"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulden reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili ile davalı ... İdaresi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı vekilinin isitnaf başvurusunun kabulüne, yeniden kararla davanın usulden reddine karar verilmiş olup, bu kez davacı vekili tarafından Bölge Adliye Mahkemesi kararı temyiz edilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
.... Mahallesi çalışma alanında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'na (3402 sayılı Kanun) göre yapılan kadastro çalışmaları sonucunda, 259 ada 29 parsel sayılı 1.787.288,46 m2 yüzölçümündeki taşınmaz, orman vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir.
Davacı ... dava dilekçesinde; ..... Mahallesi 259 ada 29 parsel sayılı taşınmazın 74.000,00 m2’lik kısmını davalıların murisi ....’tan 21 yıl önce satın alarak kullanmaya başladığını ileri sürerek, bu kısmın tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; " dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tespit tutanağının 14.08.2007 tarihinde kesinleştiği, davanın 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 12. maddesinin 3. fıkrasında öngörülen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı " gerekçesiyle, 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmayan davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı davacı vekili ile davalı ... İdaresi vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; " davacı vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verildikten sonra, dava reddedildiği halde davada vekille temsil edilen davalı ... İdaresi lehine vekalet ücretine hükmedilmememiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle, davalı ... Yönetimi vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve yeniden esas hakkında hüküm kurularak, davacının davasının hak düşürücü süre nedeniyle reddine, AAÜT uyarınca hesaplanan 9.200.00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davada vekille temsil olunan davalı ... İdaresine verilmesine " karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.