Logo

8. Hukuk Dairesi2024/2336 E. 2024/6734 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasçılar tarafından açılan kadastro tespitine itiraz davasında, taşınmazların mülkiyetinin kimde olduğunun tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Terekeye ait taşınmazın mirasçılardan biri tarafından tek başına satılamayacağı, senet alıcısı lehine 20 yıllık olağanüstü zamanaşımı koşulunun oluşmadığı ve senetle davacıların murisine yapılan satışın da geçersiz olduğu gözetilerek, davanın kısmen kabulüne ve taşınmazların mirasçılar adına tesciline karar veren yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2013/83 E., 2014/114 K.

KARAR : Davanın kısmen kabulüne

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karar, yapılan temyiz incelemesi sonunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince bozulmuştur.

İlk Derece Mahkemesince, bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı, davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kadastro sırasında, Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi Kale Mahallesi çalışma alanında bulunan 101 ada 39 ve 61, 118 ada 15 ve 136 ada 58 parsel sayılı 12675.83, 5429.45, 7622.26 ve 11068.54 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşamı zilyetliği nedeniyle ... kızı ... ...'un ölü olduğu tutanakların beyanlan hanesine şerh verilerek verasette iştiraken tarafların kök murisi...mirasçıları ... ve müşterekleri adlarına tespit edilmiştir.

Davacılar ... mirasçıları vekili dava dilekçesinde; satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, Kayseri ili Sarıoğlan ilçesi Kale Mahallesi 101 ada 39, 61, 118 ada 15 ve 136 ada 58 parsel sayılı taşınmazların ... mirasçıları ... ve müşterekleri adlarına tescilini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince, usule ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda "... dava konusu taşınmazların evveliyatının ...'e ait olduğu, mirasçıları arasında usulünce yapılmış bir taksim bulunmadığı bu nedenle davacıların murisi ... tarafından sürdürülen zilyetliğin tereke adına olduğunun kabulü gerektiği, 20.11.1980 tarihli satıcısı ... alıcısı ... olan senedin ikinci sırasında yer alan taşınmazın 118 ada 15, altıncı sırasında yer alan taşınmazın ise 101 ada 61 parsele uyduğu anlaşılmış ise de...oğlu ...'in terekeye ait bir malı tek başına satma yetkisine sahip olmadığı, tapusuz taşınmazlar olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile kazanılabilir ise de senet alıcısı lehine de 20 yıllık kazanım koşulunun oluşmadığı, ayrıca satın alan ...'ın bu taşınmazlarda hiç zilyet olmadığından taşınmazların mülkiyetini de kazanmadığı bu nedenle 20.11.1980 tarihli senet alıcısı ...'ın 20.08.2004 tarihli senetle davacılar ... ve müştereklerine de satışının geçerli olmadığı ..." gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne ve çekişmeli taşınmazların tespitlerinin iptali ile ... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğine, uygulanması gereken hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığına, bozma ilamına uyulmakla taraflar lehine ve aleyhine kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkan olmadığı gibi 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 Sayılı Kanun)

Geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun’un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerin biri de var olmadığına göre, İlk Derece Mahkemesi kararında yazılı gerekçeler dikkate alındığında temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Açıklanan sebeple;

Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ONANMASINA,

27,70 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 399,90 TL'nin temyiz eden davacılardan alınmasına,

1086 sayılı Kanun'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine,

21.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.