucunda, 05.12.2005 tarihinde Kadastro Komisyon Kararı ile sit alanı olduğundan bahisle Hazine adına tarla vasfıyla tespit edilmiştir. Bu tespit 08.09.2006 tarihinde kesinleşmiştir.

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, Muğla ili Marmaris ilçesi ... köyü 344 ada 14 parsel 350 ada 34 parsel ve 402 ada 148 parsel sayılı taşınmazların yapılan kadastro çalışmaların sırasında uzun süredir davanın zilyetliğinde olmasına rağmen 2863 sayılı Kanun gereğince doğal sit alanında kaldığından bahisle Hazine adına tespit gördüğünü ancak bu yasada yapılan değişiklik ile 3 üncü derece arkeolojik sit alanlarının zilyetlikle iktisabının mümkün hale geldiğini, taşınmazların Hazine adına olan tapularının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince; zilyetlik koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile Muğla ili Marmaris ilçesi ... Mah. 344 ada 14 parsel, aynı yer 350 ada 34 parsel ve aynı yer 402 ada 148 parselde Hazine adına kayıtlı taşınmazların tapularının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir. Davalı Hazine vekili, taşınmazların imar ve ihya edilmemiş çalılık taşlık alan olduğu ve davacı lehine zilyetlik şartlarının gerçekleşmediği gerekçesiyle istinaf talebinde bulunmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince; "kadastro öncesi zilyetlik ve imar ihya sebebine dayalı tapu iptali ve tescil talepli davanın yapılan yargılaması sonunda; dava konusu 344 ada 14 ve 350 ada 34 parsel sayılı taşınmazların, orman tahdit sınırları dışında kaldığı, kamu hizmetine tahsis edilmediği ve tespit tarihinden geriye doğru davacı ve bayiileri tarafından nizasız, fasılasız tarım arazisi olarak kullanıldığı ve davacı lehine 3402 sayılı yasanın 14 ve 17 maddelerinde düzenlenen kazanma şartlarının gerçekleştiği ve mahkemece bu taşınmazlara ilişkin davanın kabulüne karar verilmesi isabetli ise de; 402 ada 148 parselle ilgili tespite itiraz talebiyle açılan ve Marmaris Kadastro Mahkemesi'nin 2007/31 Esas 2008/510 Karar sayılı dosyasında; ... ve Maliye Hazinesi arasında yapılan yargılama sonunda; davanın reddine ilişkin verilen ve kesinleşen karar nedeniyle, taraflar arasında 6100 Sayılı HMK.nun 303.maddesinde düzenlenen kesin hüküm şartlarının oluştuğu ve aynı yasanın 114/1-İ maddesi gereğince olumsuz dava şartının gerçekleşmemesi nedeniyle, 402 ada 148 parsele ilişkin davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi isabetsiz ise de dosya kapsamına göre bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden" gerekçeleriyle hükmün kaldırılmasına ve yeniden hüküm tesisi ile davacının davasının kısmen kabulüne kısmen reddine, Muğla ili Marmaris ilçesi ... Mahallesi 402 ada 148 parsele ilişkin davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine, Muğla ili Marmaris ilçesi ... Mahallesi 344 ada 14 ve 350 ada 34 parsel sayılı taşınmazların davalı Hazine adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar vermiştir. Bu karar aynı gerekçelerle davalı Hazine vekilince temyiz edilmiştir. Davacı vekilince 402 ada 148 parsele ilişkin verilen kararın kesin hüküm oluşturmayacağından bahisle temyiz talebinde bulunmuştur.

Marmaris Kadastro Mahkemesinin 2007/31 Esas, 2008/510 Karar sayılı dosyasının davacısını ..., davalısının Hazine olduğu, davanın konusunu Muğla ili Marmaris ilçesi ... Mahallesi 402 ada 148 parselin kadastro tespitine itiraz davası olduğu, bu davanın reddine karar verildiği ve bu kararın kesinleştiği anlaşılmıştır. Anılan dava dosyasındaki davanın tarafları ile eldeki davanın tarafları, hukuki sebepleri ve konusu aynı olduğundan, söz konusu dava dosyasında verilen kararın, görülmekte olan eldeki dava bakımından kesin hüküm teşkil edecektir. Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

80,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 346,90 TL'nin temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.