"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2334 E., 2023/2548 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Beykoz 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/223 E., 2021/179 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sonucu, İstanbul ili Beykoz ilçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 1852 ada 10 parsel sayılı 205,25 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, bahçe vasfında Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra, 6292 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 sayılı Kanun) kapsamında 10.10.2014 tarihinde, davalılardan ...’ya satılarak adına tescil edilmiştir.
Davacı ... ve arkadaşları vekili asıl ve birleşen dava dilekçelerinde; İstanbul ili Beykoz ilçesi Gümüşsuyu Mahallesi 1852 ada 10 parsel sayılı taşınmazın muristen gelmesine rağmen hukuka aykırı olarak tamamının davalıya satıldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras hisseleri oranında taraflar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevabında; davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; " kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın Hazinenin mülkiyetinden çıkıp 3 üncü şahıs adına tapuya tescil edildikten sonra tapu iptaline yönelik davanın dinlenme olanağının bulunmadığı, asıl ve birleşen davanın davacılarının davayı 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış işleminden sonra açmış bulundukları, davalı ...'ya ait tapu kaydının idarece yapılan satış işlemi neticesinde oluştuğu, dayanak satış işlemi iptal edilmedikçe tapu kaydının iptali ve tescil istemli dava açılamayacağı " gerekçesiyle, asıl davada davalı ... aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... ... aleyhine açılan davanın dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine, birleşen davanın yine dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş; hükmün davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava 6292 sayılı Kanun kapsamında satışı yapılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili isteğine ilişkindir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.