"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1417 E., 2023/1557 K.
KARAR : İstinaf başvurusunun kabulüne
İLK DERECE MAHKEMESİ :... Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/78 E., 2023/57 K.
Taraflar arasındaki kullanım kadastrosuna itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının, davacı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Kullanım kadastrosu sonucunda, Trabzon ili... ilçesi ... köyü çalışma alanında bulunan 749 ada 10 parsel sayılı taşınmaz, çayırlık vasfıyla ve beyanlar hanesine, " 6831 Sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1992 yılından beri ...' un kullanımında olduğu " şerhleri verilmek suretiyle Hazine adına tespit ve tescil edildikten sonra, 29.11.2022 tarihinde 6292 Sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi İle Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun (6292 Sayılı Kanun)
gereği satışından taşınmaz ... adına tapuda tescil edilmiştir.
Davacı ... dava dilekçesinde; davalı ile kardeş olduklarını, Trabzon ili... ilçesi ... köyü 749 ada 10 parsel sayılı taşınmazın ortak murislerine ait olduğunu ileri sürerek, miras payı oranında taşınmazın adına tapuda tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; " dosya arasına celp edilen kadastro tutanaklarında kullanım kadastrosu sırasında beyanlar hanesinde "1992 yılından beri ...'un fiili kullanımında olduğu" yine "taşınmaz üzerindeki bir katlı kargir ev ...'a aitt" şeklinde yazıldığı, keşif mahallinde dinlenilen tanık beyanlarının birbirleriyle uyumlu şekilde muris ... t'un vefatından sonra dava konusu konusu taşınmazın davalı ... tarafından kullanıldığının sabit olduğu, dosya arasına celp edilen tapu kayıtlarına göre 30 günlük ilan süresi içinde davacı tarafın itirazı olmadığı ve kadastro mahkemesine dava açılmadığından kesinleştiği, dinlenen tanık beyanları ve mahalli bilirkişilerin beyanları kapsamında davalının ekonomik amaca uygun fiili zilyetlik durumunun ispat edilemediği " gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükme karşı davacı tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesince; "Dosyada mevcut tapu kayıtlarına göre, çekişmeli taşınmazın 6292 sayılı Kanun hükümlerine göre Hazine tarafından ...'a satıldığının anlaşılmakta olduğu, Yargıtay 16. Hukuk Dairesi'nin 23.10.2017 tarihli ve 2015/20017 Esas, 2017/6801 Karar sayılı ve Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin 17.10.2017 tarihli ve 2017/8171 Esas, 2017/7892 Karar sayılı kararlarına ve diğer emsal kararlarına göre, 6292 sayılı Kanuna göre yapılan satış işlemi iptal edilmeden, tapu kaydının iptali ve tescil istemi ile bu türden dava açılmasının mümkün bulunmadığı, hal böyle olunca davanın bu gerekçeyle esastan reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi hatalı ise de, bu hatanın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği " gerekçesiyle, ilk derece mahkemesi kararının gerekçe yönünden kaldırılmasına ve HMK'nın 353/1-b.(2) maddesi gereğince bu gerekçe doğrultusunda yeniden hüküm tesis edilmesine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacının temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Peşin alınan 427,60 TL harcın onama harcına mahsubuna,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.