"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1693 E., 2023/1452 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ :... Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/36 E., 2022/208 K.
Taraflar arasındaki 6292 Sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun'un (6292 Sayılı Kanun) 12. maddesi uyarınca yapılan satış sonucu oluşan tapu kaydının yolsuz olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın, davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında Karabük ili... ilçesi ...Köyünde bulunan 152 ada 68 parsel sayılı 989,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tarla vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiş, bilahare 11.12.2017 tarihinde 6292 sayılı Kanun uyarınca yapılan satış sonucunda davalı ... adına tescil edilmiştir.
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde, 152 ada 68 parsel sayılı taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalıya satıldığını ancak satış işleminin aynı Kanuna aykırı olduğunu belirterek taşınmazın tapu kaydının iptali ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, "davanın 6292 sayılı Kanun'un 11/4. maddesi uyarınca açılan tapu iptali ve tescili davası olduğu, davalının en azından 2006 yıllından beri kanunca belirlenen 31.12.2011 tarihine kadar tarımsal amaçlı zilyetliğini devam ettirdiği, 2015 yılı hava fotoğrafına göre de tamamının sürüldüğü, dava konusu olan taşınmazın satış işleminin 6292 sayılı Kanun ve 355 sıra numaralı Milli Emlak Genel Tebliği'ndeki satış şartlarını sağladığı ve yürütülen ceza soruşturmasının ve neticesinde yapılacak olan muhtemel ceza yargılamasının dosyanın esasına bir yenilik katmayacağı için soruşturma dosyasının neticesinin beklenilmesine gerek bulunmadığı, bu nedenlerle İdarenin yapmış olduğu satış işlemin kanuna uygun olduğu" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün, davacı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesine üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, "Davanın, Hazine adına kayıtlı iken 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda davalı gerçek kişi adına olan tapu kaydının yolsuz tescil nedeni ile iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin olduğu, dava konusu taşınmazın devrine esas olan hukuki işlemin, 6292 sayılı Kanun uyarınca Hazine'nin satışına dayanan idari işlem olup söz konusu satış işlemi (idari işlem) ortadan kaldırılmadıkça, başka bir ifade ile idari işlem niteliğindeki Hazine'nin satışı idarece geri alınmadıkça ya da idari yargıda iptal edilmedikçe tapu kaydının yolsuz tescil olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenle yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil isteğine yönelik davanın dinlenme olanağının bulunmadığı, diğer taraftan 6292 sayılı Kanun'un 4. maddesi gereği; iş bu kanun kapsamında kalan taşınmazlardan hak sahiplerine satılmaması, ilgililerine devredilmemesi veya iade edilmemesi gerektiği halde bu tasarruflara konu edilenlerden; satılanların satış bedelinin kanuni faiziyle iade edileceği, devir ve iade edilenlerin ise bedelsiz olarak geri alınacağı düzenlemesi mevcut olup taşınmazın hak sahiplerine satılmaması, ilgililerine devredilmemesi veya iade edilmemesi gereken yerlerden olduğunun değerlendirilmesi halinde bu madde kapsamında idari işlemin iptali ile satışın geri alınmasının mümkün bulunduğu, Hazine'nin satışına dayanan idari işlem ortadan kaldırılmadıkça davanın dinlenmeyeceği, bu nedenlerle İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu" gerekçesiyle davacı Hazine vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş; karar, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1. maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371. maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına ve 6292 sayılı Kanun'un 12. maddesi uyarınca yapılan satışlardan kaynaklanan uyuşmazlıklarda "Adli Yargı" görevli ise de taşınmazın devrine esas olan hukuki işlem (satış işlemi), idari işlem mahiyetinde olup idari işlem ortadan kaldırılmadıkça başka bir anlatımla idari işlem niteliğindeki Hazine'nin satış işlemi idare tarafından geri alınmadıkça ya da idari yargıda iptal edilmedikçe satış işlemi sonucunda oluşan tapu kaydının yolsuz tescil niteliğinde olduğu iddiasıyla açılan davaların dinlenemeyeceği ancak satış işleminin idare tarafında geri alınmasının ya da idari yargıda iptalinin kesinleşmesinden sonra davanın esasına yönelik karar verilebileceğine göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı Hazine vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,
Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.