"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/511 E., 2023/720 K.
DAVA TARİHİ : 04.02.2022
KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine
İLK DERECE MAHKEMESİ : Akdağmadeni Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/38 E., 2023/40 K.
Taraflar arasındaki yargılamanın yenilenmesi istemli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Yozgat ili Akdağmadeni ilçesi Tekkegüneyi Köyü çalışma alanında 3402 sayılı Kadastro Kanunu uyarınca 09.11.1992 tarihinde yapılan kadastro neticesinde 129 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 8500 metrekare yüzölçümüyle tarla vasfıyla senetsizden ... adına tespit edilmiştir.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Yozgat ili Akdağmadeni ilçesi Tekkegüneyi köyü 129 ada 1 parsel hakkında davacısının Orman İdaresi, davalısının ise Hazine ve ... ... olduğu İlk Derece Mahkemesinin 1994/294 Esas 1995/594 Karar sayılı tapu iptali ve tescil ve men'i müdahale talepli davada verilen kabul kararının Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesinin 24.02.1997 tarihli ve 1997/770 Esas, 1839 Karar sayılı onama ilamı ile 10.04.1997 tarihinde kesinleştiğini, işbu dosya ile verilen karar neticesinde taşınmazın tescilinin Orman Müdürlüğü adına yapıldığını, aynı yer için davacısının Hazine, davalısının ... olduğu Akdağmadeni Kadastro Mahkemesinin 12.10.1993 tarih 1993/303 Esas ve 1993/272 Karar sayılı kadastro tespitine itiraz davası neticesinde verilen ret ve tespit gibi davalı adına tescil kararının da Yargıtay (Kapatılan) 17. Hukuk Dairesinin 1998/4461 Esas 1998/4068 Karar sayılı ilamıyla onanarak kesinleştiğini, taşınmazın tescilinin sonraki karar olan Kadastro Mahkemesi kararı doğrultusunda müvekkili adına yapılması gerektiğini belirterek yargılamanın yenilenerek taşınmazın tapu kaydının iptaline, müvekkili davacı adına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "...yargılamanın yenilenmesine konu ilamda, Kadastro Mahkemesince verilen kararın celp edilebilir olduğu, kaldı ki gerekçeli kararda bu mahkeme ilamına da yer verildiği bu haliyle bu delilin yargılama sırasında elde edilmesinin mümkün olduğu; yargılama sırasında elde edilmesi mümkün bir delilin daha sonra sunulmasının yargılamanın yenilenmesi nedeni olamayacağı, öte yandan gerek yargılamanın yenilenmesine konu dosyada gerekse eldeki dosyada davalı taşınmazın öncesinin orman sayılan yerlerden olduğunun bilirkişi raporları ile tespit edildiği, bu haliyle özel mülkiyete konu olamayacağı, orman ve fen bilirkişi raporu incelendiğinde davalı taşınmaz üzerinde 2/B çalışması da yapılmadığı..." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; "...Davacının Yargıtay incelemesinde olan 1993/303 esas 1993/272 karar sayılı dosyasına ulaşamadıkları, bu yönden fiziki imkansızlıkları bulunduğu, Asliye Hukuk Mahkemesinin, Kadastro Mahkemesince verilen kararı dikkate alınmadan karar verdiğini beyan etmekte ise de, yargılamanın iadesi şartlarının yine oluşmadığı, zira Kadastro Mahkemesinde görülen davanın taraflarının aynı olup Hazinenin o davada davacı sıfatı ile bulunmakta olup 1994/294 nolu dosyada davalı gerçek kişi ile birlikte davalı sıfatı bulunduğu, davacı ... İdaresinin ise önceki davada yer almadığı, Hazinenin de o davada orman iddiasının bulunmadığı, HMK 375/1-ç maddesi uyarınca yargılamanın yenilenmesi şartlarının oluşmadığı, zira mahkemenin Yargıtay incelemesini beklemesi ya da dosyayı temin ederek incelemesinin mümkün olduğu, yargılama sırasında elde edilmesi mümkün bir delilin daha sonra sunulmasının yargılamanın yenilenmesi nedeni olamayacağı..." gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, işbu karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
179,90 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 435,50 TL'nin temyiz edenden alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
03.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.