Logo

8. Hukuk Dairesi2024/415 E. 2024/2706 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kullanım kadastrosunda davalılar lehine yapılan tespitlere karşı davacının, taşınmazlarda kullanıcı olması gerektiğini iddia etmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından taşınmazların kullanıldığına dair yeterli ve kesin delil sunulamadığı, davalıların kullanımının ise sabit olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/442 E., 2023/938 K.

KARAR : İstinaf başvurusunun esastan reddine

İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun Kadastro Mahkemesi

SAYISI : 2020/11 E., 2022/145 K.

Taraflar arasındaki kullanım kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

K A R A R

Kullanım kadastrosu çalışmalarında, Samsun ili 19 Mayıs ilçesi ... Mahallesi 110 ada 50 parsel sayılı taşınmaz, 923,46 m² yüzölçümü ve arsa vasfı ile; 110 ada 80 parsel sayılı taşınmaz, 465,53 m2 yüzölçümü ve arsa vasfı ile ve 110 ada 32 parsel sayılı taşınmaz ise, 18,14 m2 yüzölçümü ve arsa vasfı ile kadastro tutanaklarının beyanlar hanesine, " 6831 sayılı Orman Kanunu'nun (6831 sayılı Kanun) 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldıkları ve davalıların kullanımında oldukları " şerhi verilmek suretiyle Hazine adına tespit edilmiştir.

Davacı ... vekili dava dilekçesinde; Samsun ili 19 Mayıs ilçesi ... Mahallesi 110 ada 50, 110 ada 80 ve 110 ada 32 parsel sayılı taşınmazlarda kullanıcı tespiti yapılan davalılar ile müvekkili olan davacının amca çocukları olduklarını, davacının babası ile davalıların babasının dava konusu taşınmazlara ortak olduklarını, ancak, kullanım kadastrosu yapılırken bu durum gözetilmeksizin taşınmazlarda sadece davalıların kullanıcı olarak yazıldıklarını ileri sürerek, lehine kullanıcı şerhi verilmesini talep etmiştir.

İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; "Dava konusu taşınmazların davacının babası ... tarafından kullanılıp kullanılmadığının ve bu taşınmazların miras yoluyla davacıya intikal edip etmediğinin davanın konusunu oluşturduğu, dinlenen tanık beyanlarında da kesin bir şekilde dava konusu taşınmazların davacının babası tarafından kullanıldığı, davacının babasının bu taşınmazlarda tarımsal faaliyette bulunduğu hususunda ortak bir görüşün olmadığı, bir kısım tanıkların bu taşınmazların birlikte kullanıldığı bir kısım tanıklarında ise kullanılmadığına dair beyanlarının bulunduğu, davacının dava konusu taşınmazı kullanmadığı hususunun ise dosyada yer alan tüm kişilerin ve özellikle de davacının beyanıyla da sabit olduğunun anlaşılması karşısında mahkemece dava konusu taşınmazların davacı tarafından hiçbir zaman kullanılmadığına kanaat getirildiği, dava konusu taşınmazların davalılar tarafından kullanıldığı ve üzerlerindeki yapıların da davalılar tarafından yapıldığı, davacı, dava konusu taşınmazların babasından kendisine miras yoluyla intikal ettiğini beyan etmiş ise de davacının babasının 1975 yılında vefat ettiği, tüm tanık ve diğer dosya tarafları tarafından beyan edildiği üzere davacının bu tarihten sonra taşınmazlar üzerinde kullanımının olmadığının sabit olduğu, bu tarih öncesinde de taşınmazların davacının babası tarafından kullanıldığı hususunun net bir şekilde davacı tarafından ispat edilemediğinin anlaşılması karşısında kullanım kadastrosu sonrasında yapılan tespitlerin ve kullanıcıların şu anki taşınmazların mevcut durumunu yansıttıkları kanaatine varıldığı " gerekçesiyle davanın reddine, dava konusu 110 ada 32, 50 ve 80 sayılı taşınmazların tespit gibi Hazine adına tapudaki vasfıyla tescillerine karar verilmiş; hükme karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince; "Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, taraf iddia ve savunmaları ile yapılan keşif sırasında dinlenilen tutanak bilirkişileri, mahallli bilirkişi ve taraf tanıkları ve özellikle davacı asilin keşif sırasındaki beyanları bir arada değerlendirildiğinde, çekişmeli taşınmazların kadastro tespiti sırasında davalıların kullanımında olduğunun anlaşılmasına göre, yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı " gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş ve iş bu karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararlarındaki gerekçelere, 6100 sayılı Kanun’un 369/1 inci maddesi de gözetilerek yapılan incelemede aynı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden biri de bulunmadığına göre, temyizen incelenen karar usul ve kanuna uygun olup davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,

269,85 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 157,75 TL'nin temyiz edenden alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.