Logo

8. Hukuk Dairesi2024/134 E. 2024/2704 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı mirasçıların, kadastro tespitiyle Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerindeki zilyetlik iddiaları nedeniyle tapu iptali ve tescil isteği.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların zilyetliğinin ve mirasçı olduklarının tespit edilmesi, davacının daha önce açtığı davada diğer bir parselin adına tescil edilmiş olması ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca kazanılmış haklarının gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2023/5 E., 2023/10 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulüne kısmen reddine

Taraflar arasında görülen kadastro tespitine itiraz davasından dolayı İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karar, yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairemizce bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Doğubayazıt ilçesi Yalınsaz köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 22 ve 108 ada 68 parsel sayılı 98.651,22 ve 11.078,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tutanakların beyanlar hanesinde, ...'un işgalinde oldukları belirtilerek, toprak tevzi komisyonu çalışmaları sonucunda oluşan tapu kaydı nedeniyle, Hazine adına tespit edilmiştir.

Davacı ... dava dilekçesinde; irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, Doğubayazıt ilçesi Yalınsaz köyü 101 ada 22 ve 108 ada 68 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların adına tescilini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince verilen, davanın kabulüne ve 101 ada 64 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline ilişkin ilk hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 26.05.2016 tarihli ve 2016/6027 Esas, 2016/5932 Karar sayılı ilamıyla; " kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki ve aykırılık oluşturulmasının isabetsizliğine " değinilerek bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 108 ada 68 parsel sayılı taşınmazın mevcut tespitinin iptali ile aynı vasıf ve yüzölçümü ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, davacının çekişmeli 101 ada 22 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki davasının reddi ile 101 ada 22 parsel sayılı taşınmazın mera olarak sınırlandırılarak özel siciline tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi ve davacı ... tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 19.02.2021 tarihli ve 2018/3099 Esas, 2021/1449 Karar sayılı ilamıyla onanmış ve onama ilamına karşı davacı ...’un bir kısım mirasçıları vekili tarafından dava konusu 101 ada 22 parsele yönelik olarak karar düzeltme isteminde bulunulmuş ve Dairemizin 04.11.2012 tarihli ve 2021/11610 esas ve 2021/10953 karar sayılı ilamıyla " ek raporun son derece soyut bilgi içerdiği, asıl rapor ile çelişki arz etmesine rağmen bilirkişi raporları arasındaki çelişki giderilmeksizin ve taşınmaz hakkında mera iddiasıyla açılmış bir dava bulunmadığına göre, davanın reddine karar verilmesi halinde taşınmazın tespit gibi tesciline dair hüküm kurulması gerektiği halde talebin dışına çıkılarak taşınmazına mera niteliği ile sınırlandırılmasına karar verildiği gibi, Hazine adına tapu kaydının oluştuğu 1961 tarihi itibariyle davacı lehine 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46/1. maddesinde öngörülen şartların oluşup oluşmadığının denetlenmesi bakımından hava fotoğraflarından yararlanılması gerektiği, bölgede bu yönde açılmış çok sayıda dava bulunduğu, özellikle komşu taşınmazlar hakkında açılan davaların akıbetinin ne olduğunun belirlenerek kesinleşme şerhi içeren ilamlarının dosya arasına alınması gerektiği açıklanarak, eksik inceleme ve araştırmaya dayalı olarak da karar verilmesinin isabetsizliğine " değinilerek, karar düzeltme isteğinin kabulüne ve onama ilamının 101 ada 22 parsel yönünden kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK'nin Geçici 3.maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca 101 ada 22 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; dava konusu 108 ada 68 parsele ilişkin 2016/46 Esas-2018/28 Karar sayılı ilamın Yargıtay (Kapatılan)16. Hukuk Dairesi'nin 19.02.2021 tarihli ve 2018/3099 E.-2021/1449 K. sayılı ilamı ile onanmış ve dosya bu parsel yönünden kesinleşmiş olmakla mezkur parsele ilişkin yeniden karar verilmesine yer olmadığına, davacı ...'un dava konusu 101 ada 22 parsele ilişkin davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine, taşınmaza ilişkin kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın 30.03.2022 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 82.976,43 metrekarelik kısmının aynı parsel numarası ile tarla vasfıyla mahkemenin 31.03.2022 tarihli ara kararında belirlenen miras payları oranında davacı mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline, fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 15.674,79 metrekarelik kısmının tarla vasfıyla aynı adada son parsel numarasını takip eden yeni parsel numarası verilmek suretiyle davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2022/7187 Esas ve 2023/1441 Karar sayılı ilamıyla "101 ada 22 parsel yönünden bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince dosya arasına getirtilen kayıtlardan davacı adına 102 ada 12 parsel sayılı taşınmazın 1/2 paylı olarak belgesizden tespit ve tescil edildiği, davacı adına 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca 100 dönüme kadar kuru taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tespit ve tescil edilebileceğinden, bu nedenle 102 ada 12 parselde davacının payına karşılık gelen 17.023.57 m2 miktarının 100 dönümden düşülerek dava konusu 101 ada 22 parselin (A) ile gösterilen 82.976,43 m2 yüzölçümündeki bölümünün davacı adına tesciline karar verildiği, ne var ki, davacı ... tarafından eldeki dosyada 101 ada 22 parsel sayılı taşınmaz ile birlikte yine Hazine adına tespit edilen 108 ada 68 parsel sayılı taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle adına tescili istemiyle açıldığı ve İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda 06.03.2018 tarih ve 2016/46 Esas, 2018/28 Karar sayılı kararla, 108 ada 68 parsel sayılı taşınmazın davacı adına tesciline karar verildiği ve davalı Hazinenin temyizi ile hükmün Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 19.02.2021 tarihli ve 2018/3099 Esas, 2021/1449 karar sayılı ilamıyla onanmış olduğu, davalı Hazine tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmadığı, böylece 108 ada 68 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki hüküm kesinleştiği, yargılamaya yalnızca 101 ada 22 parsel hakkında devam edildiği, diğer bir anlatımla, davacı adına belgesizden tespit ve tescil edilen taşınmaz miktarının hesaplamasında artık 108 ada 68 parsel sayılı 11.078,24 m2 yüzölçümlü taşınmazında dahil edilmesi gerektiğinin açık olduğu belirtilerek, İlk Derece Mahkemesince fen bilirkişisinden ek rapor alınmak suretiyle 101 ada 22 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilen (B) bölümü tarafından başlanmak üzere 108 ada 68 parsel miktarının da belirlenerek yine bu nedenle Hazine adına tesciline, 101 ada 22 parselin (102 ada 12 parselin 1/2 payına denk gelen miktarı hem de 108 ada 68 parselin miktarı düşüldükten sonra) geri kalan kısmının davacı taraf adına tesciline karar verilmesi" gereğine değinilerek bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kısmen kabulüne ve kısmen reddine, dava konusu 101 ada 22 parsel sayılı taşınmaza ilişkin kadastro tespitinin iptali ile taşınmazın 27.09.2023 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 71.898,19 metrekarelik kısmının aynı parsel numarası ile tarla vasfıyla davacı ... mirasçıları adına, (B) harfi ile gösterilen 26.753,03 metrekarelik kısmının tarla vasfıyla aynı adada son parsel numarasını takip eden yeni parsel numarası verilmek suretiyle davalı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, yapılan yargılama ve uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirmesine, uyulan bozma ilamı doğrultusunda hüküm verildiğine ve 6100 sayılı Kanun’un Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de bulunmadığına göre, uyulan bozma ilamında ve İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yoluna başvurulabileceğine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.