Logo

8. Hukuk Dairesi2024/19 E. 2024/963 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespitine itiraz ve yaylaya el atmanın önlenmesi davalarının birleştirilerek görülmesi sonucu verilen kararın hukuka uygunluğu.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, kadastro tespitine itiraz davasında tapu kaydının iptaline karar vermesi, kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki bulunması ve kararın kendi içinde çelişkili olup infazı mümkün kılmayacak şekilde düzenlenmesi nedeniyle hukuka aykırı görülerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

KARAR : Asli müdahilin davasının kabulüne, davacının davasının bir kısım

taşınmazlar yönünden aktif husumet yokluğundan reddine, bir

kısım taşınmazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, asli müdahilin davasının kabulüne, davacının davasının bir kısım taşınmazlar yönünden aktif husumet yokluğundan reddine, bir kısım taşınmazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Ardahan ili Göle ilçesi Toptaş Köyü çalışma alanında 2008 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında, 180 parça taşınmaz gerçek kişiler adına tesbiti yapıldıktan sonra, yargılama sırasında Asliye Hukuk Mahkemesinde kadastro öncesi açılan dava nedeniyle tutanakları davalı hale getirilmiştir.

Davacı ... vekili, Asliye Hukuk Mahkemesine sunduğu 21.07.2004 tarihli dava dilekçesinde; İdare tarafından tahsisen davacı köye verilen yaylada davalı köyün hayvanlarını otlatmak suretiyle müdahalede bulunduğunu ileri sürerek, davalının el atmasının önlenmesini talep etmiş; yargılama sırasında çekişmeli taşınmazlar hakkında kadastro çalışması yapılıp tutanak tanzim edildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek dava dosyası Kadastro Mahkemesine devredilmiştir.

Davacı ... vekili, Kadastro Mahkemesine sunduğu 21.07.2008 tarihli dava dilekçesinde; 134 parça taşınmaz yönünden gerçek kişiler adına yapılan kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların davacı köyün merası olarak tespit ve tesciline karar verilmesini talep etmiş, her iki dosya arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğundan bahisle davaların birleştirilmesi suretiyle yargılamaya devam edilmiştir.

Asli müdahil Arzu Kılıç müdahale dilekçesinde; 154 ada 70, 86, 90, 105 ve 107 parsel ... taşınmazların ortak muristen gelmesine rağmen mirasçılardan sadece ikisi adına tespit gördüğünü ileri sürerek, payı oranında adına tescili istemiyle davaya katılmıştır.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; asli müdahilin davasının kabulüne, davacı Köy Tüzel Kişiliğinin davasının bir kısım taşınmazlar yönünden aktif husumet yokluğundan reddine, bir kısım taşınmazlar yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı Köy Tüzel Kişiliği vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Eldeki temyize konu dava, kadastro tespitine itiraz ve yaylaya el atmanın önlenmesi taleplerine ilişkindir.

3402 ... Kadastro Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca Kadastro hakimi doğru, infazı kabil, infaz sırasında tereddüt oluşturmayacak şekilde sicil oluşturmaya elverişli bir karar vermekle yükümlü olup, İlk Derece Mahkemesince kurulan hüküm incelendiğinde, çelişkili ve infazı kabil olmayacak şekilde tesis edildiği anlaşılmaktadır.

Şöyle ki; İlk Derece Mahkemesince, davanın tespite itiraz davası olduğu gözetilmeden hüküm fıkrasının birinci bendinde, "tapu kayıtlarının iptaline" denilerek asli müdahilin davasının kabulüne karar verilmiş; ayrıca bir nolu hüküm bendinde Ardahan ili Göle ilçesi Toptaş köyü 154 ada 70, 86, 90, 105 ve 107 parsel ... taşınmazlara ilişkin olarak asli müdahilin davasının kabulüne karar verildikten sonra, iki nolu hüküm bendinde bu taşınmazlardan 154 ada 86, 90 ve 105 parsel ... taşınmazlar yönünden aktif husumet yokluğundan davanın reddine ve taşınmazların tespit gibi tesciline, hükmün üçüncü bendinde ise 154 ada 107 parsel ... taşınmaz yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Bununla birlikte, tarafların yüzüne karşı tefhim edilen kısa kararda, 154 ada 199 ila 217 (dahil) arası 19 parça taşınmaz hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği halde, gerekçeli kararda bu kez bu taşınmazlar hakkında aktif husumet yokluğundan davanın reddine kararı verilmiş ve böylelikle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır.

Yerleşik yargısal içtihatlarda açıklandığı üzere kısa kararla gerekçeli karar arasındaki ve gerekçeli kararın kendi içindeki çelişki / uyumsuzluk mahkemelere olan güveni sarsmaktadır. Gerekçeli karar tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz (HMK. md. 298/2). Kısa kararla gerekçeli kararın aykırı olması bozma nedenidir. Bozmadan sonra önceki kısa kararla bağlı olmaksızın çelişkiyi kaldırmak kaydıyla hakim vicdani kanaatine göre karar verebilir (10.04.1992 tarihli ve 1991/7 Esas, 1992/4 ... İçtihadi Birleştirme Kararı).

Bu itibarla; İlk Derece Mahkemesince, tarafların hak ve yükümlülüklerini tam olarak belirten ve infazda tereddüt oluşturmayacak şekilde 6100 ... HMK'nin 297. maddeye uygun olarak bir karar vermek gerekirken, yazılı olduğu şekilde kendi içinde çelişkili hüküm tesisi doğru görülmemiş ve açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazları incelenmeksizin hükmün bozulması cihetine gidilmiştir.

SONUÇ: Açıklanan nedenlerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün, 6100 ... HMK'nin Geçici 3. maddesi yollaması ile HUMK’un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,

Bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

1086 ... Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

İstek halinde peşin harcın temyiz eden davacıya iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.