"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1469 E., 2023/1621 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Aydın Kadastro Mahkemesi
SAYISI : 2021/10 E., 2022/120 K.
Taraflar arasındaki asliye hukuk mahkemesinden aktarılan kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar Hazine vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Aydın ili Karpuzlu ilçesi ... mahallesi çalışma alanında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) Geçici 8 inci maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında, 212 ada 1 parsel sayılı ve 785,11 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, Asliye Hukuk Mahkemesinde dava konusu olduğundan söz edilerek malikhanesi açık bırakılmak suretiyle tespit edilmiştir.
Davacı ... vekili dava dilekçesinde; kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, sınırları belirtilen taşınmazın müvekkili adına tescili istemiyle Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açmıştır.
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; çekişmeli taşınmazın tesis kadastrosunda taşlık ve kayalık olarak tescil harici bırakıldığını ve zilyetlikle kazanılamayacağını, taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatların yapıldığı tarih itibarıyla davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; davanın öncelikle husumet yokluğundan, aksi durumda ise esastan reddine karar verilmesini savunmuştur.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan tescil davası, davaya konu olan parsel hakkında tutanak düzenlenmiş olması nedeniyle Kadastro Mahkemesine aktarılmıştır. Kadastro Mahkemesinde çekişmeli parsel tutanağı ile dava dosyası birleştirilerek yapılan yargılama sonunda; "çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle iktisap koşullarının gerçekleştiği" gerekçesiyle davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın ev ve bahçesi vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hükmün, davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "taşınmazın öncesinde boş alan olduğu, davacı tarafından 1990'lı yıllarda köy muhtarlığından satın alındığı, etrafının duvarla çevrilerek üzerine ev ve ahır yapıldığı, meyve ağaçları dikildiği, taşınmazın en az 25-35 yıl önce imar ihyasının yapılarak, 25-35 yıldır ev, ahır ve bahçesi olarak kullanıldığı, bahçesinde meyve ağaçlarının bulunduğu, köy içi mevkiindeki taşınmazın arsa vasfında olduğu, dava tarihinden itibaren geriye doğru 20 yıldan fazla süreyle davacının zilyetliğinde olduğu, davacı yararına mülkiyeti kazanım şartlarının gerçekleştiği anlaşıldığından, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinin isabetli olduğu" belirtilerek, istinaf başvurusu esastan reddedilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davalılar Hazine vekili ve ... vekili temyiz isteminde bulunmuşlardır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve Kanuna uygun olup davalılar Hazine vekili ve ... vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
S O N U Ç : Açıklanan nedenlerle;
Temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Harçtan muaf olduğundan Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
427,60 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 187,80 TL'nin temyiz eden davalı ...'ndan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.