Logo

8. Hukuk Dairesi2024/413 E. 2024/2711 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazların Hazine adına tescili gerektiği iddiasıyla açılan kadastro tespitine itiraz davasında, davalının zilyetlik koşullarını sağlayıp sağlamadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı yararına 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı, taşınmazların terk edildiği, imar ve ihya edilmediği ve uzun süredir kullanılmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davalı adına yapılan kadastro tespitinin iptaline ve taşınmazların Hazine adına tesciline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1565 E., 2023/1257 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun kabulü

İLK DERECE MAHKEMESİ : Elazığ Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2019/26 E., 2020/86 K.

Taraflar arasındaki kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının davacı ... vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, davacı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Elazığ ili Merkez ilçesi ... Köyü çalışma alanında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun (3402 sayılı Kanun) 8 inci maddesi uyarınca yapılan kadastro sırasında, 117 ada 5 parsel sayılı 14.706,87 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz bağ vasfıyla; 117 ada 22 parsel sayılı 11.003,37 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise tarla vasfıyla, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, davalı ... adına tespit edilmiştir.

Davacı ... dava dilekçesinde; Elazığ ili Merkez ilçesi ... Köyü 117 ada 5 ve 117 ada 22 parsel sayılı taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının davalı yararına gerçekleşmediğini ileri sürerek, kadastro tespitinin iptali ile taşınmazların adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde verilen davacının davasının kısmen kabulüne, 117 ada 22 nolu parselin orman mühendisi bilirkişinin 13.06.2017 tarihli raporunda "A" harfi ile gösterdiği 3.750,00 m2 lik alanın ifrazı ile aynı adanın son parsel numarası verilerek orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, diğer kısımlarının tespit kadastrosu gibi tapuya kayıt ve tesciline, 117 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline ilişkin önceki kararın, davacı ... vekili tarafından yapılan istinaf edilmesi üzerine Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince, " eksik araştırma ve inceleme ile infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verildiği " gerekçesiyle, istinaf talebinin kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) m. 353/1-a ve m. 353/1-a-6. fıkraları gereğince yerel mahkeme hükmünün kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin iade kararır sonrası İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; " çekişmeli parsellerden 117 ada 22 parsel yönünden yapılan değerlendirmede, söz konusu parselin orman sayılan yerlerden olmadığı, toprak yapısı, topoğrafik yapısı, toprak profili üzerinde yapılan tekstür, toprak rengi, taşınmaz üzerinde bulunan meşe, kavak, yabani alıç ağaçları, çalı formunda kuşburnu bitkilerinin varlığı ve 25-45 arasındaki yaşları ve taşınmazın farklı tarihlerdeki uydu görüntülerinin yapılan incelemesinde, imar ihyanın olmadığı, tarımsal amaçlı olarak kullanımın hiç olmaması bu nedenle özel mülkiyete konu olabilecek özellikler taşımadığı ve bu özellikleri ile ham toprak vasfında devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu ve 3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesindeki zilyetlik koşullarını da sağlamadığı farklı tarihli hava fotoğraflarından ve keşif sırasında dinlenilen bilirkişilerin beyanlarından anlaşılmakla, 117 ada 22 parselin ham toprak vasfı ile Hazine adına tesciline karar vermek gerektiği; 117 ada 5 nolu parsel yönünden yapılan değerlendirmede ise, evveliyatında orman olmadığı, en eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasında da herhangi bir orman ağacının gözükmediği gibi bu yerin orman muhafaza karakteri taşımadığı, herhangi bir orman envalinin bulunmadığı, hava fotoğrafında ve memleket haritasında açık renkli alanlar içerisinde kaldığı, imar ve ihya edildiği, her ne kadar mahalli bilirkişiler keşifteki beyanlarında yaklaşık 20 yıldır dava konusu yerin boş olduğunu beyan etmişler ise de dava konusu taşınmazın davalıya babasından kaldığını belirttikleri, bu husus nazara alındığında davalının taşınmazı fiili olarak terk ettiği anlamının çıkartılmayacağı, taşınmazın evveliyatından beridir tarımsal amaçlı kullanıldığı ve davalıya babasından kendisine kaldığı, fiili terk olarak nitelendirme hususunun ancak bu taşınmazı istemediğini ya da taşınmazla ilgilenmediğini açıkça vurgulaması halinde söz konusu olabileceği, bu taşınmazın davalıya ait olduğunun mahalli bilirkişilerce de vurgulandığı, dolayısıyla davalının taşınmazı terk etmediğinin anlaşıldığı " gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulüne, 117 ada 22 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tespitin iptali ile ham toprak vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, 117 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tespit kadastrosu gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ve hüküm, davacı ... vekili ve davalı vekili tarafından istinaf edilmekle, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesince; "incelenen dosya kapsamı, dairemiz ortadan kaldırma kararına göre yapılan keşif, alınan bilirkişi raporları dikkate alındığında, yapılan keşiflerde alınan mahalli bilirkişi ve tespit bilirkişi beyanlarında, dava konusu taşınmazların terk edildiği, 30 seneyi aşkın süredir ekilip biçilmediğinin ifade edildiği, orman bilirkişi raporuna göre, taşınmazların orman sayılmayan alanlardan olduğu, ziraat bilirkişi raporuna göre, 117 ada 22 parselin hiç kullanılmadığı ve devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğu, 117 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 45 yıldır imar ihya edildiğini ancak 20 yıldır terk edildiği, harita mühendisi bilirkişi raporuna göre, 1955, 1975 ve 2002 tarihli hava fotoğraflarına göre 117 ada 5 ve 22 parsellerde kullanım olmadığı, sayılan hususlar dikkate alındığında yörede 2016 tarihinde 3402 sayılı Kanun'un geçici 8 inci maddesi kapsamında yapılan kadastro çalışmasında dava ve istinafa konu 117 ada 5 ve 22 parsel sayılı taşınmazlar "bağ" ve "tarla" vasfı ile senetsizden davalı adına tespit görmüş ise de 3402 sayılı Kanunu’nun 17 nci maddesi, “Orman sayılmayan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen araziden, masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilerek tarıma elverişli hale getirilen taşınmaz mallar 14 üncü maddedeki şartlar mevcut ise imar ve ihya edenler veya halefleri adına, aksi takdirde Hazine adına tespit edilir.” hükümleri karşısında davalı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı, yapılan kadastro tespitinin doğru olmadığı, bu doğrultuda mahkemenin kabul kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu ancak ret kararının doğru olmadığı" gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Kanun'un 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı ... vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Elazığ Kadastro Mahkemesinin 2019/26 Esas, 2020/86 Karar sayılı hükmünün 6100 sayılı Kanun'un 353/(1)-b.2 maddesi gereğince kaldırılmasına ve davanın kabulüne, davaya konu 117 ada 5 ve 22 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespitinin iptali ile "ham toprak" vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tescillerine karar verilmiş ve iş bu karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.