Logo

8. Hukuk Dairesi2024/3179 E. 2025/29 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı kooperatifin, orman arazisinin kullanım hakkının köy tüzel kişiliği adına tespitini talep ettiği davada, davacının dava açma ehliyetinin olup olmadığı ve davanın hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı kooperatifin, köy tüzel kişiliği adına tescil talebinde bulunabilmesi için köy tüzel kişiliği tarafından dava açılması gerektiği ve kooperatifin bu konuda aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı, ayrıca orman arazisinin kullanımının Orman İşletme Müdürlüğünün iznine tabi olduğu ve davacı kooperatifin bu izin olmaksızın kullanım hakkı iddiasında bulunmasının hukuki yararının olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulüne, kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya ili ... ilçesinde bulunan davaya konu orman arazisinin kuzey sınırında ... Mahallesi, doğusunda Kestanedüzü ... mevkii olduğu güneyinin Geyve ilçesi ile çevrili olduğu yine orman arazisinin batısında ormanlık alanla çevrili bir bölge olduğu, bu vadi ve dağlık arazinin kadimden beri orman olmakla birlikte ... Köyü ... ile işbu köyün sakinleri tarafından kullanıldığını, bu ormanlık arazinin akarsularının ... köyü içinden geçtiğini, bu alanının zilyetlik hakkını ... köyü ve köy halkının elinde bulunduğunu, bu sebeple davanın kabulü ile ilgili orman arazisinin kullanım hakkının ... köyü ve ... köy ... adına tespitini talep ve dava etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu edilen alanın köy tüzel kişiliğine ait olduğu iddiasında bulunarak köy tüzel kişiliği adına tescilinin talep edilebilmesi için davanın köy tüzel kişiliği tarafından açılmış olması gerekmekte olduğu, davacı kooperatifin bu hususta aktif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir. Hükmün davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince; taraflar arasında çekişmeli alanın devlet ormanı olduğu konusunda bir uyuşmazlığın bulunmadığı, çekişmenin bu alandan hangi kooperatifin yararlanacağı noktasında olduğu, bu tür faaliyetlerin ancak Orman İşletme Müdürlüklerinin izni ile gerçekleştirilebileceği, Devlet ormanı içinde bulunan bu gibi yerler üzerinde taraf köy ve ya kooperatiflerin birinin üstün hakkı olmayıp yararlanmaları Orman İşletme Müdürlüğünün izni ile mümkün olduğu, 6831 sayılı Orman Kanunun 40 ıncı maddesine göre Tarımsal Kalkınma ... tarafından üretim işlerinin yapıldığı ve kooperatifler arasında muaraza bulunduğuna dair kayıt bulunmadığı belirtilerek İlk Derece Mahkemesince davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi isabetsiz olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, kamu düzenine aykırılık nedeni ile kararın kaldırılmasına, davanın hukuki yarar yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, Bölge Adliye Mahkemesi kararındaki gerekçeye, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usûl ve Kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının ONANMASINA,

427,60 TL davacı tarafından yatırılan peşin harcın onama harcına mahsubuna,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.01.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.